Herkese merhaba ben Sude Bayraktaroğlu.

28 yaşındayım. Muğla' da doğdum, büyüdüm ve yaşıyorum. Arkeologum.

İlkokul ve liseyi Muğla’da okudum. Daha sonra çocukluk yıllarımdan beri hep hayalim olan mesleği yapabilmek için Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Arkeoloji bölümünde eğitim almaya başladım. Çanakkale’de iki yıl eğitim aldıktan sonra yatay geçiş ile Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Arkeoloji bölümüne geçiş yaptım. Lisans eğitimimi tamamladıktan sonra MSKÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalında yüksek lisans eğitimine başlamış olsam da henüz eğitimimi tamamlayamadım. Eğitim hayatım boyunca Çanakkale- Eceabat Maydos Kilisetepe Höyüğü, Bodrum- Pedasa Antik Kenti ve Muğla Müze Müdürlüğünde görev aldım. Şuan ise Akyaka Idyma Antik Kenti kazısında arkeolog olarak çalışmaktayım.

Anadolu, tarih boyunca avcı toplayıcı topluluklarından tutun günümüze kadar birçok uygarlığa ev sahipliği yapmıştır. Bulunduğu jeopolitik konumu nedeniyle Batı ile Doğu kültürü arasında siyasal ve kültürel çatışmalara neden olmuştur. Tarihin en büyük savaşlarına, fetihlerine, edebiyat ve sanat akımlarına, göçlerine tanık olmuştur. Ayrıca Anadolu; zengin doğal kaynakları, elverişli tarım alanları ve önemli ticaret yollarını ile eşsiz bir açık hava müzesi konumundadır.

Arkeoloji ile ilgili yazı yazmaktaki amacım yaşamakta olduğumuz coğrafyayı, çok kültürlü Anadolu topraklarını daha yakından tanıtmak ve eski uygarlıkların bize bıraktıkları mirası daha iyi anlatabilmek. Arkeologların mezarcı ya da defineci olmadığını sizlere aktarabilmek! Definecilerin yüzyıllardır tahrip ettiği kültür varlıklarının yok olmasını önlemek ve yeni nesile bu kültür varlıklarının önemini anlatarak, Anadolu kültürüne sahip çıkmak.

Mustafa Kemal Atatürk’ ün de dediği gibi “Toprağın üstündekilere ne kadar sahip çıkıyorsak, toprağın altındakilerine de o kadar sahip çıkmalıyız.”

Bundan sonra 15 gün ara ile birlikte zamanda yolculuk yapacağız.

Yaşadığımız şehrin kültürünü; geçmişten günümüze yansımalarını değerlendireceğiz.

Benim bu mesleği seçmemde büyük katkısı olan, bana pek çok konuda öğretmenlik yapan çocukluk arkadaşım merhum arkeolog Hande Kötek’ e çok teşekkür etmek istiyorum.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere. Sevgilerle...