Donald Trump’ın yeniden ABD Başkanı seçilmesi, Türkiye için umut ve zorlukları bir arada sunuyor. Özellikle Trump’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile geliştirdiği doğrudan ilişki, ikili ilişkilerde bazı krizlerin aşılmasında avantaj yaratabilir. Trump’ın kişisel diplomasiyi ve pragmatizmi önceleyen tarzı, Türkiye ile ekonomik işbirliğini artırma yönünde kapılar açabilir. Ancak Kongre ve medya baskısının sürmesi, inişli çıkışlı bir seyri kaçınılmaz hale getirebilir.
S-400 Krizi ve Savunma İlişkileri
Trump, önceki döneminde Türkiye’nin S-400 alımına daha ılımlı bir yaklaşım göstermiş, yaptırımları sınırlı tutmuştu. Tekrar seçilmesiyle bu tavrını sürdürebileceği, hatta NATO müttefikliği temelinde yeni savunma işbirliklerinin gelişebileceği düşünülüyor. Fakat, Kongre’deki Türkiye karşıtı kesimlerin etkisi Trump’ın elini bağlayabilir.
Ekonomik Fırsatlar ve Orta Doğu Politikaları
Trump’ın ticaret ve yatırım odaklı yaklaşımı, Türkiye’nin ABD ile ekonomik ilişkilerde daha esnek anlaşmalar yapmasını sağlayabilir. Ayrıca, Trump’ın Orta Doğu’daki askerî varlığı azaltma eğilimi, Türkiye’nin Suriye’de kendi güvenlik önceliklerini daha bağımsız ele almasına fırsat sunabilir. Doğu Akdeniz’de de pragmatik bakışıyla Türkiye’nin enerji konusundaki hassasiyetlerine daha dengeli bir destek gösterebilir.
Trump’ın yeniden seçilmesi, Türkiye için kontrollü bir iyimserlik yaratıyor. Ancak Washington’daki kurumsal baskıları göz önünde bulundurmak şart. Türkiye, dengeli bir diplomasiyle bu dönemi fırsata çevirebilir.
Tandoğan Uysal