Bodrum’un Turgutreis mahallesinde yapılması planlanan Sahil Güvenlik Limanı projesi, bölgede yaşayan halktan, çevre aktivistlerinden ve turizm sektöründen ciddi tepkiler alıyor. Projenin kendisine değil, limanın yer seçimine yönelik bu eleştiriler, turizm, ekoloji ve şehir dengesi açısından birçok haklı gerekçeye dayanıyor.

Yanlış Yer Seçimi: Ekolojik ve Sosyal Dengeyi Tehdit Ediyor

Bir liman yapılacaksa, özellikle de turizm ve yaşam alanlarının iç içe olduğu bir bölgede, yer seçimi son derece titiz bir şekilde yapılmalıdır. Ancak Turgutreis’te yapılması planlanan bu liman, turistik tesislerin ve yerleşim alanlarının tam ortasında yer alıyor. Bu durum, bölgede yaşayan halkın günlük yaşamını, turistlerin deneyimlerini ve bölgenin genel dokusunu ciddi şekilde etkileme potansiyeli taşıyor.

Turgutreis’in doğal güzellikleri ve turizm ekonomisi açısından büyük bir öneme sahip olması, bu limanın yanlış bir kararla merkezde yapılmasını daha da problemli hale getiriyor. Sahil yolunda ve çarşıya ulaşım hattı üzerinde kurulacak olan bu liman, bölgedeki trafik yoğunluğunu artıracağı gibi turizm estetiğine de zarar verecek. Daha uygun ve merkezi olmayan alanlar mevcutken böyle bir projenin turistik ve ekolojik değeri yüksek bir bölgenin tam kalbine yapılması, halk arasında “kulağı tersten tutmak” olarak yorumlanıyor.

Dikili Örneği: Görsel ve Ekolojik Enkaz

Turgutreis’te planlanan proje, geçmişte benzer bir şekilde Dikili’de yapılan sahil güvenlik limanını akıllara getiriyor. Dikili’deki liman, balıkçıların ve günlük tur motorlarının kullandığı merkezi bir alana inşa edildi ve bölgenin görsel estetiğini tamamen bozdu. Turistik bir sahil kasabasının kimliğiyle örtüşmeyen bu yapı, hem yerel halk hem de turistler tarafından “görsel bir enkaz” olarak nitelendiriliyor. Aynı hatanın Turgutreis’te de tekrarlanması halinde, bölge turizmi ve doğal dokusunun büyük zarar göreceği açık.

Ekolojik Denge ve Halk Sağlığı Tehlikede

Turgutreis, sadece turistik bir merkez değil, aynı zamanda çevresel zenginlikleriyle de öne çıkan bir bölge. Koruma altındaki Poseidon çayırları ve Caretta-Caretta yuvalarının bulunduğu bu bölge, deniz yaşamı açısından büyük bir öneme sahip. Bu projenin hayata geçirilmesi durumunda, yalnızca turistik ve sosyal dengeler değil, ekolojik denge de ciddi şekilde zarar görecektir.

Bunun yanında, 141 bin metrekarelik dolgu alanı ve 1 milyon ton hafriyat çalışması, bölge halkının sağlığını olumsuz etkileyecek düzeyde hava ve çevre kirliliği yaratacaktır. Bu büyüklükteki bir proje, Turgutreis’in sakin ve huzurlu yapısına ters düşmekle kalmayacak, aynı zamanda bölgenin kimliğini de kökten değiştirecektir.

Milli Güvenlik Önemlidir Ama Doğru Yer Seçimiyle

Milli güvenlik hepimizin önceliği, ancak bu tür projelerde yer seçiminin doğru yapılması hayati önem taşıyor. Turgutreis çevresinde liman için daha uygun birçok alan varken, turizm merkezinin ortasında böyle bir yapı inşa etmekte ısrar edilmesi anlam verilemeyen bir karardır. Bölgenin turizm ve doğal yapısını koruyarak, halkın, yerel yönetimlerin ve meslek odalarının ortak görüşüyle daha uygun bir yer belirlenmesi mümkündür.

 Turgutreis’in Güzelliği Korunmalı

Dikili’de yapılan hataların bir benzerinin Turgutreis’te tekrarlanması, Bodrum’un önemli bir turizm bölgesinin değerini azaltacaktır. Sahil Güvenlik Limanı, Turgutreis’in doğal ve turistik güzelliklerini koruyacak, halkın ve doğanın ihtiyaçlarını gözeten daha uygun bir alana inşa edilmelidir. Turgutreis’in eşsiz dokusunu korumak, bölge halkının ve ülkemizin ortak sorumluluğudur.

Tandoğan Uysal