Birçok garipliğe rastlamaktır bizim ülkemizde yaşamak.

Günlerdir Korona ile yatıp Korana ile kalkıyoruz.

Hijyen ve temizlik üzerine konuşuyoruz.

Temizliği sevmeyen insanın bile temizlendiği bir süreç yaşıyoruz.

Ama gelin görün ki, hala su kesintisi yaşıyoruz.

Nerede mi?

Muğla’da.

Hatta Menteşe’de.

Kentin en büyük mahallelerinden olan Emirbeyazıt Mahallesi’nde sular kesik.

Biliyoruz gerekmedikçe su kesintisi uygulanmaz ama vatandaşa saatlerce su kesintisi yaşatmak yerine, tüm imkanların seferber edilerek, bu süre kısaltılabilir diye düşünmeden edemiyoruz.

Kaldı ki, Muğla Büyükşehir Belediyesi su borcu olan abonelerin bile suyunu kesmeme kararı bile almışken.

Bu nasıl bir tezattır anlamak mümkün değil.

Sözünü ettiğimiz mahalle yaşayan vatandaşların vay haline.

“Suya sabuna dokunun” diye bas bas bağrılan bir ortamda, tuvalet, duş, bulaşık, temizlik gibi elzem ihtiyaçlar, su gelene kadar iptal.

Yaz sıcağında bile su kesilse sağduyuya sahip kent halkı, ülke olarak salgın bir hastalığa karşı adeta seferberliğin başlatıldığı bir ortamda ne kadar sağduyulu davranabilir?

Arıza varsa ki var olduğu için kesinti yapılmış, buna sözümüz yok.

Eminim ki bu arızanın giderilmesi için de çaba sarf ediliyor ama bunun süresinin kısaltılmasına yönelik bir beklenti haksız da bir beklenti değil.

Gazetemizi Çarşamba günü okuyacaklar için Salı günü saat 13.00’e kadar Emirbeyazıt Mahallesi’nde uygulanan su kesintisinden söz ediyoruz. Malum yazımız, kaleme alındığı gün internet ortamında da yayınlanıyor.

Burada yaklaşımımız eleştirel bir yaklaşımdan çok, imkanların seferber edilmesi.

Nefes aldığımız bu günler, sıradan günler değil.

Toplum olarak psikolojimizin normal olmadığı günler hatta.

Kaldı ki yazıyı kaleme aldığımız ve Emirbeyazıt Mahallesi’nde suyun kesik olduğu dakikalarda Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, Korona’ya karşı uyulması gereken kurallardan ve ilimizde karantinaya alınan vatandaşların bilgisini muhabir arkadaşlarımıza aktarıyordu.

“Su” bu tedbir ve kurallar kapsamında yer almıyor anlaşılan.

Sanırım büyükşehir belediyesinin görev ve sorumlulukları otogar, özel toplu taşıma araçları vb tüm kamusal alanları kapsıyor.

Vatandaş evinde mağdur.

Belki de suyla işini göremeyen vatandaşlar, su gelene kadar yataklarından bile çıkmamış olabilir.

Biraz da bu açıdan bakılırsa iyi olacaktır.

Arızaya sebebiyet veren unsurlar için de zamanında önlem alınırsa, bugün ne bu su kesintileri yaşanır, ne de vatandaş mağdur olur.

Malum 2020 Türkiye’sinde su kesintisi, biraz çağ dışı bir uygulama gibi dillendiriliyor artık.

Kesmeyin vatandaşın suyunu, kestiyseniz de verin bir an evvel vatandaşın suyunu.

En azından ülke Korona tehdidi altındayken, bugünlerde bile kesmeyin suyu.