Şehirde bir televizyon kanalı yayın yapsa ve mikrofon vatandaşa uzatılsa…
Ve sorulsa…
“Şehrin en büyük sorunu nedir?” diye.
Eminim ki, bugüne kadar kentin sorunlarına dair yazdığımız birçok konu başı çeker. Çünkü yazdıklarımız sadece bizlerin değil, halkın yansıttıkları da aynı zamanda.
Ama başlıcaları var ki, bu başlıcalar hep var olarak yerini muhafaza ediyor.
Gram düzelme yok daha da kötüye gidiyor desek abartmış sayılmayız.
Daraltılmış yollar yani daraltıldığı için kapasitesinin üstünde hizmet vermek durumunda kalan yollar, o kapasitesizliği öne çıkartan araç trafiği ve otopark sorunu.
Hepsi birbiriyle ilintili.
Bu yollar daraltılırken de genişletilen kaldırımlarda, araç sayısının çok çok altında kalan yayalar.
Eee dolayısıyla kullanılmayan yaya kaldırımları.
Bu nedenledir ki, uzatılan mikrofonda en çok bu sorunlar vatandaşlarca dile getirilecektir.
Kısacası Menteşe’de trafik felç.
Anlaşılır olması açısından ve adresten çok günlük hayatta yer isimleri vermeyi kolayımıza geldiğinden Orman Bölge Müdürlüğü’nün bulunduğu cadde olan Cumhuriyet ile Serpil Park’ın konuşlandığı cadde olan Recai Güreli caddeleri mesela.
O caddelere aracıyla girene, çıkmak için Allah kurtarsın.
Bir kere bu caddeler için tek yön uygulaması cuk oturmuş.
Bu caddeler için tek yön uygulamasının var olduğu caddeler demektense, tek yönlü tek şeritli cadde demek çok daha uygun olacak.
Ya da tek yönde tek şeritten ilerleyen uygulama.
Tek yönlü yollarda şerit sayısı fazla olan şehirlerde, trafik de su gibi akar gider tabir yerindeyse.
Peki, bu durum biz de ne mümkün?
Biz de sürücüler sol şeritte kortej halinde tören geçişinde bulunuyor.
Sağ şeride bakıyorsun bomboş.
Neden bomboş çünkü sürücü boş olduğunu düşünmüyor sağ şeridin.
Haklılar da.
Çünkü ileride sağ şerit üzerinde park etmiş araçlar karşınıza çıkıyor. Sonra sağ şeride geçen sürücü bir de tekrar sol şeride geçmek için uğraş verecek.
Sol şeride girmek için bir de sol şeritte seyreden ve arkada kalan araç sürücüsünün jeste bulunup bulunmayacağı da muamma olunca, soldan devam seyretmeye yani korteje.
Bu düşünceden dolayı biriken sol şerit trafiği, büyükşehirlerdeki şikayet konusu olan yoğun araç trafiğini aratmaz oldu.
Muğla Emniyet Müdürlüğü trafik ekiplerine çağrımız, zaten dar olan caddelerimizdeki çift sıra parkların önüne geçmeleri.
Sürücülerimizin hoşgörüsü zaten yok. Her gün birçok insan bu yaşanan manzaralar nedeniyle sinir harbi yaşamaktalar.
Şehrin içi adeta keşmekeş.
Otoparklar yetersiz.
Sahi ne oldu bu büyük bir ihtiyaca cevap vermesi beklenen Kent Meydanı projesi.
Neden bitmiyor, bitirilemiyor?
Bu projelere neden müteahhit dayanmıyor?
Hadi birinci müteahhit kaçtı, ikinci neden kaçar?
Hep müteahhitlerde mi kabahat?
Bizim proje sahibi belediyemiz haklıysa neden çıkıp iki kelam açıklama yapmıyor?
Sonra söyleyince biz kabahatli oluyoruz.
Yapacak olan yapamıyor, bitirecek olan bitiremiyor.
Yapacak olanla, bitirecek olana “neden olmuyor” diye soran kabahatli.
Efendiler şu tutanın elinde kalan projeyi bitirin de artık kentte otopark kültürü de biraz gelişsin, gelişsin ki şehir de rahat bir nefes alsın.
Bu projenin akıbetini biz sormayacaksak kim soracak, siz söylemeyecekseniz kim söyleyecek?
Muhatapları bunu düşünedursun, Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Trafik Şubesi de çağrımızı yabana atmayarak, bu çift sıra parklara kafa yorup, çözüm bulsa iyi olacak.
Yoksa Menteşe trafiği tek yön, tek şeride teslim olmuş durumda.