İnsan ömrünün uzunluk, kısalık ölçülerine akıl erdiremiyoruz. Bazı insanlar ölçüyü beklentilerinden daha kısa yada daha uzun tutuyorlar. Mesela Genç Katon kendi kendine öldürmesine engel olan insanlara ben hayattan vakitsiz ayrıldı diye ayıplanacak bir yaşta değilim, demiş. Bunu söylerken kırk sekiz yaşındaymış. Yakın geçmişimizde şahit olduğumuz olaylara bakıldığında ölümler gerçek ve çoğu kurgulanmış. örneğin iki sevgili bir birinden ayrılmak istediğinde bir taraf olayı hazmedemiyor öldür bakalım. Kadın çocuklarına ve kendine şiddet gösteren adamdan ayrılmak istiyor haydi bakalım gene bir ölüm düşünceler de şu şekilde benle olmazsa kimseyle olamaz hadi bakalım gene öldür. Tabi bunların sonu hep pişmanlık ama artık ne fayda geriye kalan kısa bir açıklama bir anlık kıskançlık krizi, gözüm döndü çok pişmanım işte bitti bu kadar. bu gaflete düşmüş insalar hayatları boyunca aynı yaşantıya sahip olurlar. değişmez, değiştirelemez. Bir diğeri de aniden çıkagelen kazalar. Artık haberlerde sıklıkla duyuyoruz. Bir genç ve başka bir genç seyir halinde aracın hakimiyetini sağlayamadılar ve hayatlarını kaybettiler. Aracın freni tutmaz kaza yaparsın yaralanırsın yada ölürsün. Aracın bakımı yapılmaz motor yanar ölürsün gibi gibi..Herhangi bi yerde kalp krizi geçireenler, başka bir yerde kayıp düşüp beyin kanaması geçirenler vs. vs. Türkiyede yüksek sayılarda bize kayıplar yaşatan covid-19 uda unutmayalım. Çok yürekler yandı. peki bunların yanında yaşını, zamanını dolduran ihtiyarlayıp ölen kaç kişi kaldı? 10 kişide 1 belki olabilir artık. Kazalar, katliamlar normalleşti hayatımızda kabullenmeye başladık artık doğal olan şeylerde uzaklaşmaya başladı bizlerden yavaş yavaş. Yasalar gereği bir sürü malın mülkünde olsa 18 yaşını doldurmadan herhangi bir işlem yapamazsın. İnsan mantıklı düşünmeye 20li yaşlarında başlarlar. Çok dibe inersek aslında bazı insanlar mantıklı düşünmekten her yaşlarında uzaklar. Bazı insanlarda 18 yaşından öncesinde olgunlar. Bir kişinin yanılması bütün halkın yanılmasına yol açar. Böylece yanlışlık elden ele gelişir. Biçimden biçime girer. İşin en uzağındaki kişi en yakınındaki kişiden daha çok şey bilir. Olayı en son öğrenen ilk öğrenenden daha inançlı olur. Bütün insanlığın, hepimizin bir derdi var para kazanmak çok paraya sahip olmak. Bunun için çok çalışıyoruz kendimize çok yükleniyoruz, yoruyoruz. çalışıyoruz kazanıyoruz ama şöyle ki para saklayabilmek kazanmaktan daha zor.