MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Abdullah Öcalan’a yönelik son açıklamaları Türkiye’de büyük yankı uyandırdı ve siyasi gündemi sarstı. 

Bahçeli, geçmişte PKK lideri Öcalan hakkında sarf ettiği sert ifadeleri adeta geri almış gibi görünerek, kamuoyunda ve kendi tabanında büyük tepki topladı. Bahçeli, terör örgütü PKK’nın tasfiye edilmesi gerektiğini söylerken, Öcalan’a örgütün sona erdiğini tek taraflı ilan etmesi yönünde çağrıda bulundu. Ancak bu söylem, Bahçeli’nin geçmişteki keskin duruşuyla taban tabana zıt bir noktada duruyor.

Dün dündür, bugün bugündür mantığı kabul edilmez: 

Türk siyasetinde Süleyman Demirel’in ünlü “dün dündür, bugün bugündür” sözüyle açıklanan siyasi pragmatizm, Bahçeli’nin bu çıkışı için geçerli sayılması mümkün değil. Bahçeli’nin Öcalan’a yönelik bu ifadeleri, toplumun hassasiyetlerine ve milliyetçi kesimin duyarlılıklarına ters düşer. Bu açıklamalar, onun liderlik kariyerinde büyük bir hataya dönüşmüş gibi görünüyor.

Eceli gelen cami duvarına pisler: 

Bahçeli’nin PKK lideri Öcalan’ı bir şekilde “affetme” gibi algılanan bu çıkışı, yaklaşık 40 bin Türk şehidinin anısını zedeler nitelikte bulundu. Bu sözleri, MHP tabanı ve Türk milletinin genelinde affedilmesi zor bir hata olarak değerlendirilecek. Siyasi yaşamında planlı adımlar atan Bahçeli’nin bu seferki açıklaması, geçmiş söylemleriyle örtüşmeyen, büyük bir gaf olarak algılanabilir. 

Türk milleti dış güçlere boyun eğmez: 

Bahçeli’nin bu söyleminin dış güçler tarafından bir baskı sonucu yapıldığı yönündeki spekülasyonlar, Türk milletinin hassasiyetleri karşısında anlamını yitiriyor. Türk toplumu, özellikle PKK ve Öcalan konusundaki tavizsiz duruşuyla bilinir ve dış güçlerin etkisine karşı oldukça tepkili bir duruş sergiler.

Bu açıklamalar, Bahçeli’nin ilerleyen yaşıyla bağlantılı bir gaf mı yoksa önceden planlanmış bir adım mı olduğu sorularını gündeme getiriyor. 

Bahçeli, TBMM’nin açılışında DEM milletvekillerinin elini sıkmasıyla bu değişimin sinyallerini vermişti, ancak bugünkü söylemleri kamuoyunda ciddi bir şaşkınlık ve hayal kırıklığı yarattı.

Bahçeli’nin Öcalan’a yaptığı bu çağrının Türk milleti nezdinde kabul görmesi çok zor. PKK’nın tasfiye edilmesi karşılığında Öcalan’a siyaset alanı açılmasının mümkün olabileceği yönündeki ima, Bahçeli gibi bir liderden beklenmeyen bir açıklama olarak yorumlandı.

Tandoğan Uysal