Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Muğla ziyareti sırasında CHP’li yerel yönetimlere yönelik sert eleştirileri, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın tepkisine yol açtı. Erdoğan, Bodrum’daki su sorununu gündeme getirerek yerel yönetimlerin yetersiz kaldığını söylerken, Aras belediyelerin kültür ve tarih projelerine yaptığı katkıyı vurgulayarak dolaylı bir yanıt verdi.
Ahmet Aras, Datça’daki Knidos Antik Kenti’nde yaptığı açıklamada, belediyelerin altyapı hizmetlerinin yanı sıra kültürel mirasın korunması konusunda da önemli çalışmalar yürüttüğünü belirtti. “Yaşayan müzecilik” anlayışını öne çıkaran Aras, halkın tarihiyle bağının kopmaması gerektiğine dikkat çekti. Bu yaklaşım, Aras’ın eleştirilere sert bir karşılık vermek yerine belediyelerin geniş kapsamlı hizmetlerini ön plana çıkardığı bir hamle olarak değerlendirildi.
“Hizmetin Siyasete Kurban Edilmesi Vatandaşı Mağdur Ediyor”
Erdoğan’ın eleştirilerine karşı Aras, belediyelerin merkezi hükümetle çalışmaya istekli olduğunu ancak sürekli dışlandıklarını söyledi. “Biz de merkezi hükümetin parçasıyız. Muhalefet belediyeleri olduğumuz için dışlanıyor, engelleniyoruz. Hizmetin siyasete kurban edilmesi vatandaşlarımızı mağdur ediyor” diyen Aras, siyasi ayrımcılığa tepki gösterdi. Aras ayrıca, yerel yönetimlere yönelik algı operasyonları yapıldığını belirterek, “20 yıldır öyle bir algı yarattılar ki sanki biz dış kapının mandalıyız” ifadelerini kullandı.
Merkezi Hükümet ve Yerel Yönetimler: Bitmeyen Çekişme
Bu gerilim, Türkiye’de uzun süredir devam eden merkezi hükümet ile muhalefet belediyeleri arasındaki çekişmenin yeni bir örneği olarak öne çıktı. İktidarın muhalefet belediyelerinin projelerine destek vermemesi ya da engellemesi kamu hizmetlerinde aksamalara yol açarken bu durumdan en çok zarar gören vatandaşlar oluyor.
Ahmet Aras’ın, “Biz muhalefetiz diye mi böyle yapıyorsunuz?” şeklindeki çıkışı, yerel yönetimlerin siyasi gerekçelerle dışlanmasının kamu yararını hiçe saydığını gözler önüne seriyor. Yerel yönetimlerin merkezi hükümetle uyum içinde çalışması, kamu hizmetlerinin daha verimli sunulmasını sağlarken, siyasi ayrımcılığın sürmesi vatandaşların mağduriyetini artırıyor.
Siyaset Üstü Yaklaşım Mümkün mü?
Ahmet Aras’ın açıklamaları, hizmetlerin siyasete kurban edilmemesi gerektiği yönünde önemli bir mesaj içeriyor. Kültürel projelerle verdiği yapıcı yanıt ve iş birliği çağrısı, bu gerilimden çıkış için bir adım olabilir. Ancak mevcut siyasi atmosferde bu çağrının karşılık bulup bulmayacağı belirsizliğini koruyor. Yerel yönetimler ile merkezi hükümetin uyum içinde çalışmadığı bir ortamda, vatandaşların kaliteli hizmet almasının zor olduğu bir kez daha ortaya çıkıyor.