Yanlış Hedef, Ters Köşe
Erol Mütercimler, ilk programında Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci’yi sert şekilde hedef alarak zeytinliklerin rant uğruna belirli şirketlere peşkeş çekildiğini iddia etti. Üstelik bu olayın sorumlusu olarak doğrudan Mandalinci’yi gösterdi ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e çağrı yaparak Mandalinci’nin görevden alınmasını talep etti. Ancak hesap edemediği bir şey vardı: Mandalinci’nin bizzat kendisini arayıp işin gerçeğini anlatması.
Mandalinci’nin açıklamaları karşısında Mütercimler’in pozisyonu hızla değişti. Çünkü sürecin asıl yetkilisinin belediye değil, Çevre Bakanlığı ve ilgili tarım müdürlükleri olduğu netleşti. Bunun üzerine Mütercimler, ilk programındaki iddialarını sürdürmek yerine söylemini değiştirmek zorunda kaldı.
Basın Müşavirine Kadar Uzanarak Suçu Dağıtma Çabası
İkinci programında Mütercimler’in strateji değiştirdiği görüldü. Mandalinci’yi doğrudan suçlamaktan vazgeçmiş gibi görünse de, bu kez eleştirilerini sivil toplum örgütlerine ve Bodrum Belediyesi’ne yöneltti. Ona göre, zeytinliklerin korunması için daha fazla kamuoyu baskısı oluşturulmalıydı. Hatta işi daha da ileri götürerek, belediye başkanının basın müşavirini bile eleştirdi. Mütercimler’e göre basın müşaviri süreci daha iyi yönetmeliydi ve kamuoyunu daha fazla harekete geçirmeliydi. Ancak bu, hedefi saptırma çabasından başka bir şey değildi.
Gerçek Sorumlular Göz Ardı Edildi
Bodrum’daki zeytinliklerin imara açılması sürecinin arkasında kimlerin olduğu herkesin malumu. İmar planı değişikliklerinin belediyelerin yetkisinde olmadığı, merkezi yönetim tarafından belirlendiği ortadayken, Mütercimler’in hedefi yanlış seçtiği netleşti. Sürecin gerçek muhatapları belli olmasına rağmen, olayın Mandalinci’ye mal edilmesi, konunun tamamen siyasi bir operasyona dönüştüğünü gösterdi.
Özgür Özel’e Değil, Erdoğan’a Çağrı Yapmalıydı
Eğer Erol Mütercimler gerçekten zeytinliklerin rant uğruna el değiştirmesine karşı çıkıyorsa, hedefi Tamer Mandalinci değil, bu süreci onaylayan yetkililer olmalıydı. Ancak Mütercimler’in stratejisi tam tersine işledi. Eğer bir çağrı yapacak olsaydı, bunu CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e değil, doğrudan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yapması gerekirdi. Çünkü bu süreci yöneten makamlar yerel belediyeler değil, merkezi yönetimdeki ilgili bakanlıklar ve kurumlar.
Kendi Kazdığı Çukura Düştü
Erol Mütercimler’in Mandalinci’ye yönelik operasyonu beklediği gibi sonuçlanmadı. İlk başta büyük bir iddiayla ortaya çıkarken, kısa süre içinde geri adım atmak zorunda kaldı. Üstelik suçu farklı isimlere dağıtarak durumu toparlamaya çalışması, onu daha da zor duruma soktu. Sonuç olarak, kamuoyunun karşısına güçlü bir yorumcu olarak çıkmayı hedeflerken, kendi kazdığı çukura düşerek prestij kaybı yaşadı.