ABD Başkanı Donald Trump ve yardımcısının Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelensky’ye karşı sergilediği aşağılayıcı tavır, sadece diplomatik bir kriz değil, küresel bir meydan okumadır. Bu tavır, ABD’nin müttefiklerine bakış açısını ve güç sarhoşluğunun ulaştığı noktayı gözler önüne sermektedir. Ancak dünya bu kibri sineye çekmemeli, ABD’ye artık “Dur, yeter!” demelidir.
Zelensky’ye Yapılan Saygısızlık Tüm Dünyaya Yapılmıştır
Zelensky, halkının bağımsızlığı için savaşan bir lider olarak Washington’a gittiğinde destek ve dayanışma bekliyordu. Ancak Trump ve ekibi, onu adeta küçümseyerek Ukrayna’nın mücadelesini hiçe sayan bir tavır takındı. Oysa Ukrayna, Batı’nın yıllardır savunduğunu iddia ettiği temel değerler – demokrasi, özgürlük ve bağımsızlık – uğruna savaşıyor. Eğer bu değerler sadece çıkar ilişkilerine dayalıysa ve gerçekten savunulmayacaksa, Batı’nın inandırıcılığı kalmayacaktır.
Bu sadece Ukrayna’nın değil, tüm bağımsız halkların meselesidir. Bugün Zelensky’ye yapılan bu muameleye sessiz kalınırsa, yarın başka ülkeler de aynı kaderi paylaşabilir. Trump ve benzeri liderler, güçlerini artırdıkça dünya üzerindeki etkilerini daha da pervasızca kullanacaklardır.
Ne Pahasına Olursa Olsun, Özgür Dünya Ukrayna’nın Yanında Durmalıdır
Dünya şu anda bir sınavla karşı karşıya: Ya bağımsızlığını ve halklarının özgürlüğünü koruyacak ya da Trump ve onun gibi otoriter eğilimlere sahip liderlerin kontrolüne girecektir. Ukrayna bugün yalnız bırakılırsa, yarın Avrupa’da başka ülkeler, ardından da küresel düzende bağımsızlığını korumak isteyen tüm milletler tehdit altına girebilir.
Bu yüzden dünya artık net bir tutum sergilemelidir. ABD’nin emperyalist kibri karşısında, Ukrayna halkının mücadelesi desteklenmeli ve tüm ülkeler Trump’a açık bir mesaj vermelidir: Özgür dünya diz çökmeyecek!
