***Muğlalı 17 yaşındaki Aleyna Tütüncü’nün besiciliğe ve boğalara olan ilgisini ödülle taçlandırdı. Genç kız, 15. Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı’nda ((AGROEXPO) Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’den “Türkiye Genç Çiftçiler” adına ödül alarak, Muğla’nın gururu oldu.
***Çocukluğundan bu yana boğalarla iç içe bir yaşam süren genç kız, 1 tonluk yerli ırk boğasıyla her gün yakından ilgilenirken, aileden kalma besiciliği kadınların da yapabileceğini şu mesajla gözler önüne serdi: “Çizmemizi çeker, rujumuzu sürer, sahaya çıkarız.”
Sinem KARAKAYA
17 yaşındaki Muğlalı Aleyna Tütüncü, Türkiye'nin en büyük, Avrupa'nın ise dört büyük tarım fuarından biri olan 15. Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı’nda (AGROEXPO), Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin elinden “Türkiye Genç Çiftçiler” adına ödül alarak Muğla’nın gururu oldu.
Muğla Gazi Anadolu Lisesi son sınıf öğrencisi olan Aleyna Tütüncü, küçüklüğünden beri boğalarla iç içe bir yaşam sürüyor. Hanım ağa lakaplı babaannesini rol model alarak bu işe başlayanTütüncü, Muğla’da genç çiftçi olarak hemcinslerine de örnek oluyor. Boğalarıyla birlikte güreşlerde adından oldukça söz ettiren Tütüncü, 15. Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı’nda Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin elinden Türkiye Genç Çiftçiler adına ödül almayı başardı.
BAKAN BİLE ŞAŞIRDI
Kendini bildi bileli boğa güreştirdiğini söyleyen 17 yaşındaki Aleyna Tütüncü, “Ula’da besi çiftliğimiz var. Bu işe babaannem sayesinde girdim. Yani babaannem Fazilet Tütüncü, namı değer hanım ağa. Gençliğinde dağda at sürermiş, ava gidermiş. Ondan gelen bir merakım var. Babaannemi rol model alarak bu yola çıktım. Besicilik bizim işimiz. Küçüklüğümden beri hayvan bakardım. İlk sahaya çıktığımda 7 yaşındaydım. Hangi boğayı alsam çok güzel bir enerji yakaladık ve insanlar hep hayranlıkla izledi bizi. Sosyal medyanın çok etkisi oldu. Geleneksel bir babaannenin çok modern bir annenin kızıyım ve tam ortadaki çizgide yürüyorum. Benim hem bu kadar modern olmam, hem bir kız olmam, hem yaşımın küçük olması, hem de hayvanları tek başıma rahat rahat çekebilmem insanlarda hayranlık uyandırdı. Bu özelliklerimi Tarım ve Orman Bakanımızın ödülüyle taçlandırdım. Çok güzel bir duygu. Bakan bile çok şaşırdı beni görünce” dedi.
“ÇİZMEMİZİ ÇEKER, RUJUMUZU SÜRER, SAHAYA ÇIKARIZ”
Amacının ünlü olmak değil, bir mesaj vermek olduğu için bu yola çıktığını dile getiren Aleyna Tütüncü, “Biz bir mesaj vermek için bu yola çıktık. Kadınlarında besicilik yapabileceği, besiciliğin kötü bir şey olmadığını anlatmak ve kanıtlamak istiyoruz aslında. Çizmemizi çeker, rujumuzu sürer, sahaya çıkarız düşüncesiyle çıktık yola. Mutluyum bu konuda. İlerleyen zamanlarda ahır kurmak gibi bir hedefim var. Benim bu kadar dikkat çekmemdeki sebeplerden birisi de fuardaki tek yerli ırk benim boğam Karahan’dı. Geri kalan boğalar ithaldi. Aynı zamanda yerliye teşvik de var. Yerli boğalarda çok güzel melezler var. Benim Karahan da melezlerden biri olduğundan yerli ırkın da büyüyebilecek olmasını göstermiş olduk. Boğamla aramda çok farklı bir duygu oluşuyor. Farklı bir enerji” şeklinde konuştu.
52 KİLOLUK ZAYIF FİZİĞİYLE 1 TONLUK BOĞAYI ÇEKİYOR
En büyük destekçisinin ailesi olduğunu söyleyen Aleyna, “Ailem yöredeki boğa güreşlerinin kurucularından biri. En başından beri bana çok destek oldular. Yoksa beni de piyasadan silmeye çalışan çok oldu. Ama bu konuda çok hırslıyım. Kendime ve boğama çok güveniyorum. Hep inandım, hiç vazgeçmedim. Farklı bir enerji. Herkes benimle gurur duyuyor ve bundan mutluluk duyuyorum. Birde okul müdürümüz Ufuk Uysal hocam da beni çok destekledi. Çok yüreklendirdi. Zaten kendisi çok ilgili bir öğretmendir. Bana destek olan herkese de buradan teşekkür ederim” dedi.
52 kiloluk zayıf fiziğiyle Bin 100 kiloluk boğasını çekerken, görenleri kendisine hayran bırakan lise son sınıf öğrencisi Tütüncü, tek hedefinin, üniversitede veterinerlik okumak olduğunu da sözlerine ekledi.
