Evet, geçtiğimiz pazartesi günü Ak parti Muğla Büyükşehir adayı İskender Gencer olacağı ve Sayın Gencer’in Ankara’ya gitmek üzere yola çıktığını ancak son anda yoldan geri döndüğünü hepimiz biliyoruz.
Kim ne derse desin bir kişiye yapılabilecek en büyük saygısızlık olarak değerlendiriyorum. Siz bir kişiyi ve bu kişi bir kurumun il müdürünü, arıyorsunuz adaylık teklifinde bulunuyorsunuz, Ankara’ya davet ediyorsunuz ve son dakika golü olarak ta, biz vazgeçtik seni sonra çağıracağız diyorsunuz. Bu nasıl siyaset bu nasıl bir anlayış ben çözemedim. Sayın Gencer’de bu olayı ilk defa yaşamıyor.
Bana göre son dakika genel merkez de bir şey oldu ya da birileri baskı yaptı adaylık açıklaması ertelendi.
*** *** ***
Biz bu filmi çok izledik.
Evet ben bu filmi 2007 yılında birebir içine dahil olarak izledim. Kısaca bahsedeyim. Eminim birçoğunuz da hatırlayacaksınız. Yıl 2007 Anavatan partisinin il kongresi var. Dört yıldır il başkanlığı görevini sürdüren Zübeyda Fellahoğlu yine il başkanlığına aday. Kongre için tüm organizeler yapmış. Davetiyeler basılmış toplantı salonu ayarlanmıştı. Hatta o dönem genel başkan olan Erkan Mumcu da kongreye katılacağı için Sayın Fellahoğlu kendilerini karşılamak için havaalanına gitmişti. Vee yine son dakika golü gelmişti. Sayın Mumcu’ un güya acil işi çıkmış, kongreye katılamayacağını bildiren telefon gelmişti. Üstüne üstelik sayın Fellahoğlu’ nu adaylıktan çekilmesini, yerine Erdem Uyanık’ın gelmesi konusunda talimat verilmişti. Ankara’dan gelenler Sayın Fellahoğlu’nun çekilmesini ve karşılığında seçimlerde milletvekilliği sözünü vermişlerse de Sayın Fellahoğlu dik duruşunu sergilemiş adaylıktan çekilmemişti.
*** *** ***
Evet, biz bu filmleri her seçim öncesi yaşıyoruz. Bence siyaset böyle bir şey işte…
Zaten benim görüşüme göre bir devlet kurumunda çalışan ya da bu kurumların idarecilik görevini sürdüren bir kişi siyaset yapmamalı. Yapacaksa da istifa edip ya da emekli olduktan sonra yapmalı. Çünkü bir kişi devlet dairesinde görev yaparken, görevi vatandaşa kaliteli ve tarafsız olarak sürdürmesi için tarafsız olmak zorunda.
Bir siyasi partinin kimliği üzerine oturmuş kişi ne kadar tarafsız olabilir ki! Hadi oldu diyelim vatandaş bir sorunu olduğunda, sorunu çözülmediğinde sizin tarafsızlığınıza ne kadar güvenebilir?
İşte zan altında kalmamak için, tarafsızlığınızın ve güvenirliğinizin yitirilmemesi için, devlet kurumlarında çalışanlar siyasi kimlik taşımamalı. Tabi gönlünde bir aslan yatar bunu da seçim döneminde sandık başında oyunu kullanırken göstermeli.
*** *** ***
Evet dedim yaa sayın Gencer’in filmini ben daha önce izlemiştim. Sonunu da gayet iyi biliyorum. Ve biliyorum ki, bunlar son değil, benzer senaryolarla daha çok film izleriz. Daha çok yorum yaparız gibime geliyor….