16 Haziran Çarşamba günü Bodrum’da silah kaçakçılığı yapan şüphelileri takip eden kahraman polislerimiz ile şüpheliler arasında akşamüzeri silahlı çatışma çıktığı iki polisimizin yaralandığı Bodrum Devlet Hastanesine kaldırıldığı bilgisi anında tüm Muğla genelinde duyulmasının ardından çok zaman geçmeden ne yazık ki 26 yaşındaki Ercan Yangöz kardeşimizin şehit haberi ile yıkıldık.

Bir anne olarak hemen aklına insanın evlatları geliyor istem dışı yaş kıyaslaması yapıyorsun. Evlat, evladımın birisi ile aralarında iki yaş vardı sadece. Cenaze törenini canlı olarak yayın yapan mesai arkadaşlarımızın vesilesi ile dualarla gözyaşları içinde takip ettim. Törene gidebilecek gücü kendimde hissetmedim.

Cenaze törenine Şehidimizin değerli ailesi, İçişleri Bakan Yardımcısı Sayın İsmail Çataklı, Muğla Valimiz Sayın Orhan Tavlı, Muğla Milletvekilimiz Sayın Mehmet Yavuz Demir, il Emniyet Müdürümüz Sayın Süleyman Suvat Dilberoğlu, Menteşe Kaymakamımız Sayın Caner Yıldız, İl Jandarma Komutanımız Tuğgeneral Yusuf Kenan Topçu, Büyükşehir ve Menteşe Belediye Başkanlarımız ve bazı kurum müdürlerimizin katılım sağladıklarını gözlemledik. Gözler ister istemez temsil makamındaki diğer yetkilileri göremeyince sorguluyor “Acaba hangi mazeret aziz Şehidimize son görevinin önüne geçti” diyerek.

Muğla’nın her alanında dizayn etme yetkileri, söz söyleme yetkileri verilmiş temsil makamındaki temsil aciziyeti yaşayan sevgili temsilciler, aziz şehidimize son görevlerini yerine getirirken olması gereken yerde olmayıp ne zaman olacaklar acaba?

Sade bir vatandaş olarak soruyorum;

Sizleri zaten vatandaşın yanında, cenazede, düğünde, en mutlu ve an acılı günlerinde görmemeye alıştık yadırgamıyoruz. Ama bari vatan için, bayrak için, can veren aziz şehidimizin cenazesinde boy gösterseydiniz. Temsil ettiğinizin makamın ağırlığı biliyoruz size bir gömlek büyük olsa da, bu vurdumduymaz tavırlarınızla güzel memlekete ziyan ediyorsunuz. Hafta da bir sosyal medyada poz vermekle bu güzel memlekete katkı mı sağladığınızı zannediyorsunuz. İlla ki kayıp aranıyor ilanı vermek mi lazım sizler için. “ULAŞILAMIYOR, HÜKÜMSÜZDÜR…” ifadesi sizleri anlatıyor da biz mi anlamadık?

O halde bu köşeden sesleniyorum, temsil makamındakiler NEREDESİNİZ?..

Sevgiyle…