Hepimizin bildiği üzere 29 Ekim Cumhuriyet bayramında Muğla Devlet Hastanesi yeni yerine taşındı. Şehrin içinde Orhaniye mahallesinde bulunan hastane artık şehrin dışına Muğla Üniversitesinin karşısına geçiş yaptı. Yeni yere taşınmasından bugüne 4 gün geçti. İzlenimlerime göre hastanenin taşınması şehir merkezinde bazı avantajlara ve bununla birlikte bazı dezavantajlara sebebiyet verdi.
Avantaj ve dezavantajlarına geçmeden önce yeni hastane ile ilgili bazı duyumlarımdan bahsetmek istiyorum. Öncelikle hastanenin ısınmasında problem olduğu söyleniyor ve bu sebeple ameliyat yapılamıyormuş. Çünkü anestezi uzmanları anesteziyi yaptıktan sonra hastayı uyandıramayız bu soğukta diye görüş bildiriyorlarmış. Yani anlayacağınız Muğla’nın en soğuk yerlerinden birine taşınan hastanemizde ısıtma yokmuş. Bir diğer konu hastanenin materyalleri, dışarıdan oldukça ihtişamlı görünen hastanenin bütün eşyaları eski hastaneden getirilmiş buna perdeler ve musluklar da dahil. Yeni inşa edilen dışardan ultra lüks görünen yeni hastanede laboratuvar unutulmuş. Şimdi bu hastanenin içinde bulunan Mescidi laboratuvara dönüştürmüşler. Bunları düşündüğümüz zaman yeni hastanenin açılışı için biraz acele davranılmış diye düşünüyoruz.
Şimdi eski hastaneden yeni hastaneye geçmenin avantaj& dezavantajına geçelim.
Avantaj olarak; yeni ve sıfır bina olması yani eskiye oranlar bina yaşının gençleştirilmesi, yatak sayısının maksimum 40 – 50 kadar artması, trafiğin bir önceki döneme göre biraz daha rahat olması ve bu sebeple ambulansların ulaşımının bir nebze de olsa rahatlaması avantaj sayılabilir. Bunlar gözle görünen ve farkında olduğumuz bazı değişiklikler. Yani olumlu diyebileceğimiz değişiklikler. Özellikle şehir merkezindeki otopark ve trafik sorununu göz önünde bulundurduğumuzda o bölgedeki yoğunluğun bir şekilde azalması hissettiğimiz bazı rahatlıklar.
Peki bir de yeni hastanenin bizden götürdüklerini ele alalım. Hastanenin taşınmasıyla birlikte orada bulunan küçük esnafların durumu bu 4 günde gözle görülür düşüş yaşamakta. Hastaneye gelen hasta ve hasta yakınlarının o esnaflarda alışveriş yapıp eksiğini gediğini çıkarması orda bulunan dükkanların ve esnafların can suyuydu resmen. Hepsi hastanenin etrafında yıllarca düze gelen işlerini yapıp evlerine ekmek götüren kişilerdi. Şimdi anladığımız kadarıyla buradaki esnaf kara kara düşünmekte. Muhtemelen birkaç ay sonra yarısına yakın dükkan kapanacak maalesef. Bu durumu esnafı ziyaret ederek onların halini hatırını sorarakrahatça öğrenebilirsiniz. Bir de bu duruma tersten bakacak olursak o bölgede bulunan dükkan sahipleri, yer sahiplerinin kaybı. Önceden 1.500 – 2.000 tl olan aylık kiraların şimdiyse 500 – 800 tl bandına düşmesi. Hastanenin bu noktadan taşınması o bölgedeki yer sahiplerini maddi kayba sürükleyecek.
Eski hastanenin bulunduğu araziyi elzem bir şekilde değerlendirmek gerekir. Bu arazinin sahibi bir asır önce bir şahıs devlete bağışlamış. Bu araziyi bağışlarken ancak hastane yapılması koşuluyla bağışlamış böyle bir rivayet var,doğru mudur gerçek midir bunu bilemiyorum. Bu rivayet doğruysa bile değişen şartları göz önünde bulundurarak hastane yerine halka yönelik değerlendirmesi gerektiğini düşünüyorum.
