Sakar geçidini memleketimizde bilmeyen yoktur. Hele eski topraklar daha iyi bilir. Tek gidiş – tek gelişli zamanlarını. 2000’li yıllarda başladı Sakar geçidi için yol çalışmaları. Benim şahit olduğum en az 8 – 9 çalışma yapıldı. Güvenliğin arttırılması ve trafiğin daha rahatlaması için yapılan çalışmaları tek tek saymaya gerek yok ancak 90’lı yıllar ile 2000’li yılları karşılaştırdığımızda ciddi bir ilerleme olduğunu görebiliriz.
Ancak bütün bu düzenlemelere rağmen geçtiğimiz hafta çok feci bir kaza yaşadık. Tüm Türkiye’nin gündemini oluşturan çok üzücü bir hadise yaşadık. Hayatını kaybeden 24 vatandaşımıza Allah’tan rahmet, ailelerine de en derin duygularımla taziyelerimi iletiyor, yaralılara da acil şifalar diliyorum.
Bu kazanın detaylarını konuşma niyetinde değilim kim suçlu, nasıl önlenirdi vs. bu benim yapabileceğimin üzerinde. İşin ehli olan insanlara, makamlara bırakılmalı bu konuları tartışmak.
Tabi bu kazada sorumlu veya sorumlular kimse cezasını çekmelidir. Bu kadar can kaybına neden olanlar en ağır şekilde cezalandırılacağından da şüphem yok. Kazaydı deyip geçmek olmaz. Yaptırımlar ne kadar ağır olursa o kadar güvenliğe dikkat etmek durumunda kalır insanlar. Ancak bütün bunlara girmek istemiyorum.
Benim başka bir fikrim var kulak verilir mi bilmem ama yine de yazayım istiyorum. Ben bu kazayı ölümsüzleştirirdim. Karayolları mı yapar, Belediyemiz mi yapar bilmem ama o yola bu kazanın anıtını yaptırırdım. Vefat edenlerin isimlerinin de geçtiği bir anıt. Kazanın tam olduğu yerde devrilen midibüsün kendisini mi koyarlar heykelini mi yaparlar o da işin ehli insanların görevi ama mutlaka bu vahim olayı sonsuzlaştırırdım. Hem sürücülerin dikkatini çekmek, daha temkinli olmaları için hem de turistik bir anıt olurdu (olayın ordaki seyir tepesinin yakınında olmasından dolayı) bu uygulamayı kesinlikle yapardım.
Bu arada SAKAR geçidinin anlamıyla ilgili ufak bir anektot vermek isterim. SAKAR GEÇİDİ Kur’an-ı Kerim’de de geçer. Cehennemin Yedi (7) Kapısından dördüncüsünün adı SAKAR’dır yani anlamı “kırmızı ateş”tir. “Şiddetli bir ısı ile yakıp kavurmak” anlamındaki Sakr kökünden isim halidir. Bu ismi taşıyan geçidin zorluğu, kadar güzelliğine de kapılıp yoldan çıkmayın işin şakası yok sevgili şoförler ve otobüs sahipleri. Sakar geçidinde sakata gelmeyelim.
Haydi iyi haftalar..