Cumhurbaşkanı  Ahmet Davutoğlu’nun çağırdı ve hükümeti kurma görevini verdi. Ne zaman?  Meclis’te henüz yeni seçilen milletvekilleri yeminlerini ederken. Oysa dönelim 7 Haziran seçimlerinden sonra yaşadıklarımıza bir hatırlayalım. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan o tarihlerde hükümeti kurma görevini bir türlü vermiyordu. Gerekçesi ise şöyle açıklanıyordu;

“Yemin töreni, başkanlık ve divan seçimleri ile komisyonların oluşmasından sonra görevlendirme yapılacak, çünkü anayasanın hükmü böyle.” Yani Cumhurbaşkanı  aslında “anayasaya uygun” davranıyordu. Bu nedenle Davutoğlu’na yeni hükümeti kurma görevi seçimlerden 32 gün geçtikten sonra 9 Temmuz günü vermişti. Bu kez ise saray sadece 17 gün bekledi ki bunun zaten 10 günü Yüksek Seçim Kurulu’nun resmi sonuçları açıklaması için geçti. Cumhurbaşkanı bu kez ne yemin töreninin bitmesini bekledi ne de meclis başkanlığı ve divan seçimlerini. Eee hani “anayasa böyle söylüyordu” savunması?

***

Buradan bakınca insanın aklına kendi kendine gelişen mevsimine göre değişen elastik bir anayasamız var gibi geliyor. Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın ilk anayasa değişikliği sırasında kullandığı ve klişeleşmiş o söz geliyor aklıma “Anayasayı bir kere delmekle bir şey olmaz.”

***

O tarihten bu yana “Anayasa” kaç kez delindi hiç düşünen var mı? TBMM Anayasa Komisyonu’nda Anayasa değişikliği için referandum süresinin 120 günden 60 güne indirilmesinin kararlaştırılmasıyla, yıllardır devam eden Anayasa değişikliği tartışması hız kazandı. Bir kez daha değiştirilmek istenen 1982 Anayasası şimdiye kadar tam 16 defa değişikliğe uğradı ve Anayasa’nın başlangıç bölümü ile birlikte toplam 83 maddesi değiştirildi. Toplamda 177 maddeden oluşan anayasanın 83 maddesi değişti geriye 94 madde kaldı bunlardan ilk üçü değiştirilemez ve değişikliği teklif bile edilemez maddeler olunca geriye 91 madde kalıyor onları da değiştirelim alın size yeni anayasa.

***

12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından hazırlanan 1982 Anayasası, referandumda yüzde 92 oranında oyla kabul edilmesine rağmen sürekli olarak tartışıldı ve değişikliğe uğradı. Anayasa’daki ilk değişiklik 1987’de siyasi yasaklarla ilgili maddelerin referandumda kabul edilmesiyle yapılırken en kapsamlı değişiklikler ise 23 Temmuz 1995 ve 3 Ekim 2001’de gerçekleşti. ‘Başlangıç’ bölümünün tümü 1995 yılında değiştirilen Anayasa’nın, başlangıç bölümünün beşinci fıkrasının başında geçen ‘Hiçbir düşünce ve mülahazanın’ ibaresi de 2001 yılında ‘Hiçbir faaliyetin’ şeklinde değiştirildi. 2007 yılında ise TBMM’de Cumhurbaşkanlığı seçimi oturumunda 367 milletvekili bulunmaması sebebiyle Anayasa Mahkemesi’nin cumhurbaşkanlığı seçimini iptal etmesinin ardından cumhurbaşkanının 5 yıllık süreyle en fazla 2 defa halk tarafından seçilmesi, seçimlerin 4 yılda bir yapılmasını içeren Anayasa değişikliği Meclis’te kabul edildi. Bu değişiklik, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından halk oylamasına sunuldu. Halk oylamasında bu değişikliğe yüzde 65 oranında ‘evet’ oyu çıkmasıyla değişiklik kabul edilmiş oldu. 16 Ekim 2007’de ise Anayasa’nın geçici 18 ve 19. maddeler kaldırılarak 11. Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesine ilişkin hükümler 21 Ekim 2007’de yapılacak olan referandum kapsamından çıkartıldı.

***

MSKÜ ÖĞRENCİLERİ 100 YILIN TANIKLARI BELGESELİ’Nİ İZLEDİ MSKÜ ÖĞRENCİLERİ 100 YILIN TANIKLARI BELGESELİ’Nİ İZLEDİ

177 Maddenin bu güne kadar değişen 83 maddesi farklı iktidarlar döneminde gerçekleşti.

1982 Anayasası’nda en çok değişikliğin yapıldığı dönem, DSP-MHP-ANAP  koalisyon hükümeti dönemiydi toplamda 37 madde değişti. 1982 Anayasası’nda ANAP döneminde 4 maddede, DYP-SHP döneminde 15 maddede ve Başlangıç Metni’nde, DSP-MHP-ANAP döneminde 37 maddede ve Başlangıç Metni’nde, AKP döneminde ise 27 maddede değişiklik yapıldı.

***

1982 Anayasası’nda 177 maddeden 83 değişti geriye de 94 madde kaldı. 94’ün ilk üçü değişmez ise geri kalan 91 maddeyi değiştirince 1982 Anayasasından geriye bir şey kalmıyor. Sivil anayasayı zaten gelen iktidarlar 1987 yılından bu yana peyder pey oluşturdu.

Editör: Gazete Muğla