ÇİN’de yıllar öncesinden kendi istedikleri sistemi uygulamaya başladılar, ÇİN üzerinden de tüm Dünya’ya yaymaya çalışmaktadırlar. Yeni Dünya FAİZLİ DİJİTAL sömürü ile tıpkı önceden ULUS devletlerine daha önce yaptıkları gibi yeni sömürü altyapı şiddetini her alanda arttırarak gitmektedirler.
Faizli Kapitalist sistemi 18.yy itibaren ULUS devlet şeklinde dizayn edenler, yine acımasız SÖMÜRÜ DÜZENLERİNİ Yeni teknolojik gelişim içinde günümüzde DİJİTAL altyapılar ile kurgulamaktalar.
21.Yüzyıla girdiğimiz günümüz dönemin de ise küreselciler bu sefer ULUS Devletleri daha da parçalayarak HOLDİNG şirketlerin kontrol edeceği, KANTON yapılanmalarına yani ŞEHİR devletlerine daha da merkeziyetsiz yeni yapılar, yönetimler ve uygulamalar ile parçalayarak gidilmektedir.
Bu ŞEHİR devletler de mülkiyetsiz, cinsiyetsiz, nakitsiz bir toplumu yeniden inşa ederek, tüm ihtiyaçların kiralanacağı, mülkiyetin olmadığı, asgari geçimin olacağı, bireysel yaşamın haz, hız ekseninde şekillendirip, Ailenin tamamen yok edildiği, Toplumun her alanında parçalandığı, bölündüğü DİJİTAL KÖLE olarak bizleri yeniden sömürerek, yeni yapay zeka ve yazılım uygulamaları ile İnsanlığı yeniden kontrol edecekleri bir döneme acımasızca yeni kurguladıkları savaşlar içinde gidilmektedir.
Günümüzde Filistin GAZZE’de yaşanan İnsanlık vahşeti ve soykırımı büyük savaşların başlamasına ve küresel ölçekte yeni sistemlerin, yeni DİJİTAL PARA sistemlerin Dünya’yı yeniden kontrol edecekleri ve İNSANLIĞI her alanda vahşice bitirilerek, güçle sömürecekleri yeni mücadele alanları ile acımasızca bir döneme gidilmektedir.
Yeni güç dengelerin belirleneceği;
GÜÇ yani insanı sömürmeye devam etmeyi isteyen ülkeler ile daha ADİL bir paylaşımı esas alan, İnsanı ADALET ile insanca yaşatmayı isteyen ülkeler arasında, yeni paylaşım savaşları olacağı bir döneme gidilmektedir.
Bu yeni KÜRESEL yapılanma ve geçiş döneminde yeni DİJİTAL PARASAL SİSTEM ile sermaye kendi savaşını Dünya’da kendisi yönetirken, ULUS devletleri de elbette kendi mücadelesinde bir şekilde kontrol ederek vazgeçmeyecektir.
Küreselciler de bu yeni DİJİTAL sömürü düzenini tekrar kontrol edebilmek için yine şimdilik ULUS devletlerine geçiş aşamasında yoğun ihtiyacı vardır.
Dünya’yı o dönemler de KAPİTALİST ve SOSYALİST blok diyerek iki kutuplu bir yapıya çevirmişlerdi. Günümüz de yine aynı şekilde küresel ölçekte Dünya’nın en güçlü G20 içine topladıkları ülkeler ile yeniden blok yapılanmalarına ULUS devletler üzerinden devam etmekteler.
G20 içinde ülkemiz TÜRKİYE de var elbette, Türkiye kendine Dünya’nın en zengin ilk 10 ülke içine gireceğimiz şekilde, kendini Türkiye Yüzyılı stratejik vizyon temelinde yeniden yapılandırarak gerekli çalışmalarını hızla ve güçlü bir şekilde yeni adımlar ile yürütmektedir.
Küreselciler 21.Yüzyıl da bu sefer ÇİN devletini kendine merkez ülke yaparak, Dünya’da yeniden ekonomik savaşlar ile yeni bir BLOKLAŞMA ya gitmektedir. Bu blok ile Dünya Ekonomik Formu DAVOS da aldıkları karar ile THE GREAT RESET yani “Büyük Sıfırlama” 2030 yılına kadar bitirmeye yoğun bir şekilde çalışmaktadırlar.
Küreselcilerin 2030 yılı için planladıkları senaryo da ÇİN devletini kendi merkezine aldıkları için ABD ekonomik gücünü zayıflatacak ve parçalayacak şekilde geride bırakacaklardır.ABD seçimlerindeki bu mücadeleyi çok net olarak görmekteyiz.
Küreselciler stratejik çalışmalarına planlı olarak devam etmekteler. Özellikle doğuda ÇİN merkezli Asya Pasifik bloğunu oluşturmuşlardır. Bölgede Doğu olarak yeni ekonomik alanda işbirliği bloklarına gitmişlerdir.
ÇİN merkezli ASYA PASİFİK Doğu bloğu oluşturulmuştur. Çin, Rusya, Hindistan, Endonezya ve Japonya’nın olduğu bir ekonomik bloklaşmadır. Bölge de etkinliğini ve gücünü en fazla ilerleme kaydeden ekonomik bloklaşma ise BRİCS ülkeleri almıştır.
Bu DOĞU bloğun karşısına BATI bloğu yeniden şekillendirilmiştir. Batı bloğunda ABD, AB, Almanya, Fransa, Meksika ekonomik olarak şekillendiğini görmekteyiz. İngiltere ise her iki blokta aktif olarak varlığını yine sürdürerek her iki bloğu arkadan yönetmektedir.
Bu bloklaşma da TÜRKİYE nerede, Türkiye G20 içindeki Batı ve Doğu bloklaşmasın da İngiltere gibi her iki blok ile ticari işbirliklerine dengeli olarak yürütmektedir. Ancak küreselciler Türkiye’yi bu denkleminde her iki Blok da görmek istemiyorlar ve bu bloklarda uzak tutmaya çalışmaktadırlar ve maalesef bloklar da yoktur.
Küresel yapı Türkiye’nin ne Doğu bloğunda ne de Batı bloğunda yer almasını, çok fazla pay almasını, çok fazla güçlenmesini elbette istemiyor.
Küreselcilerin FAİZ ile sömürdükleri Adaletsiz, Haksız bir yapının bitmesini ve çökmesini elbette özellikle istemiyorlar. Onun için bu denklem de Türkiye’nin İNSAN merkezli Adalet Hak ve liyakat temelli bir sistemi kurmasını da elbette hiç istemiyorlar.
Bu İNSAN merkezli faizsiz sistem çalışmaları yapanlara destek olmadıkları gibi faizli sistemden nemalanan bazı Müslüman çevreleri de bu çalışmalara engel olmaları içinde baskılar kurmaları istenmekte, engel olunmaya, itibarsızlaştırmaya gidilmektedir. Yapılan çalışmaları görmezden gelinmesi sağlanarak alana destek çıkmaları her alanda yoğun engellenmektedir.
En büyük engel üzülerek ifade edeyim FAİZ den nemalanan, onların ticaretinden, sermayesinden ve sisteminden nemalanan Dünya’da ki bazı MÜSLÜMAN çevreleridir.
FAİZ den uzak duran bazı MÜSLÜMAN çevreleri de işim, ticaretim bozulmasın, onlar ile kötü olmayayım, onlar ile mücadele edecek enerjim ve gücüm yok gibi bahanelerin arkasına sığınarak, zulme karşı destekliyor muş gibi görüntü vererek her zaman ki gibi yine yapılan vahşete ve soykırımına SESSİZ kalmışlardır.
Yapılan onca zulüm ve acılara göz yummalarından dolayı MÜSLÜMAN dünyası idarecileri de çok ağır vebale girmişlerdir. İnsanı vahşice öldüren ve insanlığa soykırım yapılmasına, seyirci kalmışlardır. Seyirci kalmayan İNSANLIK VİCDANI tüm Dünya’da ayağa kalkmıştır. Bu yaşanan İnsanlık vahşetini her alanda bitecektir. Kazanan elbette GAZZE olmuştur. Kaybedenler ise GÜÇ teslim olan nemalanan çevreler olmuştur.
Artık bu İnsanlık vahşetine DUR denilmiştir. İNSANLIK VİCDANI yapılan insanlık zulmüne direne direne Dünya’da DİRİLİŞE geçmiştir.
ADİL bir Dünya 21.Yüzyılda TÜRKİYE ekseninde yeniden TÜRK İSLAM DÜNYASI temelinde İNSANLIK VİCDANI olarak yeniden şekillenecektir.
Sevgi Muhabbet ve Dua ile kalın İnşallah
NurHan Keleş