Gün geçmiyor ki baş örtülü, tesettürlü birine bir yerlerde saldırı olmasın.
Bu bazen sözlü hakaret, bazen de fiili saldırıya kadar gidebiliyor.
Eskiden laik elitler söze hemen benim anam da, nenem de başörtüsü takardı diye geçiştirir, sonra da kesin bir dille "Kur'anda" böyle bir şey yok, bu Arap adeti diye safsata savlarını legalleştirmeye getirirlerdi. Hatta ipin ucunu kaçıran bazıları, Başörtüsünün Sümerlerde fahişelerin taktığı örtü diyecek kadar alçaldıklarına bile şahit olduk.
Sahip çıkılırdı Başörtüsüne. Milli ve manevi değerlere karşı hassasiyetleri olduğunu bildiğimiz bütün kesimler, anında tepki verirlerdi. Dernekler, vakıflar, hatta sendikalar.
Sonra İktidara "Muhafazakar Demokrat" kimliği ile Adalet Ve Kalkınma Partisi geldi.
"Eşi Başörtülü biri Başbakan olamaz" diye naralar attılar.
Oldu.
Bakanların yedikleri gamatalar dünyayı yedi kere dolaştı zaten.
Birgün yine seçim vakti geldi.
Bu kez durum onlar açısından daha da vahim idi.
Mustafa Kemal'in koltuğuna eşinin başı kapalı biri aday olmuştu.
Aylarca çılgınlar gibi bağırdılar.
Laiklik elden gidiyor,
Din Devleti kuruyorlar,
Bir erkek 4 kadın alacak,
Sokaklarda din polisleri olacak..
Akıllarına ne geldiyse dediler. Hergün canlı yayınlarda sıralara dizilen Dinden, hele hele İslam'dan bîhaber, ve fakat güya İslamcı Prof diye anılanlar, sabahlara kadar ahkam kestiler.
Tutmadı.
O başı örtülü kadının kocası Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı oldu.
Laiklik elden gitmedi.
Sonra.
Recep Tayyip Erdoğan.
Cumhurbaşkanı oldu.
Neler demediler neler.
Yine laiklik elden gidiyor naraları.
Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemi Şeriat Devletine geçiş sistemidir bile dediler.
Hep merak etmişimdir.
21 yıldan beri kazanan Müslümanlar mı yoksa İslamdan zinhar haz almayan sözde laik, özde İslam düşmanları mı?
Bi bakalım ;
Başörtüsü serbest bırakıldı doğru.
Sakal da serbest oldu.
Bu da doğru.
Ayasofya da açıldı.
Tamam.
Başka?
Başka 21 yıldan beri Şeriatı getirecekler diye avazı çıktığı kadar bağıranlara sormak lazım değil mi?
Rakı fabrikaları mı kapandı?
Hırsızların elleri mi kesildi?
Zinakârlara recm mi uygulanıyor?
Faiz mi kalktı?
Herkes başörtüsü mü takar oldu?
Allah'a küfredenlere ceza mı veriliyor?
Peygamber (sav)' sövmek yasaklandı mı?
Sokak ortalarında köpekler gibi utanmadan öpüşenlere ceza mı yazıldı?
Sokaklarda yatak odasında bile giyilmeyecek bez parçaları ile dolaşanlar mı yasaklandı?
Bar, pavyonları geçtik de, kafelerde bile bırak bir insanın yapmayı, kazara bakmaya bile haya edeceği, ar edeceği, kızıyla, torunuyla bir fincan kahve içmek için bile otursa, beş dakika tahammül edemeyeceği hayvanî, gayri ahlakî, gayri insanı hareketler mi yasaklandı?
Hiçbiri.
Aksine "Muhafazakar Demokrat" iktidarda bin kat, milyon kat arttı.
Daha çok değil, bundan birkaç ay evvel İstanbul'un en meşhur AVM lerinden Kanyon AVM de lgtblilere ÖZEL! hela bile açtılar.
Bu dava için elini değil, gövdesini koyan @bulut2577 hesabıyla hepimizin yakından tanıdığı, Allah'tan başka kimseye boyun eğmeyen Abdulhamid Han Kardeşimiz, kurduğu platform ile gitti o Kanyon denilen AVM nin önünde protesto gösterisi tertip etti. Daha onlar oraya varmadan Kanyon o helayı, bir daha açmamak üzere kapattı. Ama gösteriden kaçamadılar tabi.
Şimdi biz diyoruz ya edep, haya, ar, namus kalkmış diye.
Eeee.
Kim kazanıyor peki?
Devletin Aile Bakanı "kişisel hak ve özgürlükler" diye savunuyor bu durumları.
Elimiz kolumuz bağlı.
Başka birine diyoruz ;
" şeriat devletinde yaşamıyoruz, biz din polisliği yapamayız."
Azıcık ses çıkaralım diyoruz başlıyorlar, etekle uğraşıyorsun, sana ne elalemin donundan, mayosundan" diye hemen saldırı.
Ahlak.
Bir toplumu asla parasızlık yıkmaz, bir toplumu yıkan en büyük beladır ahlaksızlık.
Kelli felli, adı sanı duyulanlar koştura koştura çıplaklık illetini savunuyorken biz Nesli muhafazanın en önemli adımı olan hayayı bile savunamaz olduk.
İyi de, siz abazanlığınızı milletin kızının, karısının memesine, kıçına bakarak tatmin edeceksiniz diye biz sus pus mu olacağız?
Kesin ve net olan bir şey var ki; Ahlakî yozlaşma ve çöküntü hiç hız kesmeden devam ediyor.
Müslümanlar yine her yerde aşağılamaya devam ediyor.
Üniversite birincisi baş örtülü kızlarımız hala törenlerde rencide ediliyor.
Belediye otobüslerinde gün geçmiyor ki bir baş örtülü hanıma saldırı olmasın.
Nereye gidiyoruz sorusu, neredeyiz sorunu oldu artık.
Aile Kurumu, yapısı ve değerlerini, 3000 yıllık kadim Millet yapısını, 1400 yıllık Kanun-u İlahî Nizamlarını hiçe sayan bir yaşam tarzı, o yaşam tarzına kişisel hak ve özgürlük adıyla bakan otorite.
Pardon.
Pardon dediğiniz an çok geç kalmış olacağınızı, olacağımızı biliyor muyuz?
Cihanşumul Devlet anlayışımızda kazanmayan bir tek biz mi varız yoksa?
Ahlaksızlık ne zamandan beri kişisel hak oldu sormak isterim.
%98 i Müslüman olan bir ülkede yaşadığımızı, iki de bir %60 ı dinsiz olan İsveç, Norveç ile kıyaslayanlira ne zaman hatırlayacağız?
Her çıkışta " Beğenmiyorsan git Arabistan'a, git Afganistan'a" diyenlere biz asla " Beğenmiyorsan git dinsiz İsveç'e, git Küba'ya" elbette demeyeceğiz.
Onlara her daim "başkalarının karılarının, kızlarının kıçını, başını açmasını savunuyorsun, önce kendi kızını, karını sokağa öyle çıkar da malını göster" mi diyelim?
Ahlak...
İçinde ar, namus, haya, haysiyet, şahsi onuru barındıran muhteşem kelime.
Hep kazanan yine bunlar oluyor. Her hareketinde lgtblilere destek veren sözde şarkıcılar malesef kendi Belediyelerimiz tarafından milyonlar ödenerek konserler veriliyor. Hande Yener adındaki şarkıcıyı baş tacı eden AK Partili belediyeleri görmekten bıktık usandık artık. Çok şükür ki yine @bulut2577 Abdulhamid Han gibi kardeşlerimizin gece gündüz yaptığı yayınlar, protestolar sayesinde bazıları bu densizliklerden vazgeçtiler.
Seçimi AK Parti kazandı. Seçimi Muhafazakar Demokratlar kazandı.
Seçimi abazalar kazanmadı.
Öyle ise bu da bizim beklentimiz olmalıdır.
Bugün malesef aile yapısı ve değişmez değerler sokak ortasında ahlakî cinayete kurban ediliyor.
Biz Recep Tayyip Erdoğan'ın bunlardan asla hoşnut olduğunu düşünmek bile istemiyoruz.
İstediğimiz sadece Recep Tayyip Erdoğan'ın 21 yıldan beri bir çok belaya, musibete dur dediği gibi artık bu ahlaksızlığa da "DUR" demesidir.
Selam ve dua ile.
#SöylerimGeçerim