Türk siyasetinde zaman zaman ortaya çıkan kopukluk, milletin talepleri ile siyasetçilerin odaklandığı konular arasında büyük bir fark yaratıyor. Bazı siyasetçilerin, tabandan gelen güçlü taleplerin aksine, terörle mücadelede taviz verici söylemlere yönelmeleri, halk arasında ciddi bir tepkiye neden oluyor. 

Sokak, bölücü terör örgütü PKK’ya karşı yürütülen mücadelenin tavizsiz bir şekilde sürdürülmesini, hatta örgüt tamamen yok edilene dek bu mücadelenin kararlılıkla devam etmesini istiyor.

PKK terörüyle mücadelede yıllardır can kayıpları veren Türk milleti, şehitlerinin hatırasına saygı gösterilmesini ve terörle mücadelede asla geri adım atılmamasını bekliyor. 

Öcalan Türk milletinin kırmızı çizgisi

Türk halkı için terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü konusu, tartışılması bile kabul edilemez bir kırmızı çizgi. Sokakta, bu konuda öyle bir hassasiyet var ki, eğer Öcalan’ın durumu referanduma götürülse, halkın büyük çoğunluğunun idam kararı yönünde oy vereceği düşünülüyor.

Öcalan tartışmasına halk uzak duruyor

Bu toplumsal beklentilere rağmen, siyasette gündeme getirilen bazı tartışmaların halkın hassasiyetlerinden uzak olduğu gözlemleniyor. Milletin terörle mücadele konusundaki duruşu çok net: Halk, teröristlerle mücadelede taviz verilmesini istemiyor, aksine kararlı bir mücadele çizgisi bekliyor. Ancak siyasette, halkın bu beklentilerinden uzak bir dilin geliştirilmesi, siyasetçilerin sokağın nabzını ne kadar tuttuğu sorusunu akla getiriyor. 

Türk siyasi liderler halkla iç içe olmalı

Siyasetçilerin seçmenin bu hassasiyetini anlaması, toplumla daha iç içe olması ve sokaktan gelen gerçek sesi duyması gerekiyor. Özellikle güvenlik konularında toplumun beklentileriyle uyumlu bir politika geliştirmek, halkın gözünde siyasetçiye olan güveni güçlendirecektir.

Şehitler hala hafızalarda 

Türk milleti, terörle mücadelede somut ve kararlı adımlar bekliyor. Bu konuda toplumsal bir dayanışma ve birlikte hareket etme isteği var. Terör örgütüne karşı verilen şehitler, halkın hafızasında derin yaralar açmış durumda ve bu acılar, bu topraklarda yaşayan herkesin ortak meselesi. Siyasetçilerin bu bilinçle hareket etmeleri, sokağın taleplerini göz ardı etmeden halkın güvenini yeniden kazanmaları gerekiyor. 

Tandoğan Uysal