Muğla'da yanarak ölmüştü: Haksız tahrik indirim talebi kabul edildi

Muğla'da yanarak ölmüştü: Haksız tahrik indirim talebi kabul edildi
 YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
Muğla'nın Yatağan ilçesinde, eşi Figen Çoban'ı yakarak öldürdüğü iddiasıyla yargılanan M.E.A.Ç.'nin davası istinaf mahkemesinin kararı ile yeniden görüldü. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24'üncü Ceza Dairesi’nde görülen davada, savcının haksız tahrik indirim talebi kabul edildi ve yerel mahkemenin sanığa verdiği ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası 24 yıla çevrildi. Alınan karar üzerine Figen Çoban'ın Avukatı Kemal Ertuğrul açıklamada bulundu.

Figen Çoban’ın öldürülmesi ile ilgili Figen Çoban’ın eşi M.E.A.Ç’ye; Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından haksız tahrik ve iyi hal indirimi uygulamadan ‘eşe karşı canavarca hisle öldürme suçundan’ verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına savcılık tarafından itiraz edilmişti. İstinaf Mahkemesine taşınan davada, mahkeme kararını davanın yeniden görülmesi gerektiği şeklinde karar vermişti. Mahkeme ise savcının bu talebini redderek, sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırmıştı. Savcının itirazı üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24'üncü Ceza Dairesi’nde 18 Eylül’de yapılan duruşmada mahkeme, M.E.A.Ç.’nin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını “haksız tahrik” indirimi uygulayarak 24 yıl hapis cezasına çevirdi. Mahkeme, Figen Çoban’ın kayınbiraderi S.Ç.’ye verilen 17 yıl hapis cezasını da onadı.

İSTİNAF TALEPLERİMİZ KABUL EDİLMEDİ
Alınan karar üzerine açıklama yapan Figen Çoban'ın avukatı Kemal Ertuğrul, "İzmir Bölge Adliyesi 24. Ceza Dairesi’nde müvekkilim rahmetli Figen Çoban’ın yakınları, Filiz Karataş ve Haydar Karataş müdahil oldukları dosyada yargılama yapıldı. Yargılama sonunda İzmir 24. Ceza Dairesi sanığın haksız tahrik altında eylemi işlediğini kabul edere, ciddi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasından vazgeçerek 24 yıl ağır hapis cezası verilmesine, diğer sanığın beraat kararının onaylanmasına ve S.Ç.’nin 17 sene olan cezasının da onanmasına karar verildi. Bizim istinaf taleplerimiz bu aşamada kabul edilmedi. Bana sorarsanız yine bir yüksek mahkeme klasiği. Daha öncede takip ettiğim benzer dosyalarda yerel mahkemelerin vermiş olduğu ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarını yüksek mahkemeler sanık lehine haksız tahrik uygulandığı gerekçesiyle bozmuştu. Burada da aynı benzeri durum yaşandı. Bu verilen karar, Yargıtay yolu açık olmak üzere mevcut itirazlarımız doğrultusunda biz buna itirazımızı yapacağız” dedi.

KISKANÇLIK SEBEBİYLE İŞLENEN BU CİNAYETİN HUKUKEN HİMAYE GÖRMEMESİ GEREKİR
Mahkemenin sanıkların bu eylemi işlediği konusunda bir tereddüte yer olmadığından bahisle cinayet suçundan her ne kadar indirim yapılsa bile gereken cezaları verdiğini söyleyen Ertuğrul, “Ancak, bir insan sistematik olarak sürekli dövdüğü, sürekli maddi manevi işkence yaptığı karısına sonuçta bir bahane bularak kötü bir şekilde dövüyor. Evlerinde bulunan balkondan döverek yuvarlıyor. Figen Çoban yerde baygın bir şekildeyken, öldü diye bırakıldığı aşamada bile, nefes alıp veriyordu diye tanık ifadesi var. Bu durumda yerde yatan eşinin üzerine benzin döküp, annesi, erkek kardeşi ve en önemlisi çocuklarının gözü önünde benzin dökerek bu kadını yakarak ölümüne sebep oluyor. Şimdi böyle bir şekilde işlenmiş bir cinayeti hukuki niteliği tahrik altında eşini öldürmek midir? Yoksa gerçekten hukuken affedilemez, inanılmaz derecede kötü ve hunharca işlenmiş bir eylem midir? Bence, tartışılması gereken konu budur. Kıskançlık sebebiyle bir insan, başka bir insana bunu yapabiliyorsa hukuken himaye görmemesi gerektiğine inanıyorum. İnşallah Yargıtay’dan bizim düşündüğümüz gibi bir karar çıkması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Yargıtay’a 15 gün içerisinde bu karara temyiz hakkımız var ve bu hakkımızı kullanacağız” diye konuştu.

Bu haber toplam 121 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.