AK Parti İlçe Başkanından Sitem Dolu İstifa AK Parti İlçe Başkanından Sitem Dolu İstifa

Fethiye’deki yeşil bitki örtüsü ve doğasıyla ünlü Üzümlü ovası, Kırçıllı mevkiinde faaliyete başlayan taş ocağına karşı Fethiye Belediyesi, Üzümlü, Koru, İncirköy ve Nif muhtarlıkları ile bölge halkı, taş ocağı firmasına dava açmak ve görüş alışverişinde bulunmak için bir araya geldi. Toplantıda konuşan Başkan Saatcı, “Halkın istemediği hiçbir şeyin olma şansı yok!Taş ocağın da faaliyetin durdurul ması için hukuksal açıdan her türlü mücadeleye hazırız. Birilerinin çıkarı için doğayı tahrip ettirmeyiz!” dedi.

Geçtiğimizde aylarda Yeşilüzümlü ovasının Aladağ mevkiinde bulunan Taş ocağı ile ilgili halk ayağa kalkmış ve mahkeme tarafından‘yürütmeyi durdurma kararı’ alınmıştı.Aladağ mevkiinin hemen ardından Nif, Yayla Koru ve İncirköy’ün orta kısmında kalan Kırçıllı mevkiine bir taş ocağının daha faaliyete başlaması vatandaşları isyan ettirdi.

Fethiye Belediyesi Cahit Beğenç Sosyal Tesisi’nde toplanan halk Kırçıllı mevkiindeki taş ocağı faaliyetinin durdurulmasını istedi. Toplantıya bölge halkının yanı sıra Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı, Koru Köyü Muhtarı Nurettin Göztepe, İncirköy Muhtarı Orhan Orhon, Yeşilüzümlü Muhtarı Erkan Arıcan, Kooperatif Temsilcileri, Avukat Bora Sarıca, Fethiye Belediyesi’nin avukatı Mehmet Erdem, Zabıta Müdürü Tufan Kaçar, Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Selver Hatice Kabak katılım sağladı. Yaklaşık 200’e yakın vatandaş taş ocağının faaliyetinin durdurulması için tüm hukuksal haklarını kullanmak istediklerini ifade ettiler.

Başkan Saatcı, “Halkın istemediği hiçbir şeyin olma şansı yok”

Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı ise, “Buraya sorumluluk duyarak gelen herkese teşekkür ediyorum. Daha önce başardık, yine başaracağız. Bizim bu davaya kaybetme lüksümüz yok. Biz ilime, bilime, gelişmeye, ekonomik kalkınmaya karşı değiliz, dönüştürmeye karşıyız. Her dağın başını benim kafam gibi kel görmek istemiyoruz. Türkiye’de doğal yaşama ev sahipliği yapacak, insanların gelip, doğa ile iç içe olacağı bölgelerin aynı şekilde kalmasını istiyoruz. Biz burada kendi kendimize yetiyoruz. Biz burada tarlada üretip, otelde tüketecek üçgeni kurduk. Tozdan topraktan kapının pencerenin açılmadığı, yollarının çamurdan geçilmediği ortamda, cebin para dolu olsa ne olur? Para her şey değil ki… Doğayı kaybettik mi, daha sonra misli misli para harcasak da, o doğayı geri alamıyoruz. Biz ekonomik, kırsal kalkınmaya karşı değiliz. Biz doğamızın, birkaç kişinin ekonomik çıkarı için, perişan edilmesine karşıyız! Halkın istemediği hiçbir şeyin olma şansı yok. Türkiye her ne kadar son yıllarda yasa tanı maz, kanun tanımaz, denetim tanımaz, gelenek tanımaz bir hale dönüştürülmeye çalışılsa da, biz Fethiye çukurunda bu dönüştürülmeye karşı çıkacağız! Kimse kusura bakmasın. Bu davada aynı sizlerin olduğu gibi bizler de müdahiliz” dedi.

Editör: Gazete Muğla