“Gerçek Bağış mı, Yoksa Rant Kapısı mı?”
Bodrum yerel medyasının dikkat çeken isimlerinden Mustafa Gündoğ, Bodrum Belediyesi’ne yapılan bağışlar hakkında çarpıcı iddialar ortaya attı. Gündoğ’un yazısında, bağış adı altında belediyeye verilen araç ve malların, sorunlu projelerin üzerini örtmek için kullanıldığı ima ediliyor. Bu iddialar, hem mevcut Belediye Başkanı Tamer Mandalinci’yi hem de eski Başkan Ahmet Aras’ı ve Bodrum Belediye Meclisi’ni hedef alıyor. Şimdi tüm gözler, belediyeden gelecek açıklamaya çevrilmiş durumda.
Bağışlar ve Çıkar İlişkileri İddiası
Gündoğ’un yazısında, özellikle GORAN Yapı adlı firmanın, Gündoğan Sara Sitesi için bir FIAT EGEA marka otomobil bağışladığı belirtiliyor. Ancak bu bağışın, firmanın iskân ve ruhsat sorunlarının çözümü için bir araç olarak kullanıldığı iddiası oldukça dikkat çekici.
Gündoğan Sara Sitesi’nin, yapı kullanma izni olmadan kat mülkiyeti kurduğu, projede 2 kat sınırı olmasına rağmen 3 katlı bloklar inşa edildiği ve gerçek zemin kodlarının değiştirildiği öne sürülüyor. Bu durum, bağışların yalnızca iyi niyetle yapılmadığına dair güçlü şüpheler uyandırıyor. Eğer bu iddialar doğruysa, belediyenin kamu kaynaklarını yönetme anlayışı ciddi şekilde sorgulanmalı.
Medya ve İnşaat Dünyası İç İçe mi?
Gündoğ’un yazısında yer alan bir başka çarpıcı iddia ise Fox TV (Now) Genel Yayın Yönetmeni Doğan Şentürk veya ailesinin, iskân sorunu olan bir projeden ev satın aldığı, ancak bu sorunlar çözülemediği için evi iade ettiği yönünde. Bu durum, Bodrum’daki inşaat projelerinin yalnızca yerel bir mesele olmadığını, medya ve kamu yönetimi arasındaki ilişkilerin de mercek altına alınması gerektiğini gösteriyor.
Belediye Şeffaflık Testinde
Bodrum Belediye Meclisi’nin bağış kabul süreçleri ve bu bağışların arka planındaki ilişkiler, halk arasında “şeffaflık” sorusunu yeniden gündeme getirdi. Tapu kayıtlarındaki çelişkiler, ruhsat süreçlerindeki belirsizlikler ve bağış kabulü sırasında yanlış bilgi verilmiş olabileceği iddiaları, belediyenin hesap verebilirlik ilkesini ihlal ettiğine dair endişeleri artırıyor.
Bağış adı altında yapılan bu işlemler gerçekten iyi niyetli ve yasal bir zemine dayanıyorsa, belediye yetkililerinin bunu şeffaf bir şekilde kamuoyuna açıklaması gereklidir. Aksi halde, halkın belediyeye olan güveninin daha da sarsılması kaçınılmazdır.
Başkanlar ve Meclis İddiaların Hedefinde
Ortaya atılan bu iddialar, yalnızca mevcut Belediye Başkanı Tamer Mandalinci’yi değil, aynı zamanda eski Başkan Ahmet Aras’ı ve Bodrum Belediye Meclisi üyelerini de doğrudan hedef alıyor. Bu tür ciddi suçlamalar, belediye yönetimi üzerinde büyük bir gölge oluşturmuş durumda.
Hem eski hem de mevcut belediye başkanlarının, bu iddialara en kısa zamanda yanıt vermesi; ya düşürülen gölgeyi ortadan kaldıracak ya da varsa suçluları ortaya çıkaracaktır. Bu sürecin şeffaf bir şekilde yürütülmesi, Bodrum halkının en temel hakkıdır.
Sorular ve Beklentiler
Bu olay, yalnızca bir bağış skandalı değil, Bodrum’un geleceğini ilgilendiren bir hesap verebilirlik ve yönetim krizidir. Şimdi halkın yanıt beklediği sorular şunlardır:
Bağışlar gerçekten meşru mu, yoksa sorunlu projeler için bir yol açma aracı mı?
Gündoğan Sara Sitesi’nin ruhsat ve iskân süreçleri nasıl yönetildi?
Belediye Meclisi’ne bağış kabul edilirken yanlış bilgi verildi mi?
GORAN Yapı’nın diğer projelerinde de benzer usulsüzlükler var mı?
Bu iddiaların doğru olup olmadığını ortaya çıkarmak, Bodrum Belediyesi için bir şeffaflık sınavıdır. Halkın güvenini yeniden tesis etmek için belediye yönetiminin süreci şeffaf bir şekilde yürütmesi, gerekirse bağımsız bir denetim mekanizması oluşturması gerekmektedir.
Tandoğan Uysal