“Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Muğla İl Koordinasyon Kurulu, Muğla Barosu, Muğla Tabipler Odası, Muğla Diş Hekimleri Odası, Muğla Eczacılar Odası, Muğla Serbest Muhasebeci ve Yeminli Mali Müşavirler Odası, Muğla Veteriner Hekimler Odası” akademik meslek odalarının yapısının ve seçim sistemlerinin değiştirilmesine ilişkin tartışmaların yeniden gündeme getirilmesine yönelik ortak basın açıklaması gerçekleştirdi.
Neval Çolak
Muğla Akademik Odalar Birliği temsilcileri tarafından, akademik meslek odalarının yapısının ve seçim sistemlerinin değiştirilmesine ilişkin tartışmaların yeniden gündeme getirilmesine yönelik basın açıklaması yapıldı.
Mimarlar Odası Muğla Şubesi’nde gerçekleştirilen açıklamaya CHP Muğla Milletvekilleri Süleyman Girgin, Burak Erbay, Mürsel Alban ve CHP Muğla İl Başkanı Adem Zeybekoğlu katıldı.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Muğla İl Koordinasyon Kurulu temsilcisi Görkem Acar tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Muğla Akademik Odalar temsilcileri olarak, yurttaşlarımızın ve üyelerimizin Covid-19 salgınının etkisiyle, virüs tehdidi altında sosyal ve ekonomik anlamda büyük zorluklarla mücadele ettiği bugünlerde; akademik meslek odalarının yapısının ve seçim sistemlerinin değiştirilmesine ilişkin tartışmaların yeniden gündeme getirilmesini üzücü ve kaygı verici bulmaktayız. Demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nde; meslek odalarımızın da Anayasamız ve kuruluş kanunlarımız uyarınca ‘kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşları oldukları açıkça belirtilmektedir. Demokratik hukuk devletinin teminatı barolar ile akademik meslek odalarımızın Anayasa ve yasalarla belirlenen kuruluş, görev ve sorumlulukları ile demokratik seçim esaslarının; demokratik bir süreç işletilmeden, meslek odalarından ve üniversitelerden görüş ve öneri alınmadan, yine bu görüş ve önerileri sunanlardan oluşacak bir komisyonda değişiklik önerilerini tartışmaya açmadan, gizlice ve kapalı toplantılarla, değiştirilmek istenmesi kabul edilemez. Kamu yararını gözetmeyi öncelik olarak gören ve kamu hizmetini; eşit, demokrat bir biçimde yerine getiren akademik meslek odalarının, seçim sistemlerinde de üye sayılarının en demokratik şekilde temsil edildiği, katılımcı demokrasi anlayışı ile hareket edilmektedir. Kuruldukları günden bu yana; üyelerinin mesleki, sosyal ve ekonomik sorunlarını; yurttaşların toplumsal ve ekonomik sorunlarından ayırmadan, hukuki ve teknik bilgisini kamunun hizmetine sunan, halkın hak ve özgürlüklerini savunan bu kuruluşlar demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin de teminatıdır. Geçtiğimiz yıllarda da defalarca kamuoyunun gündemine getirilen, ‘barolara ve akademik meslek odalarına üyelik zorunluluğunun kaldırılması, her ilde birden fazla baro ve akademik meslek odası kurulması ve seçim sistemlerinin değiştirilmesine yönelik çalışmalarla; barolar ve akademik meslek odalarının bölünerek parçalanmasının, etkisizleştirilerek işlevsiz hale getirilmesinin ve nihayetinde ‘sessiz’ kılınmasının amaçlandığı açıktır. Kamu kurumu niteliğindeki meslek odaları, seçim sistemlerine müdahale ve diğer yollarla bertaraf edilip etkisizleştirilmek isteniyor. Asıl rahatsızlığı biliyoruz. Meslek odaları olarak, adalet, hukuk, mühendislik, mimarlık, şehir plancılığı, insan hakları, canlıyı ve çevreyi koruma ve tüm sağlık hizmetlerinde ekonomi, gelir dağılımı ve vergilendirme uygulamalarında ülkeyi yönetenlerin değil, her açıdan kamunun yararını savunuruz. Yalnızca aklın, bilimin yolunda doğruları söylediğimiz için, antidemokratik uygulamalara karşı demokrasiye ve laikliğe sahip çıktığımız için hedef gösterilmekteyiz. Demokrasiye ve meslek odalarının demokratik bir şekilde yapılan seçimlerine gösterilen tahammülsüzlüğe bir son verilmelidir. Eşitlik, özgürlük, barış ve kardeşlik; güvenceli çalışma yaşamının olmazsa olmazlarıdır. Sosyal hukuk devletinin sürekliliği; planlama, sanayileşme, kalkınmada kamusal yararların önceliği, kamusal hizmet ve kamusal denetimin doğru bir şekilde yapılması için mücadelemiz her koşulda sürdürülecektir.”