CHP Muğla İl Başkanlığı tarafından Menteşe Sınırsızlık Meydanı’nda gündeme oturan Yenidoğan Çetesi skandalı hakkında basın açıklaması yapıldı.
Basın açıklamasına CHP Muğla milletvekilleri Gizem Özcan,Süreyya Öneş Derici, Cumhur Uzun, İl Başkanı Zekican Balcı ve partililer katıldı.
Hayattan koparılan bebeklerin ölümlerinden sadece faillerin sorumlu olmadığını söyleyen İl Başkanı Balcı, “Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da, hepimizin yüreklerini dağlayan bir vahşet ortaya çıktı. Çok sayıda bebeğin, bir çete tarafından, tıbbi gereklilik olmadığı halde anlaşma yapılmış özel hastanelerin yenidoğan bakım ünitelerine yönlendirildiği, bu sayede Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan ve ailelerden haksız gelir elde edildiği ve bundan daha vahimi bebeklerin yoğun bakım takipleri sırasında hayatlarını kaybettiklerini dehşetle öğrendik. Daha annelerinin kokularını bile içlerine çekemeden hayattan koparılan bu canların ölümlerinden sorumlu olanlar yalnızca adı geçen failler değildir. Sağlıklı bebekleri kuvöze alarak her gün parça parça hayattan koparan, öldürdükleri her bebek başına para alan caniler kadar, bu olaya kayıtsız kalan ve görevini ihmal eden yetkililer de en az o katiller kadar suçludur. Sağlık hizmetini sıradanlaştıran, niteliğe değil niceliğe önem veren, hastaneleri ticarethane, hastaları müşteri haline getiren, sağlığı piyasa kurallarına teslim eden “Sağlıkta Dönüşüm Programı” sağlık sistemimizi çürütmüştür. İşte bu yüzden, bu insanlık dışı suçların sorumluları dönemin İstanbul İl Sağlık Müdürü bugünün Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, dönemin Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve hükümetin başı olan Cumhurbaşkanı’dır” dedi.
“TÜRK HALKI, HER GÜN AYRI BİR ACI VE TRAVMA İLE KARŞI KARŞIYA KALMAKTADIR”
İl Başkanı Balcı açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi:
“Ne yazık ki 22 yıldan beri ülkemizde birçok haksızlığa ve adaletsizliğe tanıklık ettik. Binlerce yıllık kadim bir tarihe sahip olan milletimiz, kindar ve dindar nesiller yetiştirmekle övünen bir hükümetin politikaları sebebiyle toplumsal çöküntüye uğradı. Değer yargılarını kaybeden ve sosyal yozlaşmaya maruz bırakılan Türk Halkı, her gün ayrı bir acı ve travma ile karşı karşıya kalmaktadır. Milletimiz, AKP hükümetlerinin basiretsizlikleri ve beceriksizlikleri yüzünden açlıkla, sefaletle, adaletsizlikle, eşitsizlikle, şiddetle ve ölümlerle karşı karşıya kalmıştır. Sarayın etrafında yuvalanan bir avuç insandan başka ülkemizde mutlu insan neredeyse kalmamıştır. Halk sağlığına, hekimlik değerlerine ve sağlık çalışanlarına zarar veren, ülke kaynaklarını boşa harcayan ve bu son olayda gördüğümüz gibi insanlık değerlerinin ayaklar altına alınmasına neden olan sağlık politikaları bir an önce terk edilmelidir. Bizleri derin üzüntülere sevk eden bu korkunç olayda, çocuklarını kaybeden kederli aileler acıların en büyüğünü yaşamaktadır. Böylesine hain bir eylemin ve acı ölümlerin bir daha yaşanmaması en büyük dileğimizdir. Haksız kazanç elde etmek için cennet kokulu bebeklerimizi hayattan koparan ve katleden bu vahşeti bir kez daha lanetliyoruz. Toplum vicdanını derinden yaralayan bu olayın ardındaki tüm gerçeklerin açığa çıkarılması, tüm sorumluların bulunması ve faillerin en ağır cezaları alması için titizlikle ve sağduyu ile hukuki süreci takip edeceğimizi bildirir, hayatlarını kaybeden bebeklerimizin kederli ailelerine ve milletimize başsağlığı dileriz.”
SÜREYYA ÖNEŞ DERİCİ: “BU KARANLIK BAŞKA BİR BOYUT ALDI VE BEBEKLERİMİZE UZANDI”
Cumhuriyet tarihinin açık ara en büyük skandalıyla karşı karşıya olduğunu söyleyen CHP Muğla Milletvekili Süreyya Öneş Derici, “Öyle bir skandal ki yeni doğmuş bebeklere uzanan bir skandal. Devlet kurumlarının ve sağlık kurumlarının ne kadar çöktüğünü gösteren bir skandal. Zaten eğitimde, yargıda ve bütün alanlarda AK Parti MHP iktidarının bize yaşattığı, ülkemizde yaşattığı bu karanlığı farkındayız ve buna karşı mücadele ediyoruz. Ancak bu karanlık başka bir boyut aldı ve bebeklerimize uzandı. Bu sadece bir sağlık skandalı değil, bu sadece vicdani bir skandal değil. Bu uçsuz bucaksız toplumdaki, kurumlardaki çürümüşlüğün geldiğimiz noktadaki ürünü.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak varlığımızı bu skandallara engel olmaya ve bu iktidarı değiştirmeye harcamak üzere yola çıktık. İnanın olabilecek en erken seçimde bu iktidar gidecek ve demokratik, layık, bütün vatandaşların kendini güvende hissettiği, canının, malının güvende olduğu Türkiye Cumhuriyeti'ne gözlerimizi açacağız ve bunu sizlerle birlikte hep birlikte başaracağız. Mutlaka başaracağız, bu iktidarı göndereceğiz!” diye konuştu.
GİZEM ÖZCAN: “BAŞKA BİR ÜLKEDE OLSAYDI DAHA ERTESİ GÜNÜNDE BİRÇOK BAKAN İSTİFA ETMİŞ OLURDU”
CHP Muğla Milletvekili Gizem Özcan, “Gerçekten bugün hepimiz için en zor olan açıklamalardan birini yapmak için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Bu açıklamaları yaparken artık güçlük çekiyoruz. Öfkeliyiz, öfkeli olduğumuz kadar bir o kadar da acılıyız. O annelerin, babaların yüreğinde hissettiği acıyla sizlerin karşısında o acıyı hissederek konuşuyorum. Cumhuriyet tarihinin en büyük skandalıyla karşı karşıya geldik. Can vermesi gereken, canımızı koruması gerekenlerin, yavrularımızın, yeni doğanların, daha gözlerini bu dünyaya yeni açmış çocukların canlarını aldığı bir skandalla karşı karşıyayız. Bu olay başka bir ülkede olsaydı daha ertesi gününde birçok bakan istifa etmiş olurdu. Bu işin sorumluları denetlemesini yapmayanlar biraz olsun utanç duyarak istifa ederlerdi ama bizim ülkemizde olmadı. Hiç endişe etmesinler bu millet ayağa kalkacak. Bu ülkenin vicdan sahibi kadınları ayağa kalkacak. Gençleri ayağa kalkacak. Vicdan sahibi tüm bireyleri ayağa kalkacak ve bu vahşeti yaşatanlardan tek tek hesap soracak. O canlılarımıza, o yitip giden canlara ve o ailelere bizlerin vicdan borcudur” ifadelerini kullandı.
CUMHUR UZUN: “BİZE BUNU YAŞATANLARA LANET OKUYORUM!”
CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, “22 yıllık AKP iktidarının ülkeyi yönetemediği yönetim beceriksizlikleri nedeniyle bugün mutsuzluğu yaşattığı, mutluluğumuzu elimizden aldığı birçok olayla karşı karşıya kaldık. Yaşamdan umudumuzu yitiren yaşamı başka ülkelerde arayan gençlerimizin olduğu bir ülke haline geldik. Bulunduğumuz yerde, çevremizde, eşimizle, dostumuzla gülemez, mutlu olamaz hale geldik. Hiçbir şeyin güvencesinin olmadığı, bugünü sadece yaşadığımızda şükreden insanlar hale geldik. Güzelim ülkemizde ne yazık ki yarından umutsuz, mutsuz ve geçim konusunda kaygılı insanlar haline geldi. Ama buna rağmen buna rağmen bebeklerin yaşamları üzerinden para kazanmak üzere çete kurulacağını asla düşünmezdim onu da bize yaşattılar. Bize bunu yaşatanlara lanet okuyorum. Bu suça ortak olan her kim var ise en acı haliyle bugün yaşattığı topluma yaşattıklarını bizzat kendilerinin yaşamasını diliyorum” diye konuştu.
