Zafer Partisinin Muğla Kurucu İl Başkanı, 28. Dönem Muğla Milletvekili Adayı ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ünal Yiğit, 31 Mart tarihinde yapılan yerel seçimlerin üzerinden geçen 6 ayı değerlendirdi.
“ŞOVDAN İLERİYE GEÇEMEMEKTEDİR”
Ünal Yiğit yayımladığı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Nedendir bilinmez yerel yöneticiler seçildikten 100 gün sonra açıklama yapmayı bir ödev bilirler. Halbuki ilk 100 gün de neyin ne olduğunu bilmeden, öğrenmeden yapılan bu açıklamalar şovdan ileriye geçememektedir. Bir büyüğüm ilk 100 günde yapılan açıklama yasak savmak için yapılır demişti. Esas ilk 6 ayda ne yaptılarsa ondan sonra da aynısını yapmaya devam ederler demişti. Bu sebepten dolayı ilk 6 ayın sonunda açıklama yapma gereği duydum. Halktan ve basından takip ettiğim kadarıyla bazılarını sizlerle paylaşacağım.
Benim de seçim öncesi açıkladığım projelerim arasında olan Deniz ulaşımı ile başlamak istiyorum. Seçim öncesinde Sayın Ahmet Aras’ ın hiçbir şekilde gündeme getirmediği fakat seçim sonrasında İDO’ nun otobüsleri ile yapıldığını tahmin ettiğim ve Aydın-Muğla Büyükşehir Belediyelerinin iş birliği ile Fethiye-Marmaris, Didim-Turgutreis-Bodrum seferleri beni gerçekten heyecanlandırdı. Deniz ulaşımının yaygınlaştırılmasını canı gönülden istiyorum. Turizm sezonunun bitmesi ile seferlerin 2025 yaz sezonuna kadar iptal edildiğini öğrendim. Ben buradan şu sonucu çıkarıyorum. Turizm 3-5 ayla kısıtlı kalmamalıdır. Yerel yöneticiler turizmi 12 aya yaymak için projeler geliştirmek zorundadırlar.
“TÜM BELEDİYE PERSONELİNİ TEDİRGİN EDEREK; İŞ VERİMİNİ DÜŞÜRDÜĞÜNÜZ KANAATİNDEYİM”
Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak vaatlerim arasında tercihen Muğlalı, liyakatli ve tecrübeli personeller ile çalışacağımı söylemiştim. Belediye içindeki işleyişi öğrenmeden göreve gelir gelmez bir değişim süreci başlattınız ve tüm belediye personelini tedirgin ederek; iş verimini düşürdüğünüz kanaatindeyim. Yeni atanan arkadaşlardan bazılarının bölgeyi ve işleyişi bilmemesinin de katkısı çoktur diye düşünüyorum.
“AYRIMCILIK YAPARAK İŞE ALIMLARA NE DİYECEKSİNİZ”
Bunun yanın da muhalefetteki tüm partilerin eleştirdiği ve iktidarın yaptığı gibi eşe, dosta, akrabaya ayrımcılık yaparak işe alımlara ne diyeceksiniz. Nisan ayından bu yana yapılan işe alımların adrese teslim yapıldığı dedikodusu sokakta almış başını gidiyor. Bunlardan en ilginci 50 yaşın üstünde olan ve ilkokuldan beri arkadaş olduğum birisidir. Nisan ayından bu yana yapılan alımlarda yaş sınırının olmadığını da üzülerek öğrendim. Yandaşa yapılan ayrımcılıkları hepimiz eleştirdik buna CHP’ de dahil. Menteşe Kent Konseyi Genel Sekreterinin kızı kontenjandan seçilerek Menteşe Belediye Meclis üyesi. Muğla Büyükşehir Belediye Hukuk Müşavirinin eşi Menteşe Kent Konseyi Başkanı, kardeşi Menteşe Belediye Meclis Üyesi, Meclis Üyesinin eşi de Büyükşehir Belediyesinde daire başkanı. Hani eşe, dosta, akrabaya ayrımcılık yapmayacaktık. Yapacaktınız AKP’yi neden eleştirdiniz? Güç elinize geçince her yol mübah mı? Diyorsunuz AKP gibi.
“AKP’DEN HİÇ FARKINIZ YOK”
Belediye iştirak şirketi avukatlarından birinin sözleşmesini feshederek İstanbul’ dan bir hukuk bürosu ile anlaşıldığını duydum. Ve çok üzüldüm. Muğla Barosundan yeterli avukat bulamadınız damı? İstanbul’ dan buldunuz. İstanbul’ dan anlaştığınız hukuk bürosu Muğla’ dan çok daha ucuza mı? Şirketin avukatlığını yapacak. Seçim meydanların da vurguladığım bir şey vardı ve yine söylüyorum AKP’den hiç farkınız yok.
Geçtiğimiz günlerde Menteşe İlçesi, Denizova Mahallesinde Güneş Enerji Santralinin açılışını yaptınız ve adeta çevrecilik dersi verdiniz. Parti olarak Yenilebilir Enerji kaynaklarına karşı değiliz. Denizova Mahallesinde Güneş Enerji Santrali yapılırken bölgeye özgü kesilen meşe ağaçlarından haberiniz var mıydı?
“ANASININ AK SÜTÜ GİBİ HELAL’ DEDİĞİNİZ, CENNET KOYUNDAKİ İNŞAAT İLE İLGİLİ BİR YAPTIRIM DA BULUNACAK MISINIZ?”
Kaba inşaatı devam eden ve Bodrum Belediye Başkanlığınız döneminde ‘Anasının ak sütü gibi helal’ dediğiniz, Bodrum Cennet Koyundaki inşaat ile ilgili olarak bir yaptırım da bulunacak mısınız?
Bunun yanın da Bayırdaki Çimento Fabrikasının yapılmaması için verdiğiniz destek için de ayrıca teşekkür ederim. Bütün çevre katliamı projelerin karşısında olmanızı da temenni ederim.
Yine basından takip ettiğim kadarıyla Cumhuriyet Meydanında bulunan eski Halkbank binasını Belediye’ nin MUTTAŞ şirketi 80 milyon bedelle aldığını öğrendim. Alınan bu binanın Kentsel Sit Alanında kaldığını size söylemediler mi? Restorasyon ve tadilat işlemleri için ne kadar para harcanacağını biliyor musunuz?
“BİNANIN KENDİ KENDİNE YIKILMASINI MI BEKLİYORSUNUZ?”
Mülkiyeti 2014 yılında Özel İdare Genel Sekreterliğinden Muğla Büyükşehir belediyesine geçen ve eski Halkbank binasına en fazla 100 metre olan Şeyh Mahallesi, 353 ada, 30 parsel numarasında kayıtlı taşınmazınıza inşaat yapmak kimsenin aklına gelmedi mi? Şeyh mahallesindeki taşınmazınız riskli yapı statüsünde olup; inşaat yapılacak diye 1 yıldır da boş ve atıl olarak bekliyor. Yoksa binanın kendi kendine yıkılmasını mı bekliyorsunuz?
Birçok ilçe belediyesi geçmiş dönem borçlarından dolayı belediyelerine ait taşınmazlarını satarken bu durum hiç hoş olmamıştır Sayın Aras.
İhalesi biten yol üstü otoparklar ile ilgili olarak istişare ederek en uygun kararın uygulanacağı sözünü vermiştiniz. İstişare etmeden fiyatlara zam yaparak yeni fiyat tarifesi belirlediniz.
“BUNUN ‘ANANI DA AL GİT’ DİYEN ZİHNİYETTEN HİÇBİR FARKI YOKTUR”
20 Eylül 2024 tarihinde CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel Muğla’ da bir dizi ziyaretler yapmış ve Muğla Büyükşehir Belediye Binasından vatandaşlara seslenmiştir. Bir vatandaş ile polemiğe girerek “Mustafa Kemal’ in Askerleriyiz” diyen vatandaşı azarlayarak meydandan gönderttirmiştir. Bunun “ananı da al git” diyen zihniyetten hiçbir farkı yoktur.
Kaçak ve geçici sığınmacılar konusunu sadece Zafer Partisi gündeme getirmekte ve mücadele etmektedir.
Geçici sığınmacı ve kaçakları göndermeden ülkenin ve Muğla’ nın hiçbir problemini çözemezsiniz. Kasıtlı olarak oluşturulan kaçak ve geçici sığınmacı nüfusu Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşlarının refah ve gelir payını her geçen gün azaltarak Türk Milletini kendi vatanında azınlık haline düşürmektedir.
Zafer Partisi Mensupları olarak buradan tüm vatandaşlarımıza tekrar sesleniyoruz.
İktidarı değiştirmenin yolu, niteliksiz muhalefeti değiştirmekten geçer diyoruz.”
