Türkiye'nin toplumsal yapısının geleneksel özelliklerini yansıtarak, kırsal ve kentsel dokuyu bir arada bünyesinde barındırabilen, toplumsal değişmeyi yansıtarak gözlem yapma imkânı sunan yerleşim yerleridir kasabalar. İlçemiz Ula’da antik dönemlere dek tarihlenen istikrarlı nüfusa sahip, Evliya Çelebi’nin seyahatnamesinde genişçe yer verdiği, nüfusuna oranla çevresine ve ülkesine değer katan insanlar yetiştirmiş, nadir kasabalarımızdan biridir. Bu yerleşim yerlerinde mesleği, davranışları, bilge kişilikleriyle kendisini kabul ettirmiş, akademik olarak kamuoyu önderleri dediğimiz, sözü dinlenen, saygı duyulan kişiler yaşar. Maalesef hızla can almaya devam eden covid 19 virüsü, Ula’mızın iki önemli değerini birer gün arayla aramızdan aldı.
2010-2015 yılları arasında ilçemize değer katan, haftalık yayın yapan Ula Gazetesinde Ula'ya İz Bırakanlar, başlığı altında kısa biyografisini yazdığım ilk kişi Dr. İsmail Demircioğlu ile Hükümet (Komünist) Mustafa olarak anılan Mustafa İnce’yi kaybettik. İlçemize, gençlerimize, hayatımıza anlam katan böyle değerlerimize vefatlarından sonra değil, yaşarken saygı göstermeli, kendilerini onurlandırabilmeli, gelecek nesillerimize rol modeli olmaları için çaba göstermeliydik, göstermeliyiz.
Kendisinin anlattığı hayat hikayesine göre Dr. İsmail Demircioğlu, 5 Mart 1927 tarihinde Ula’da doğmuş, ilkokulu Ula’da, ortaokulu Muğla’da, Liseyi İstanbul Haydarpaşa Lisesinde tamamladıktan sonra İstanbul’da Tıp öğrenimine başlamıştır. 1951 yılında mezuniyetini takiben, askerliğini yedek subay olarak Erzurum’da yapmıştır. İlk görev yeri Adana-Pozantı’da 1952’de göreve başladıktan üç yıl sonra 1955 Ocak ayında Hükümet Tabibi olarak ilçemize tayin olmuştur. 1975’te isteği dışında Mardin’e tayini çıkarılsa da ilçemizdeki görevini emekli olduğu 1981 yılına dek kesintisiz sürdürmüştür. Emeklilik sonrası da evinde halkımıza hizmetini sürdürmüş, kapısını çalan kişileri ayırmadan, reddetmeden güler yüzle karşılaması, insanları kırmadan, incitmeden sabırla ikna edebilmesiyle takdir kazanmış, hastalarına imkânlar ölçüsünde hizmet vermiş, tedavisi uzmanlık gerektiren rahatsızlıklarda hastaları uygun bir dille gitmesi gereken doktora ve ilgili birime yönlendirmiştir. Öyle ki köyden, ilçeden gelen hastalar, sadece tedavi için değil, danışmak için de kendisine başvurmuş, bilgisi, görgüsü dahilinde halkımıza yardımcı olmuştur.
Mesleğiyle gurur duyan, hile hurda bilmeyen, dürüst, namusuyla, emeğiyle ailesini geçindirmesi bilmiş, kendisini işçi, emekçi olarak tanımlayan Mustafa İnce’de yine ilçemizin önemli kişiliklerinden biriydi. Kendisiyle uzun uzun mülakatlar yapmış ancak kaleme dökememiştim. Sosyalizm’le askerliğini yaparken tanıştığını, komutanının verdiği kitapta emek, işçi hakları, emeğin değeri gibi konuların işlenmesiyle konuya ilgi duyduğunu, kendi hayatıyla özdeşleştirdiği için bu yolu benimsediğini anlatmıştı. 1960’lı yılların Türkiye İşçi Partisi’ni, il, ilçe düzeyinde yaptıkları çalışmaları, milletvekili adaylığını, yoldaşlarını canlı bir şekilde kendisinden dinlemiştim. Behice Boran, Mehmet Ali Aybar’ın kurduğu TİP ile 1971 muhtırası sonrası TİP’in oluşumunu analiz ederek, ilk hareketin işçi sınıfının öncü kesimini temsil etme, işçi sınıfının ideolojik öncülüğünü gerçekleştirme görevini hakkıyla yerine getirdiğini, kendisinin bu dönemde bu nedenle aktif olabildiğini, sonraki dönemde ise TİP’in bu toplumsal tabanı kaybettiğini tespit ederek analiz etmesine hayran olmuştum.
Dr. İsmail Demircioğlu ve Mustafa İnce’ye, covid 19 nedeniyle kaybettiğimiz tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine sabır, Ula’mıza başsağlığı diliyorum…