Türkiye’de insanlar ekonomik zorluklar yüzünden bıçak kemiğe dayandı diye her akşam televizyon bültenlerinde isyan ederken siyasettin zirvesinin Anayası’nın kesinlikle değiştirilemeyecek ilk maddesini değiştirmeye yönelik teklifi ve gündem oluşturması “ Tüm sorunlarımız bitti de Anayasa’nın ilk 4 maddesine mi sıra geldi?” dedirtiyor.
Bu tartışma kutuplaşmayı derinleştirir
Bu tartışma Türkiye’ye kısa vadede somut bir kazanç sağlamaktan ziyade, toplumsal kutuplaşmayı derinleştirebilir ve mevcut sorunların çözümünü daha da zorlaştırabilir. Bu maddeler, Türkiye’nin devlet yapısının temel taşlarını oluşturuyor: cumhuriyetçilik, laiklik, Atatürk ilke ve inkılapları gibi ilkeler, toplumun büyük bir kısmı için vazgeçilmezdir.
Bu tartışma ne kazandırabilir?
1. Toplumsal Kutuplaşmayı Derinleştirme Riski: Bu tür bir tartışma, toplumdaki farklı görüşlerin daha da keskinleşmesine ve kutuplaşmanın artmasına yol açabilir. Anayasa’nın temel ilkelerinin tartışmaya açılması, birçok vatandaş tarafından mevcut devlet düzenine ve toplumsal barışa tehdit olarak algılanabilir.
2. Ekonomik ve Sosyal Sorunlardan Dikkat Sapması: Türkiye, işsizlik, enflasyon, eğitim, sağlık gibi birçok kritik sorunu çözmek zorundayken, bu tür tartışmalar bu sorunların çözümüne odaklanmayı zorlaştırabilir. Tartışmalar, ülkenin asıl önceliklerini gölgede bırakabilir ve enerji, gereksiz yere anayasa değişikliği gibi konulara harcanabilir.
3. Uluslararası İmaj Üzerindeki Etkisi: Anayasa’nın temel ilkelerinin tartışılması, Türkiye’nin uluslararası alandaki demokratik imajını zedeleyebilir. Türkiye’nin demokratik ve laik bir hukuk devleti olarak tanınması, bölgesel ve küresel işbirliklerinde önemli bir yer tutuyor. Bu tartışma, dış yatırımcılar ve uluslararası toplum açısından belirsizlik yaratabilir.
Tartışmanın sağlayacağı olası kazançlardan biri, “anayasal reform ihtiyacına yönelik farkındalığın artması”olabilir. Ancak, ilk 4 maddeyi tartışmaya açmak yerine, Türkiye’deki diğer yapısal reform ihtiyaçları, demokratikleşme, hukuk devleti, yargı bağımsızlığı gibi konular üzerine odaklanmak daha yapıcı sonuçlar verebilir.
Anayasa’nın ilk 4 maddesinin tartışılması, Türkiye’ye kısa vadede somut bir kazanç sağlamaktan ziyade, toplumsal kutuplaşmayı derinleştirebilir ve mevcut sorunların çözümünü daha da zorlaştırabilir. Bu maddeler, Türkiye’nin devlet yapısının temel taşlarını oluşturuyor: cumhuriyetçilik, laiklik, Atatürk ilke ve inkılapları gibi ilkeler, toplumun büyük bir kısmı için vazgeçilmezdir.
-İlk 4 maddeyi değiştirme yerine yapılacak çok şey var
Tartışmanın sağlayacağı olası kazançlardan biri, “anayasal reform ihtiyacına yönelik farkındalığın artması”olabilir. Ancak, ilk 4 maddeyi tartışmaya açmak yerine, Türkiye’deki diğer yapısal reform ihtiyaçları, demokratikleşme, hukuk devleti, yargı bağımsızlığı gibi konular üzerine odaklanmak daha yapıcı sonuçlar verebilir.
Tandoğan Uysal