Ortaca'da Orman Yangını Başladı Ortaca'da Orman Yangını Başladı

TİP Muğla İl Yöneticisi Semih Gümüş, açılış sunumunda katılan herkese teşekkür etti ve 14 Mayıs’a, seçime çok az kaldığını hatırlatarak, “Hepimiz biliyoruz ki bu bir varlık-yokluk seçimi. Bu seçimde yoksul halkı ekmeğe ve suya muhtaç edenlere karşı bayraklarımızı yükselteceğiz. Muğla’yı talan etmek istiyorlar ama onların bunu yapmak için vakitleri kalmadı. Türkiye İşçi Partisi Muğla’da da çok özel, değerli milletvekili adayları ile bu seçime katılıyor. Biz seçimi kazanmak ve sonrasındaki kuruluş süreci için elimizden gelen her şeyi ortaya koymaya hazırız” dedi.
TİP Muğla Milletvekili birinci sıra adayı olan aktör, yönetmen Mehmet Aslantuğ, coşkularda bir araya gelmekten duyduğu mutluluğu paylaştı ve şöyle konuştu: “Türkiye İşçi Partisi, ülkemizin geleceğini barışık, güvenli, birçok şeyin artık gerçekten teminat altına alındığı, aidiyetin sual edilmediği, aidiyetin başkaca saiklerle terk edilmediği, çaresizliğin tedavi edildiği bir iklimi inşa ediyor. Bu uğurda hızla büyüyen yeni heyecanlara tanıklık ediyoruz. Bütün ülke bu heyecana tanıklık ediyor. O yüzden TİP’in iddialı olduğu yerlerde meclise götüreceği adayları var. Kimse mecliste kariyer planlaması yapmıyor. Tanık olduğunuz o dört efsanevi arkadaşın mücadelesine güç katmak; onlarla birlikte çoğalmak için heyecan duyuyoruz. Bütün arkadaşlarımız öyle. Kimsenin yeri, sırası, bölgesi önem taşımıyor. Ama şunu biliyoruz; bu çığlığın, bu meydan okumanın etkisinden, bu yarını düzenlemeye dair heyecandan korkanlar “Oyu ne ki?”, “TİP’e vereceğiniz oy boşa gidecek” dedikodularını, gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmayan konuları ortaya koymaya başladılar. Türkiye İşçi Partisi’nin ittifak bileşenleri dolayısı ile baraj sorunu yoktur. Yarın da hiç baraj sorunu olmaması adına büyük bir yolculuğu başlatmıştır.”
TİP Muğla Milletvekili üçüncü sıra adayı olan çiftçi Osman Gülgün, konuşmasında Cumhuriyet kurulurken yoktan var edilen toprakların ve 43 yıldır, özellikle de son 20 yılda birçok değerin yok edildiğine dikkat çekerek, “Üretim alanlarında, bir arada, omuz omuza ve gönül gönüle olursak yarınlarımızı yeniden çok güçlü bir şekilde özgürlükler, hak ve adalet içinde kurabiliriz. Bunun için bütün güç bizde. Başka bir yerde güç aramamıza gerek yok. Biz bir araya geldiğimiz zaman evrenin en büyük gücüyüz. Sözü fazla uzatmadan küçük bir anımı paylaşacağım. 12 Eylül 1980 ihtilalinin olduğu Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan gece Ortaca eski pazaryerinin kenarında römorkun içinde uyuyordum. Pazarda Kızılağaç domatesi, üzümü satıyordum. Hala aynı hevesle üretmeye devam ediyorum. Üreteceğiz, gençlerimizin geleceğini kurtaracağız ve bu ülkenin yarınlarını çok daha iyi bir şekilde hep birlikte kuracağız. Selam olsun mücadeledeki herkese” dedi.