1 Kasım seçimlerine bu gün itibareyle 8 günlük bir süre kaldı. 8 gün sonra sandık başına gidip oy kullanacağız.  1 Kasım seçimleriyle ilgili seçim yasakları başladı. Bu günden itibaren kamuoyu anketlerini ya da partilerin Muğla’da ne kadar oy alacağı hangi siyasi partinin kaç milletvekili çıkartacağını belirtmek yasak. İşte bu seçim yasaklarını anlamak mümkün değil. Demokratik bir biçimde seçim olsun diyoruz.  Ama yasaklarla seçmenin haber alma özgürlüğünü kısıtlıyoruz…

BÜYÜKŞEHİR 520 PERSONELİ İLE SAHADA BÜYÜKŞEHİR 520 PERSONELİ İLE SAHADA

Düşünün seçimlere 8 gün kalmış. Ne ülke genelinde ne de Muğla’da şu parti bu kadar oy alır. Bu parti bu kadar milletvekili çıkartır. Ya da şu kişinin milletvekili seçilme olasığı şu isme göre daha fazla diyemiyorsunuz.  Veya şu parti Muğla’da şu oranda oy kaybı yaşıyor diye belirtemiyorsunuz. Peki seçimlere bu kadar kısa bir süre kala seçmen oy oranlarıyla ilgili nasıl bilgi sahibi olacak. İnsanlar bilgi sahibi olmadan nasıl sandık başına gidip oyunu kullanacak…

Demokratik ülkelerde özellikle Avrupa ülkelerinde seçim yasakları seçimlerden bir gece önce başlıyor.  Bizde ise seçim yasakları 10 gün kala başlıyor. Yani seçmen seçimlere 10 gün kala partilerin oy oranlarını bilmeyecek. Bulunduğu illerde hangi partinin daha fazla milletvekili çıkartacağını öğrenemeyecek. Tüm bunlara rağmen sandığa gidip oy kullanacak. Oysa seçim yasakları seçimlere bir gün kala olsa seçmen ona göre daha rahat bir karar verme noktasına gelebilir. Tabi bu söylediklerim ileri demokrasiye sahip ülkeler için geçerli…

Söz ileri demokrasiden açılmışken bildiğiniz gibi bizim ülkemizde yüzde 10 barajı var. Şöyle bir merak ettim. Diğer ülkelerdeki seçim barajlarına bir bakayım dedim.  İngiltere’de ülke barajı yok. Fransa’da ülke barajı yok.  Şimdi diyeceksiniz bu ülkeler ileri demokrasiye sahip. Seçim barajının olmaması normaldir.  Birde bizim ülkemizin kat kat altında olan ülkeler var. Birde onların ülkelerinde ki seçim barajalarına bir bakalım. Malta seçim barajı yok. Bosna Herkes seçim barajı yok.  Makedonya’da da seçim barajı yok…

Danimarka’da seçim barajı yüzde 2, İsrail’de seçim barajı yüzde 2. Filipinlerde seçim barajı yüzde2. Arnavutluk’ta yüzde 2,5. İspanya’da yüzde 3. Yunanistan’da yüzde 3. Şöyle bir baktığınız zaman ekonomisi Türkiye’den kat kat iyi olan ülkelerde seçim barajı yok. Ekonomisi Türkiye’den kat kat aşağıda olan ülkelerin büyük bölümünde de seçim barajı yok. Ancak bizim ülkemizde yüzde 10’luk seçim barajı bulunuyor. Örneğin yaklaşık 1 milyon oy alan bir parti mecliste temsil edilmiyor. Ondan sonra çıkıp demokrasi havalisi kesiliyoruz. Demkorrasidin bahsediyoruz…

Gerçekten Türkiye’de seçim dönemlerinde seçmenin haber alma özgürlüğünü kısıtlıyoruz.  Özellikle böyle kritik bir seçim öncesi seçimlere 10 gün gibi kısa bir süre kala ortaya konulan bu seçim yasaklarını anlamak mümkün değil. Avrupa ülkelerinde seçimlere iki gün kala partilerin oy oranları açıklanıyor. Biz niye Türkiye’de kamuoyu anketlerinin açıklanmasından korkuyoruz. Hangi siyasi partilerin hangi ilde kaç milletvekili çıkartacağı tahminlerini okurlarımızla paylaşamıyoruz…

Gelelim Muğla’da 1 Kasım seçimlerine. Muğla’da siyasi partiler ve milletvekili adaylarını çalışmalarını sürdürüyor. İlçe ilçe doluşup seçmenlerden oy istiyorlar. Kimisi gittiği yerde büyük ilgiyle karşılanıyor. Kimisi de gittiği yerde bazı olaylardan dolayı tepki görüyor. Şimdi kimin ilgi gördüğünü, kimin tepki gördüğünü açık açık yazamıyoruz. Malum o meşhur seçim yasaklarımız burada devreye giriyor. Ne diyelim demokratik ortamda seçim yapıyoruz ya!..

Muğla’da şu parti oylarını arttırdı şu parti oy kaybı yaşıyorda diyemiyoruz. Yine o malum sebepten dolayı. Seçim yasakları. Yani sizin anlayacağınız yasaklar eşliğinde ülkenin kader seçimine gidiyoruz. Önümüdeki seçimlerde yasak demenin bile yasak olduğu seçim yasağıyla karşılaşabiliriz. Böyle bir yasak gelirse inanın şaşırmam. Vadem seçim anketlerini yayınlamak yasak ise anket yapılmasını niye yasaklamıyorlar. Yasaksız günlerde görüşmek üzere…

Editör: Gazete Muğla