“Seçimdi sandıktı, seçmen sayılarıydı, propaganda süreciydi derken epeyce meşgul olduğumuz gibi gazete sayfalarını da fazlasıyla meşgul ettik.”  Yıllar önce siyasetin duayen isimlerinden 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in bir seçim sonrası ilk basın açıklamasının başlangıç cümlesidir. Bir bakıma o dönemden bu döneme değişen bir şey yok. Hala her seçim öncesi ve seçim sonrası gazete sayfaları hep işgal altında. Normal yaşantımıza hala dönemedik.

***

Bizim ülkemizde seçimleri ve sonrasını futbol maçına benzetiyorum. Sahaya oyuncular çıkıyor, taraftarları tezahürata başlıyor. Bu sürede su satanlar, çekirdek satanlar, atkı satanlar para kazanıyor. Maç 90 dakika sürüyor. Sonuçta üç ihtimalden biri oluyor. Galip geliyor, berabere kalıyor yada mağlup oluyorsunuz. Seçimler ise iki ihtimalli. Kazanıyor yada kaybediyorsunuz. Aslında olay bu kadar net olmasına karşın üzerine birçok yorum ve analiz yapılıyor. Neredeyse Muğla’da siyasi parti il başkanlarının hepsi kendilerine göre bir başarıdan bahsediyor. Hepsi bir şekilde başarılı. İyide kaybeden kim?

***

Futbol maçı 90 dakika ama sonrasında o 90 dakika en az 5 gün konuşuluyor ve yorumlanıyor. Seçimler en az 60 gün sürüyor o zaman üzerine konuşulacak süre neredeyse bir yılı buluyor. Hangi sandıktan kaç oy çıktı. O sandıkta Belediye Başkanına çıkan oy ile Belediye Meclisine çıkan oy ve Büyükşehir Belediye Başkanına çıkan oyların karşılaştırılması uzunca bir zaman alacak. Her seçim döneminin ince hesapları daha yeni yeni yapılmaya başladı.

***

Her seçim öncesi stratejiler belirlenir bunun üzerine çalışmalar yapılarak toplumda algı oluşturulur ve seçim alınır. Hiç kimse politik karşıtları arasında bölünme oluşturmadan bir seçimi kazanamaz. Kalın harflerle yazdığım bu cümlenin ne anlama geldiğini isterseniz seçim sonuçlarına bakarak irdeleyebilirsiniz. Yüzde 50 oranın altında bir sonuçla belediye başkanlığı koltuğuna oturan başkanların seçim sonrası işleri biraz zor olacak gibi. Fethiye’de yüzde 47 oyla belediye başkanı olan Alim Karaca’nın karşısında yüzde 53’lük bir muhalif gurup var. Dalaman’da yüzde 37 oy alan Muhammet Karakuş’un karşısında ise yüz 63’lük muhalif gurup var. Ortaca’da yüzde 37 oy alan Alim Uzundemir’in karşısında da yüzde 63’lük muhalefet oyu var. Köyceğiz’de yüzde 49 oy alan Kamil Ceylan’nın karşısında ise yüzde 51’lik muhalefet var. Ula’da yüzde 46 oy alan İsmail Akkaya’nın karşısında ise yüzde 54’lük muhalif bulunuyor. Marmaris’te yüzde 44 oy alan Mehmet Oktay’ın karşısında ise yüzde 56’lık bir muhalefet yer alıyor. Son olarak Bodrum’da yüzde 45 oy alan Ahmet Aras’ın karşısında ise yüzde 55’lik bir muhalefet var.

****

Tüm bu verilere bakınca yüzde 50’nin altında oy alan belediye başkanlarının işi epeyce zor. Zira kendi tabanından fazla muhalifleri memnun etmeye çalışacak ki bir sonraki seçimlerde işi zora sokmasın. Allah ömür verdiği kadar yaşarsın ancak o ömrün kalitesini senin seçim ve tercihlerin belirler. Bazen kendi seçimlerin olmasa da genel eğilim neyi seçerse sende onlarla yaşamak zorunda kalırsın. Muğla’da seçimler bitti umarım bugünden sonra tüm belediye başkanları parti rozetlerini çıkarır tüm seçmenlerin belediye başkanı olurlar.