Sanatçı Suavi yaşanan süreç hakkında sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi:
"Bu evler %50 kat karşılığı ortak yapılan evlerdir. Müteahhidi vardır. Biz yalnızca arsa sahibiyiz.
Yani; istisna bir durum yok.
Süreç sonu oradaki yaşantımız devamlı olmasa da sürecektir.
Dedim ya kızımın doğduğu yer orasıdır ve toprağı ile bağı kopmayacaktır.
Son olarak; ben o araziyi 2000 yılında satın aldım, yeni değil. 24/25 yıllık mülkiyet. Tescilli, endemik tek ağaç da, imar da yoktu.
İmar, 2016-17 gibi geçmiş, haberimiz de yoktu. İnşaat kararımız ise 2 yıllık. Biz orada yaz kış 15 yıl yaşadık. Kızım orda doğdu. Ağaçlar da bizim.
Bir haberde de utanmadan yazılmış. “foseptik varmış ve dereye akıyormuş.”
Evet var!
Ama gidin yerinde bakın hala orada.
20 yıl önce C40 perde betonla yaptırdığım %100 sızdırmasız foseptik.
Her yıl 3-5 kez vidanjöre ücretle çektirdiğimiz.
Yalan söyleyen o foseptiğe düşsün mü?"
Suavi'nin Avukatından Açıklama
Suavi'nin avukatı Avukat Bişar Abdi Alınak ise konuyla ilgili şu paylaşımı yaptı:
"Duayen sanatçı müvekkilimiz Suavi hakkında, iktidar medyası tarafından belli aralıklarla yürütülen karalama kampanyalarına bir yenisi daha eklenmiştir. İktidar medyası, müvekkilimizin, arsasında yapılan villalar sebebiyle ağaçları kestiği ve bu sebeple doğa katliamında bulunduğu iftirasında bulunmuştur.
Gücünü iktidardan alan operasyonel hesaplarca karalama kampanyasına dönüştürülen bu kirli haberlerin; binlerce hektar orman yanarken uçak tahsis edemeyerek doğayı katleden iktidarı ve yine binlerce hektar ormanın müteahhitler eliyle yok edilmesine göz yuman bu aklı perdelemek için yapıldığını çok iyi bilmekteyiz. Ancak kamuoyuna, doğa severlere ve Suavi'nin sevenlerine duyduğumuz saygıdan ötürü konu özelinde belirtmemiz gerekir ki:
Müvekkilimiz, söz konusu ağaçların yerlerini gerekli tüm zirai teknikleri kullanarak değiştirmiş ve bu ağaçlar bizzat kendisi tarafından da koruma altına alınmıştır. Müvekkilimizin bizatihi kendisinin tekrar diktiği ağaçları tüm sevgisi ve emeğiyle korumaya devam ettiğini fotoğraflarla kayıt altına almaları için bütün duyarlı gazetecileri söz konusu koruma alanına beklemekteyiz.
Tüm bu sebeplerle, yürüttüğü faaliyet gazetecilikten uzaklaşıp bir operasyon enstrümanlığına evrilen bu mecraların mesnetsiz iftiralarına itibar edilmemesi ricamızı paylaşır; sorumlular hakkında gerekli hukuki süreçleri başlattığımızı saygılarımızla kamuoyunun bilgisine sunarız"