SAATÇI “GEÇİYORDUM UĞRADIM” DEMEMİŞTİR HERHALDE

Muğla siyaseti saman alevi gibi.

Durağanlık zaman zaman alev topuna dönüşebiliyor ama etkisiz alev topu.

Anlık gelişmelere gebe Muğla siyasetinin hareketliliği.

Geçtiğimiz hafta CHP’de il başkan ve ilçe başkanları toplu fotoğraf verdi ve yangınlar üzerinden hükümeti eleştirdi.

Farklı bir yorum yoktu.

Zaten yangın sırasında benzer ifadeler CHP’li milletvekilleri tarafından dile getiriliyordu.

Gerçi il başkanı dışında herkes konuştu CHP’de.

Herhalde CHP İl Başkanı, süreçte pasif kaldığını düşünmüş olmalı ki, böyle bir açıklama yapma ve fotoğraf verme gereği duydu.

AK Parti cephesinden bu çıkışın karşılığı gecikmedi.

İl Başkanı Kadem Mete sürece ilişkin genel bir açıklama yaptı.

Her iki il başkanı da açıklama yapma zamanı konusunda sanki karşılıklı anlaşarak çıkıyorlar basın karşısına.

Çıkmışken, artık yeni şeyler söylemeyi tercih eden azizler de olamıyorlar.

Bir olabilseler Muğla siyaseti daha farklı bir hal alacak ama yok, ifadeler bildiğimiz ya da tahmin ettiğimiz ifadeler.

Bizler, söyleneceklerin zamanında söylenmediği ve ara ara parlayan bu kayıkçı kavgalarına alıştık.

Oysaki yangınlara kadar olan süreçte gündeme gelmesi beklenen o kadar malzeme içerikli konu var ki…

Ama gördüğünüz gibi kısır bir gündemle devamı, sonrası olmayan gelişmeler.

Bu karşılıklı etkisiz sortiler ortasında, Büyükşehir Belediye Başkanı da, yaz mevsiminde vurulduğu 3. doz aşısının duyurusunu, kış mevsiminde vurulduğu birinci dozdan kalan aşılanma fotoğrafı ile yapıyordu.

Büyükşehirde danışmanlık rolü üstlenen o kadar eleman ve son sistem teknolojik ekipmanlar arasında yazımızı kışa çeviren paylaşım, algıda seçiciliğin sosyal medyadaki önemini doğrularken, bir başka CHP cephesi gelişmesi olan CHP İl Başkanı Adem Zeybekoğlu’nun CHP Milas İlçe Başkanı İlgin Göktepe’yi görevden aldığı haberi yayıldı.

İl Başkanından, bu görevden alma tasarrufuyla ilgili gerekçe ve açıklama içeren bir çıkış yapmasını da bekliyoruz.

Derken, derken İYİ Parti gerçeğini de es geçmeyelim.

İçinde bulunduğumuz sürecin yanı sıra, olası bir seçimde siyasi hareketliliğin en fazla yaşanacağı parti konumunda İYİ Parti duruyor.

Özellikle Genel Başkan Meral Akşener’in son Muğla ziyaretinde verilen fotoğraflarda Behçet Saatçı’nın da yer alması, İYİ Parti’de kartların yeniden karılacağına dalalet gibi gözüktü.

Bu fotoğraf, İYİ Parti’nin Muğla’da büyükşehre ittifak adayla gitmeyeceği öngörüsünü daha da arttırdı.

Son yerel seçimlere bağımsız aday olarak katılan Saatçı, gönüllerde seçimin kazananı olmuş olsa bile,  bir parti sinerjisini hele ki, kendi siyasi çizgisindeki bir partiyi arkasına alması gerektiğinin değerlendirmesini gönül terazisinde ölçüp biçmiştir mutlaka.

Tekrar ediyorum bütün bu ifadeler birer öngörü niteliğinde. Bu ifadelerin öngörüden ibaret olduğunu işaret etmezsem duygusal reaksiyonlar devreye giriyor.

Tabi siyaset uzun soluklu.

Siyasette 24 saat bile uzun bir zaman dilimiyken ve neyin ne olacağı belli olmasa da, bazen Perşembenin gelişini Çarşamba’dan görmek önemli.

Hal böyle olunca da Behçet Saatçı’ya yeniden sunulması muhtemel büyükşehir adaylığı da ancak İYİ Parti saflarındaki varlığıyla mümkün görünüyor.

Yoksa Demokrat Parti saflarına katılarak gireceği bir seçim ancak Fethiye Belediye Başkan adaylığını kapsayacaktır diye düşünüyorum.

Bunu da İYİ Parti-Saatçı küslüğünün devam etmesi durumunda bir alternatif olarak bir kenara bırakıyorum.

Olur, olmaz ama siyasetin ortaya çıkardığı fotoğrafları doğru okumak gerek. Birileri gibi sürekli siyaset doktorluğu yapıp, sonucunda yanılmayı istemem. Bunun içindir ki yanılma payını ayrı tutar, ifadelerimi de buna göre seçerim.

İYİ Parti’deki bu gelişmenin yani verilen fotoğrafın aktörünün “oradan geçiyordum, uğradım” diyerek, o topluluğun içinde bulunuyor olduğunu herhalde kimse düşünmemiştir.

Demek ki siyasette olmaz diye bir şey yokmuş. Siyasetin hangi kademesinde olunursa olunsun, keskin ifadeler kullanılmayacağını öğrenmek kadar, dediğim dedik tavrın boşa düşebileceğini idrak etmek, bu yaşananlardan ders çıkarmak gerektiğini umarım öğrenmesi gerekenler öğrenmişlerdir.

Elbette bu fotoğrafa memnun olanlar kadar, olmayanlar da olmuştur.

Bunun yansımaları elbet kendini gösterecektir.

Söz konusu fotoğraf, İYİ Parti’nin Muğla cephesinde bir güç savaşına dönüşecek durumlara ortam sunar mı, sunarsa, bir çuval inciri berbat eder mi bu soruların yanıtlarını yaşayıp görünce değerlendiririz.