Ramazan bitti.
Paketler dağıtıldı.
İftarlar yapıldı.
Davetler verildi.
Gardroptaki tüm elbiseler mübarek resimlerle ölümsüzleşti.
Şıkır şıkır, tiril tiril.. En nadide mekanlarda, bazen iftar çadırlarında..
Sağcısı solcusu..
Ak Partilisi, Chp lisi..
Ünlüsü, daha ünlüsü.
Her akşam, 30 gün 30 ar dakikalarını ayırarak, maneviyatlarını!, liyakatlarını!, ne kadar mücadele ettiklerini!..
Bol bol.
Resimleyerek albümlerde yerlerini aldılar.
Bilerek ve isteyerek dini siyasete alet ettik desem yeridir.
Neden mi?
Çünkü ne öncesi vardı, ne sonrası olacak.
3 günlük bayramlaşma seramonileri de bittikten sonra iş bitmiş olacak.
Çok yorulduk çok.!
Her ilçede her akşam farklı farklı en az 10 ar yerde iftarlar verildi.
Ak Parti verdi.
Mhp verdi.
Chp bile verdi.
Düşünün !
Kadir Gecesi elde
kadehlerle "Rabbim Kabul etsin" diyerek dalga geçtiğini sanan üç beş beyinsizi bila istisna destek verenler bile iftar verdiler.
Özgürlük dediler adına.
Kimse kimsenin içkisine karışamaz dediler. Siz kim oluyorsunuz da bu sözde" gençler" içtiiğine karşıyorsunuz dediler. Üstüne bir de işten atıldı dediler.
Bunu diyenler bu twitleri oruçsuz iftar davetinde yaptılar.
Biz biliyorduk i karıştık bunların içkisine?
Yoooo.
Bize ne ki?
Zıkkımın pekini içsinler bize ne ki.
Haaaa.
Biz neye itiraz ettik peki?
Attıkları twitteki yazılarına.
Resmin üstünde;
"Kadir Gecesine Özel"
altında;
"Rabbim Kabul etsin."
Buna idi.
Kimse kimsenin kutsalı ile dalga geçemez. Hele hele bunu laiklik zannederek hiç ama hiç yapamaz.
Savunamaz da.
Velhasıl.
Biz öz yurdumuzda hala garibiz, hala paryayız vesselam.
Neyse.
Ramazan bitti demiştik.
İftar çadırlarına, iftar davetlerine bakarak herhalde oy oranları da yavaş yavaş ortaya çıkar diye düşünüyorum.
Reise raporlar da buna göre verilir herhalde.
Çok çalıştık çok.
%60 da ne ki?
Bu iş bitti Reis de dermiyiz acaba?
Küskünler barıştı. Dargın olanlarla kucaklaşıldı. Kalbi kırılanların gönülleri alındı. Kapı kapı dolaşıldı...
Herhalde son iftar Il başkanlığınca verildi; Geçmişten günümüze teşkilatlarda görev alanlar adıyla...
Geçmişten günümüze teşkilatlarda gorev alan tüm kardeslerimiz iftarda buluştu.
Bunu duyunca sessiz sessiz içimden bir "OHHH" çektim.
Hah işte. Aradığımız bu değil miydi diye.
Kucaklaşmak.
Gönüller almak.
Öyle mi oldu ?
Kimseye sormadım seni davet eden oldu mu diye, resimlerin dilinden anlaşılan, epeyce zayiat var gibiydi.
Haa.
Ben davet ettim , gelmedi diyen de olur mu olur. Fakat. Bu davada davete icabet etmeyecek pek kimse olmaz. Olmazsa o zaman demek ki "es" geçme" devam ediyor.
Gerek mi yok?
Gereksiz mi?
Olabilir.
Bizim bilmediğimiz hesaplar vardır belki.
1 oyun bile hayati önemi var diyen Cumhurbaşkanımız belki farklı bir şey demek istemiş olabilir. Biz aklı kıt lar anlamamış olabiliriz. Aklı çoklar daha iyi biliyordur.
Mu?
Yok.
Kamuoyu öyle demiyor.
Kamuoyunda yapılan anketler hiç demiyor.
Sıkıntı burada başlıyor.
Hayaller ve gerçekler!
Neyse.
Daha Ramazan yeni bitti.
Bayram havası var şimdi.
Muğla, bu ülkenin Avrupadan giriş kapısı.
Avrupaya da çıkış kapısı.
Muğla mühim.
Büyükşehir.
Muğla.
Yazacağız inşallah.
Suya da sabuna da dokunacaksak kimse kusura bakmasın.
Müddet kısa.
O halde?
Mücadele her mecrada olmalı.
Önce çuvaldızla kendi etimizi bi teşmek lazım.
Vesselam.
Bayramınız Mübarek Olsun.
Selam Ve Dua İle.