Muğla’nın Ula ilçesi Akyaka mahallesinde Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Gökova Meclisi’nce düzenlenen “Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi’ni Nasıl Koruyabiliriz” konulu toplantıda fikir birliği sağlanarak ortak hareket etme kararı alındı. MUÇEP Gökova Meclisi, “Akyaka’da kamusal alanların özelleştirilmesi kararından vazgeçilmelidir” dedi.
BERİTAN YÜCEL
Muğla Çevre Platformu Gökova Meclisi’nin daveti üzerine 18.7.2021 tarihinde Akyaka’da açık alanda düzenlenen toplantıya yaklaşık 50 kişi katıldı. Toplantıya Muğla Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik İşleri Dairesi, Muğla Barosu Çevre Komisyonu, Şehir Plancıları Odası, Gökova Ekolojik Yaşam Derneği, Akdeniz Koruma Derneği, Gökova-Akyaka’yı Sevenler Derneği, Menteşe Kent Konseyi, Akdeniz Yeşilleri Derneği, Akyaka Kültür Sanat Derneği, birçok siyasi parti temsilcileri ve Akyakalılar katıldı.
Toplantıda 9 Temmuz 2021’de Cumhurbaşkanlığı kararı ile Resmi Gazete’de yayınlanan özelleştirme kararları, yürütmesi durdurulan Akyaka İmar Planı Revizyonu, 2020 yılında onaylanan ve yürürlüğe girmesi öngörülen ancak hala uygulamaya alınmayan Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi (Gökova ÖÇKB) Yönetim Planı değerlendirilerek Gökova ÖÇKB’nin gelecek kuşaklara korunarak aktarılabilmesi, Muğla genelinde yoğun saldırı altındaki doğal ve kamusal alanların korunabilmesi için ortak hareket edebilme imkanları üzerinde görüşüldü.
ORTAK HAREKET EDİLECEK
Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi Yönetim Planının daha fazla geciktirilmeden uygulamaya alınması gerekliliğini savunan katılımcılar, Akyaka İmar Planı Değişikliğinin ancak Gökova ÖÇKB YP uygulamaya alındıktan sonra, onunla uyumlu olarak ve Yönetim Planı’nın tüm paydaşlarının katılımı ile şeffaflık içinde birlikte hazırlanması gerektiğini vurguladı.
Yapılan değerlendirmelerden sonra katılımcılar aşağıdaki noktalarda fikir birliği sağlayarak ortak hareket etme kararı aldı:
“Gökova ÖÇKB YP yok sayılarak Akyaka’da kamusal alanların özelleştirilmesi kararından vazgeçilmelidir. Rant amacı taşıyan özelleştirmeler ve yetki devri yoluyla yerel yönetimlerin ve halkın planlama sürecinde etkisiz hale getirilmesinin önüne geçilmelidir. Özel kişi ya da işletmeler tarafından işgal edilen kıyı alanları kamulaştırılmalıdır. Bu alanlar ekolojik hassasiyetler göz önüne alınarak korunmalı ya da bu hassasiyetler çerçevesinde kamuya açık hale getirilmelidir.
Ekolojik tahribata yol açan uygulamaların hukuki zemine taşınması yanında bu sürecin desteklenmesine yönelik kamuoyu oluşturulmasına çalışılmalıdır. Bu yolda ilk adım Muğla genelinde doğanın ve kamusal alanların korunması için yerel yönetimlerin, siyasi partilerin, sivil toplum örgütlerinin, Muğla Barosu’nun katılımı ile ortak bir kent savunması oluşturulması olmalıdır. Muğla Barosu’nun başlattığı Kent Savunması platformu oluşturma girişimi desteklenmelidir.
Ekolojik tahribata yol açan girişimlerin önlenmesinde yerel yönetimler daha aktif olma yönünde zorlanmalıdır.”