Musluktan Akan Tehdit: Sağlığımız ve Cebimiz Tehlikede

Bodrum’da yaşayan ve sosyal medya paylaşımlarıyla birçok kişi tarafından takip edilen gazeteci arkadaşım Bengüç Özerdem, son paylaşımında önemli bir konuyu gündeme getirdi: Musluktan akan sular ne kadar sağlıklı?

Sağlıklı içme suyu sağlamak, belediyelerin en temel görevlerinden biri olmasına rağmen, birçok bölgede vatandaşlar hâlâ musluk suyunu kullanmakta zorluk çekiyor. Yukarıdaki yorumda da dile getirildiği gibi, musluk suyunun çamurlu, kireçli ve paslı olması sağlık açısından büyük bir tehdit oluşturuyor. İçmek ya da yemek pişirmek bir yana, bazı vatandaşlar bu suyu sebze ve meyve yıkamada bile kullanmaktan çekiniyor. Bu durumda en temel hijyen koşulları bile sağlanamazken, sorunun büyüklüğü daha da netleşiyor.

Bütçeye Yük: Şişe Suyu Zorunluluğu

Kalitesiz musluk suyu yüzünden vatandaşlar çözümü şişe suyunda arıyor, ancak bu da yeni bir ekonomik sorun yaratıyor. Yüksek enflasyon ve alım gücündeki düşüşle birlikte şişe suyu fiyatları halkın bütçesini zorluyor. 20 litrelik bir suyun 120-150 lira arasında değişen fiyatlara ulaşması, suya erişimi lüks hâline getiriyor. Gıda fiyatlarının yükseldiği, et, süt ve peynir gibi temel gıdaların alım gücünün zorlaştığı bir dönemde halkın bir de su için ek bütçe ayırmak zorunda kalması, zaten zorda olan vatandaşları daha da sıkıntıya sokuyor.

Belediyelere ve Yetkililere Çağrı: Temiz Suya Erişim Temel Haktır

Musluk suyunun kalitesi, yalnızca bir sağlık değil, aynı zamanda ekonomik bir sorun haline gelmiş durumda. Bu nedenle, belediyelerin su altyapılarına yatırım yaparak arıtma sistemlerini güçlendirmeleri ve şebekedeki bakım çalışmalarını düzenli hâle getirmeleri gerekiyor. Yetkililerin suyun temiz ve güvenilir şekilde halka ulaştırılması için gerekli adımları atmaması, sadece bugünü değil, gelecekte yaşanacak sağlık sorunlarını da tetikleyebilir.

Sağlıklı Suya Erişim Lüks Değil, İhtiyaçtır

Musluk suyu, her vatandaşın en temel hakkıdır; sağlıklı ve güvenilir olması zorunluluktur. Bu durumun çözüme kavuşturulması, yalnızca bireysel sağlığı değil, toplumsal refahı da etkileyecektir. Herkesin bütçesini zorlamadan sağlıklı suya ulaşabilmesi için yetkililerin bir an önce harekete geçmesi, sorunun büyümeden çözülmesi için kaçınılmaz bir gerekliliktir. Deneyimli gazeteci arkadaşım Bengüç Özerdem’in toplum için bu önemli tespiti böyle bir yazı yazmamın kaynağı olduğu için ona teşekkür ederim.

Tandoğan Uysal