Röportaj: Sinem Karakaya

Muğlalı yazar, aynı zamanda tiyatro eğitmeni Görkem Naganlu (34), çocuk tiyatro edebiyatına ikinci eserini kazandırdı. 2015 yılında “Çiftçi Jonathan’ın Korkuluğu” adlı çocuk kitabıyla edebiyat dünyasına adım atan Naganlu, üçüncü kitabı “Barış Adası Cumhuriyeti” kitabını çocukların beğenisine sundu. Önümüzdeki süreçte kitabını sahneye taşımaya hazırlanan genç yazarın hedefi, geleceğin teminatı çocuklar için kalıcı bir eser bırakmak.

Muğla Gazetesi olarak Tiyatro Eğitmeni ve Yazar Görkem Naganlu ile röportaj gerçekleştirdik. Dilerseniz röportajımıza kendisini tanıyarak başlayalım.

Muğla'da feci kaza! Genç sürücü hayatını kaybetti Muğla'da feci kaza! Genç sürücü hayatını kaybetti

Muğlalı yazar, çocuk tiyatro edebiyatına ikinci eserini kazandırdı

-Sizi tanıyabilir miyiz?

Ben Görkem Naganlu. 1986 Muğla doğumluyum. Milas’ta yaşıyorum. Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümü Tiyatro (Dramatik Yazarlık) Ana Sanat Dalı bölümü mezunuyum. 2010 yılında mezun oldum. İstanbul ve Ankara’da mesleğimle ilgili çeşitli çalışmalarda bulundum. Daha sonra Muğla’ya döndüm. Burada da çeşitli özel okullarda drama eğitmenliği yaptım.

-Bildiğimiz kadarıyla iki çocuk kitabı, bir de şiir kitabız var. Yazarlığa olan ilginiz nereden geliyor?

Lise yıllarında başladı yazmaya olan merakım. Ufak tefek skeçler yazdım önce. Sonra Muğla şivesiyle videolar çekip yayınladım. Büyük ilgi gördü. Sonra yazabiliyorum madem bunu devam ettireyim dedim. Sonra çocuklaştırdım. İki tarafta tutunca bu yolda ilerlemem gerektiğini düşündüm. Daha sonra çalıştığım okullarda tiyatro oyunları çıkardık. Sahnelenen oyunlardan güzel dönüşler aldık. Bunun üzerine oyun yazmaya yöneldim. Ondan öncede yazıyordum ama kitaplaştırmamıştım. Sonra yazdıklarımı kitap haline getirmek, çocuklara eserler bırakmak istedim.

-Kitaplarınızdan bahseder misiniz? İlk kitabınızı nasıl ortaya çıkardınız?

Öncelikle 2015 yılında “Çiftçi Jonathan’ın Korkuluğu” ile başladım bu serüvene. Anasınıfına hitap eden bir çocuk oyunuydu. Sonrasında kendi şiirlerimden oluşan ve bunların arkadaşlarım tarafından şarkı sözüne dönüştürülen “Görkemli Sözler”  adlı şiir kitabı çıkardım. Aradan 4 yıl kadar geçen zamanda Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nde Müzik Bölümü’nde öğretim üyeliği yapan Dr. Ali Gürsan Saraç hocamız ile birlikte çalışma yaptık. Oyunun müziklerini o yazdı, ben oyunu yazdım. Oyunlarımın müzikleri kendisine aittir. Bu şekilde ortak bir çalışmamız oldu. Bir de Altın Kesit Tiyatrosundan arkadaşım Fatih Bulut ile birlikte ortak çalışma olan “Barış Adası Cumhuriyeti” oyununu yazdık. Sonra kitap haline getirdik. Pandemi sürecinde olduğumuz için sahneleme şansı bulamadık maalesef. Önümüzdeki süreçte bu oyunumuzu sahnelemeyi düşünüyoruz. “Barış Adası Cumhuriyeti” kitabımda savaş toplumunda yaşayan çocukların kanayan yaralarına tuz basarak barışçıl bir toplumda yaşanması gerektiğini ve çocukların artık savaş yüzü görmemesi gerektiğini temenni ettiğimiz bir konu ele aldık. Bundan sonra bu algıda ‘Barış’ esaslı konular ele alarak kitaplar yazmayı düşünüyorum.

-Neden çocuk kitabı?

İnsanlar her zaman içindeki çocuğu dönem dönem yaşar. Ben buna inanırım. Kaç yaşına gelirse gelsin bir kişi içinde her zaman bir çocuk yatar. O çocuğu da bir şekilde canlı tutmak gerekiyor. Bende hala daha çocuksu bir yanım olduğunu düşünüyorum. Bundan dolayı çocuk oyununu tercih ettim. Üniversite zamanından kalan birde alışkanlığım var. Yani yetişkin oyunu yazarken çok keyif aldığımı söyleyemem. Birazda ülkenin şartlarına göre şekillendik. Çocuk oyunlarında siyaset olmaz, her çocuk aynıdır. 2015 yılından bu yana çocuk oyunları üzerinde durup, çalışmalar yapıyorum. Amacımız çocuklara barışı ve sevgiyi aşılamak. Eğitimli, araştıran, her şeye körü körü inanmaktan ziyade kendi düşüncelerini ortaya koyabilen, savaştan uzak duran çocuklar yetiştirmek istiyoruz.

-Çevrenizin ve Muğlalıların kitaplarınıza dönüşleri nasıl oldu?

Açıkçası Muğla’da kitaplarımla daha tanınmadım. 3 yıla kadar kitaplarımı duyan olmadı. ‘Çocuk kitabı değil mi, ne olacak’ düşüncesi var insanlarda. Ama asıl eğitim çocukluktan başlar. Ağaç yaşken eğilir sözüyle yola çıktım ben. Biz nasıl yazarsak çocuk onu alır. Bu yüzden kitaplarımı şu an tanıtma aşamasındayım.

-En büyük destekçiniz kim?

Bu süreçte en büyük destekçim ailem oldu. Onlara teşekkür ediyorum.

-Önümüzdeki süreçte hedefleriniz neler?

Şu süreçte çocuk kitabı çıkarmayı düşünmüyorum. Fakat ilerleyen süreçte şiir ya da öykü kitabı çıkarmayı düşünüyorum. Çalışmalarım devam ediyor bu kapsamda. Henüz karar vermedim. Yazdıklarımı hem kitap olarak var etmek, hem de sahnede sergilemek istiyorum. Çünkü boş yazmaktansa birileriyle paylaşıp, en azından kalıcı eser bırakmak her zaman hedefimdi. Kendimi anlatma fırsatı verdiğiniz için önce size sonra Muğla Gazetesi’ne teşekkür ederim.

Editör: Gazete Muğla