Özellikle mekânın simgesi haline gelen asırlık çınar ağacı, ziyaretçilerin ilgisini çeken önemli bir doğa mirası. Bu çınar ağacı, köyün tarihi dokusunu yansıtmakla kalmıyor, aynı zamanda Pınarbaşı Restoran’da keyifli bir atmosfer sunuyor.
Pınarbaşı Restoran’ın açık hava kısmında yer alan bu dev çınar, yaz aylarında serin bir gölge sağlarken, çevresindeki doğa ile bütünleşmiş yapısıyla fotoğraf meraklılarının da uğrak noktası haline gelmiş durumda. Köydeki bu tarihi ağaç, yaklaşık 400 yıllık bir geçmişe sahip ve köyün geçmişine tanıklık eden bir simge olarak öne çıkıyor. Yatağan’a ve Bozüyük Köyü’ne gelen turistler için, bu doğa harikası ağacın altında yemek yemek, adeta zaman içinde bir yolculuğa çıkmak gibi.
Pınarbaşı restoran, çınar ağacının altında sunduğu yöresel yemekler ve doğal ortamı ile yerel halkın yanı sıra turistlerin de ilgisini çekiyor. Özellikle geleneksel Muğla yemeklerinin sunulduğu bu mekân, köyün kültürel ve doğal mirasını yaşatmaya devam ediyor. Bu tarihi çınar, hem Muğla’nın doğal güzelliklerini tanıtmak hem de bölgedeki gastronomi turizmine katkı sağlamak açısından büyük önem taşıyor.
Asırlık çınar ağacının gölgesinde bir yandan doğanın huzurunu yaşamak, diğer yandan yöresel lezzetleri tatmak isteyenler için Pınarbaşı Restoran, vazgeçilmez bir durak haline gelmiş durumda. Bu özel mekân, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekerken, bölge turizmine de önemli bir katkı sunuyor.
Peki asırlık çınar ağacının gizemi nedir?
Halk arasında dilden dile dolaşan asırlık çınar ağacının gizemi şöyle: Çınar ağacının ortasındaki delik oyuktan geçmeden önce dilek dileyen her kimsenin dilediği dileğin gerçekleşeceğine inanılır. Ve içinden geçmeden önce tüm dilekler söylenir ve sonrasında oyuktan geçilir. Halk arasında böyle bir inanışın olduğuna inanılıyor. Gelen ziyaretçilere anlatıldıktan sonra ilgisini çeken birçok turist ve yerli gezginler burada dileğini dileyerek geçiş yapıyor.
Sağlık için kullanılmış
O dönemlerde modern tıp olmadığı için asırlık çınar ağacının kabuklarından yanık, peklik ilacı ve göz merhemi yapılmış, köklerini de yılan sokmalarına karşı bir direnç olarak panzehir olarak kullanmayı sürdürmüşlerdir.