Muğla’da 2 yangında 1080 futbol sahası büyüklüğüne alan zarar gördü Muğla’da 2 yangında 1080 futbol sahası büyüklüğüne alan zarar gördü

Menteşe’de Sınırsızlık Meydanı’nda bir araya gelen sağlıkçılar, "Sağlıkta ticaret, ölüm demektir" yazılı pankart açarak, İstanbul'da bebeklerin ölümüne neden olan yenidoğan çetesine yönelik açıklama yaptı. 
Sağlıkçılar, "Sağlıkta dönüşüm ölüm getirdi", "Sorumlular hesap vermeli" sloganları attı.
Sağlıkçılar adına basın açıklamasını okuyan Muğla Tabip Odası Başkanı Çetin Erdolu, şunları söyledi:
"Öncelikle belirtmek isteriz ki olay hekimlik değerleri bir yana, insanlık değerleri ile bağdaşmayacak niteliktedir ve hiçbir gerekçe hekimlik değerlerinin ayaklar altına alınmasını haklı çıkarmaz. Yaşanan olayda ciddi bir denetim eksikliği olduğu açık olup yürütme ve denetim görevini elinde tutan Sağlık Müdürlüğü yetkililerinin görevlerini ihmal ettiklerini, yıllardır sürdüğü anlaşılan bu tezgahın geç ortaya çıkmasından sorumlu olduklarını görüyor ve adalet önünde hesap vermelerini istiyoruz. Dönemin il sağlık müdürü olan sağlık bakanı dâhil denetimden sorumlu yerelden bakanlığa kadar tüm bürokratların sorumluluğu gereği görevden alınarak adli ve idari soruşturmaya dahil edilmelidir. Bizler de bu sürecin takipçisi olacağız.  

"Birkaç maşayı öne atıp bu olayı kapatmanıza müsaade etmeyeceğiz"

Meslek etik kurallarını ihlal ederek mesleğimizin saygınlığına, onuruna, kutsallığına leke sürenlerin, sağlık çalışanlarına ilişkin güven duygusunu zedeleyenlerin, halkın sağlığını riske atanların hak ettikleri cezaları almaları için bugüne kadar olduğu gibi titizlikle çalışmaya devam edeceğiz. Bu çürümüş sistemin kurbanı olarak birkaç maşayı öne atıp bu olayı kapatmanıza müsaade etmeyeceğiz. Olayın kamuoyunda yarattığı infial sonrasında yenidoğan yoğun bakım hizmetini bu çeteye taşeron usulüyle teslim eden 10 hastanenin ruhsatlarının iptal edilerek kapatıldığını öğrenmiş durumdayız. Olaya karışan özel sağlık kuruluşlarının ve yöneticilerinin cezalandırılması mutlaka gereklidir. Ancak denetim görevini yerine getirmeyen kamu otoritesinin kendi hatasını telafi etmek için hastaneleri kapatması olayla hiç ilgisi olmayan, özveriyle işini yapan bir yandan da geçim derdinde olan sağlık çalışanlarını işsiz ve güvencesiz bırakmıştır. 

"Sağlık emekçileri ve halkı karşı karşıya getirip bu skandaldan sıyrılmanıza izin vermeyeceğiz"

Önemle vurgulamak isteriz ki bu vahim olay birkaç vicdan ve ahlak yoksunu sağlık çalışanının, hastane yöneticisinin suça karışmasından ibaret olmadığı gibi bu kişilerin cezalandırılması ile geçiştirilecek ve telafi edilecek nitelikte de asla değildir. Bunu çok aşan ve sistemle ilgili ciddi bir sorunla karşı karşıya olduğumuz, hastane patronlarının sağlık bakanı yapıldığı ülkemizde, yıllardır uygulanan sağlık politikalarının iflasıyla karşı karşıya olduğumuz açıktır. Sağlık emekçileri ve halkı karşı karşıya getirip bu skandaldan sıyrılmanıza izin vermeyeceğiz. Diğer yandan bu olayın, ülkemizde hekimlerin ve sağlık çalışanlarının çok büyük bir kısmının her zaman büyük özveriyle ve sadece halkın sağlığı için çalıştıkları ve bundan sonra da çalışmaya devam edecekleri gerçeğini gölgelemesini istemiyoruz ve buna izin vermeyeceğiz. Pandemi ve afet dönemlerinde de gördüğümüz üzere hekimlerin ve sağlık çalışanları etik değerlere bağlıdır ve görevini en iyi şekilde yapmak için çabalamaktadır. Topluma karşı görevini en iyi şekilde yapmaya çalışan tüm sağlık çalışanlarının arkasında olduğumuzu vurgulamak istiyoruz.

"Sağlıkta Dönüşüm Programı sağlık sistemimizi çökertmiştir" 

Yaşananlar, yıllardır kamuoyunu ve yetkilileri uyardığımız bir gerçeği, Sağlıkta Dönüşüm Programı doğrultusunda uygulanan politikaların halkın yararına olmadığı ve sağlık sisteminde yıkıcı sonuçları olduğu gerçeğini inkar edilemeyecek şekilde ortaya koymuştur. Sağlık hizmetini sıradanlaştıran, niteliğe değil niceliğe önem veren, hastaneleri ticarethane ve hastaları müşteri haline getiren, sağlığı piyasa kurallarına teslim eden Sağlıkta Dönüşüm Programı sağlık sistemimizi çökertmiştir. Halk sağlığına, hekimlik değerlerine ve sağlık çalışanlarına zarar veren, ülke kaynaklarının bir avuç insanın çıkarına boşa harcanmasına yol açan ve bu son olayda gördüğümüz gibi insanlık değerlerinin ayaklar altına alınmasına neden olan politikalar bir an önce terk edilmelidir."

Muhabir: Beritan yücel