MUSTAFA İNCİ - Muğla olarak Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinden birisiyiz. Ancak Muğla turizmi tek çatı altında toplanamadı. Önceki günkü yazımda Muğla’nın tanıtımında tüm ilçe belediyelerin Büyükşehir Belediyesi çatısı altında ortak tanıtım yapması gerektiğini kaleme almıştım. Dün Marmaris Belediye Başkan Yardımcısı eski il genel meclisi üyesi Dursun Kaplan yazımla ilgili beni aradı. Kendisiyle yaklaşık 20 dakika telefon görüşmesi yaptık…
Dursun Kaplan’da Muğla turizminin tek çatı altında tanıtılmasından yana olduğunu söyledi. Turizm birliklerinin büyükşehir yayasıyla birlikte kapatıldığını belirten Dursun Kaplan ‘ bu gün turizm birlikleri kapanma zorunda kalmasaydı turizmde büyük sıkıntılar yaşanmazdı” dedi. Kaplan “ turizm birlikleri kapandı. Belde belediyeler kapandı. Şuan birçok turizm merkezi çöplükten geçilmiyor. Turizm konusunda Muğla Büyükşehir Belediyesinde hiçbir destek alamadık. Bir gün olsun turizm merkezlerindeki belediyelerin kapısı çalıp derdimizi sormadılar” dedi…
Bu bağlamda gerçekten Muğla Büyükşehir Belediyesine çok büyük sorumluluklar düşüyor. Mutlaka Muğla Büyükşehir Belediyesi turizm konusunda çalışmalar başlatmıştır. Ancak bu çalışmalar sanırım ilçe belediyelerle ya paylaşılmamış ya da birlikte masaya yatırılmamış olabilir. Gerçi her ne kadar Büyükşehir statüsüne yeni yeni alışmaya başlasak ta olası aksaklıkların bir an önce giderilmesi gerektiğini düşünüyorum…
Muğla olarak turizmde Antalya ile aynı kulvardayız. Muğla’nın coğrafi yapısı dolayısıyla işi daha da zor. Seydikemer’den Bodrum’a 400 kilometrelik bir mesafe var. Her ilçenin kendisine özgü sorunları , dertleri ve sıkıntıları var. Bunların çözümleri kolay değildir mutlaka. Ancak bu sorunların tamamı çözülemese bile bazı konularla ilgili kolaylaştırıcı işler de yapılabilir. Muğla’nın en büyük ekonomik gelirlerinin başında turizm geliyor…
Muğla sahil şeridinde yüzlerce koyumuz var. Antalya’da koyların tamamı Antalya Büyükşehir Belediyesine devredilirken Muğla’da sadece bazı koylar Büyükşehir Belediyesine devredildi. Çoğu koy bakanlık bünyesinde. Birde bu koyların durumuna bakın. Koylar pislik içerisinde. Çöpler, atıklar, sintineler ne ararsanız var. Bakanlık Muğla Büyükşehir Belediyesine hem bu koyların temizliği senden sorulur diyor. Hem de gerekli ekonomik desteği vermiyor. Bu da başka bir tezatlık konusu…
Tüm sorunlara ve imkansızlıklara rağmen Muğla Büyükşehir Belediyesi denizlerimize biraz daha fazla önem vermesi gerekli diye düşünüyorum. Özellikle deniz taşımacılığına biraz daha önem verilmeli. Bodrum-Antalya, Bodrum- Çeşme- Bodrum- Rodos, Marmaris- Rodos, Fethiye-Bodrum arası deniz taşımacılığı canlandırılmalı. Doğal olarak bunlar büyük bütçeler isteyen yatırımlar. Ama artık Antalya ve İzmir ile aynı kulvarda yer alıyorsak bir şekilde bunları yapmamız gerekli…
Bu gün Muğla turizminin hali ortada. Kapanan belde turizm merkezlerinin hali ortada. En basit örneği Akyaka Belediyesi kapandı Ula’ya bağlandı. Şuan Akyaka’nın hali ortada. Akyaka’yı pislik götürüyor. Sokaklarda çöp yığınları atıklar dolu. Yerli ve yabancı turistler dahil Akyaka’da yaşayan insanlarda bu durumdan rahatsız. Ula Belediyesi adeta Akyaka’ya sırtını dönmüş durumda. Ula Belediye başkanı ‘Akyaka olmasa da olur’ görüşünde sanırım. En azından bölge halkı belediye başkanın böyle düşündüğünü söylüyor…
Bir büyük sıkıntı da İztuzu Plajında yaşanıyor. Hani Dünyaca ünlü İztuzu Plajımız varya. Bakanlık protokolle üniversiteye devretmişti. Sözde İztuzu plajında akademik ve bilimsel çalışmalar yapılacaktı. Son günlerde hiç İztuzu plajına gittiniz mi. Eğer gitmediyseniz bence en iyisini yapmışsınız. Gitseniz siniriniz tepenize çıkar. İztuzu Plajının girişinde sizi dev çöp yığınları karşılıyor. Varın gerisini siz düşününün. Her geçen gün çöp yığınları dağ gibi yığılıyor. O zaman İztuzu Plajının Üniversiteye değil yerel yönetime devredilmesi gerektiğini söylemiştik. Bu gün o söylemimizin ne kadar doğru olduğunu görüyoruz…