Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli 10 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler sonrası Marmaris'e gelen depremzedeleri, AFAD'ın koordinesinde ilçedeki otel ve kamu kurumlarına ait misafirhanelere yerleştirme işlemleri sürüyor.
Muğla Valiliği, turizmciler ve iş insanları ile yardımseverler, bir bölümü enkazdan kurtulan depremzedelerin yaşadıkları ağır travmayı atlatabilmeleri için tüm imkanları seferber ediyor.
Kaymakamlıktan alınan bilgiye göre, otellerde 2 bin 450, kamu kurumu misafirhanelerinde 260 ve yakınlarının yanına gelen de 2 bin 256 olmak üzere toplam 4 bin 966 depremzedenin yaraları Marmaris'te sarılıyor.
- "Devletimiz bize sahip çıktı"
Kahramanmaraş'ın Türkoğlu ilçesinden Marmaris'e getirilerek İçmeler Mahallesi'ndeki Grand Palace Yazıcı Otel'e yerleştirilen 32 yaşındaki Eren Karaboğa, depremde eşi ve 2,5 aylık bebeği ile enkazda kaldıklarını söyledi.
Depreme uykuda yakalandıklarını aktaran Karaboğa, "Biz 7 katlı bir binanın 3. katında yaşıyorduk. Çöken apartmanın enkazında 5 saat kaldık. Bizi itfaiye ekipleri çıkardı." dedi.
Birçok akrabasını kaybettiği depremin acısını yaşadıklarını dile getiren Karaboğa, "Devletimiz bize sahip çıktı. Marmarisliler kucak açtı. Enkaz altında kaldık. Allah'ım yardım etti ki şu anda nefes alabiliyoruz. Çok büyük sallantı ve uğultu oldu. Benim olduğum bölgedeki patlamada gökyüzü bildiğiniz cehennem gibi oldu." ifadelerini kullandı.
- "Bebeğim enkazdan gülümseyerek çıktı"
Karaboğa, "Eşim ve bebeğimle enkaz altında 5 saat kaldık. İtfaiye ekibi 2,5 aylık bebeğimi çıkardığında gülümsüyordu, o oyun sanıyordu herhalde. İtfaiyeciler bizi çıkarttığı anda bile hala bebeğimiz gülümsüyordu." diye konuştu.
Hatay'ın merkez Antakya ilçesi Odabaşı Mahallesi'nde 5 katlı bir apartmanın 2. katında oturan Lütfiye Duran da Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesi merkezli depremde enkazdan yaralı olarak çıkarılanlardan olduğunu söyledi.
95 yaşındaki yatalak annesi ve oğluyla enkaz altında kaldığını ifade eden Duran, şöyle konuştu:
"Enkaz altında kaldık, Allah kimsenin başına getirmesin. Canımı teslim ediyorum dedim artık buraya kadar. Bina komple yıkıldı. İlk sarsıntıda yere vurdu beni. Yatağın boşluğunda kaldım. Kolum duvarla yatağın kenarına sıkıştı. Allah kimsenin başına getirmesin. 'Canımı teslim ediyorum' dedim artık buraya kadar. Anneme hiçbir şey olmadı çok şükür beni de yatağın kenarı kurtardı. Oğlum telefonla eniştesini aramış. "Annem enkaz altında kaldı" diye haber vermesi üzerine damadım ve komşular yarım saat içinde beni enkazdan çıkarabildiler."
Ağabeyi ve iki kardeşini çocuklarıyla birlikte depremde kaybettiğini aktaran Duran, "Yok olan 3 ailenin acısı çok büyük." dedi.
Antakya'da 3 gün kaldıktan sonra kırılan kolu nedeniyle Konya'da ameliyata alındığını belirten Duran, "Allah kimsenin başına vermesin. Kolum kırık halde 3 gün dışarıda kaldık. Bu kadarına da çok şükür. Annemi Hatay'ın bir köyünde kız kardeşimin yanına bıraktık, yatalak olduğu için getiremedik. Burada bizimle çok ilgileniyorlar, hiçbir sıkıntı yok. Allah devletimizden razı olsun." şeklinde konuştu.