Armutalan Mahallesi'nde başlayan Marmaris'in neredeyse tüm mahallelerini etkileyen büyük orman yangınlarının üçüncü yılının ardından Orman Genel Müdürlüğü ve Orman İşletme Müdürlüklerinin yaptıkları çalışmalar ile yanan alanlar yeniden dikilen fidanlar ile yeşermeye başladı. Yangında en çok etkilenen mahallelerden olan İçmeler Mahallesi'nde yaşayan ve yangınların sonrasında dernek kurarak gönüllülerin de desteği ile ağaçlandırma çalışmalarına başlayan vatandaşlar, Orman İşletme Müdürlüğü ve Milli Parklar Müdürlüğü yetkilileri ile koordineli olarak yangının izlerinin silinmesi için ellerinden geleni yaptıklarını belirttiler.
"KORKULARIMIZI AĞAÇ DİKEREK ATLATIYORUZ"
İçmeler Mahallesi'nde yaşayan ve 2021 tarihinde çıkan orman yangınına şahit olan 13 yaşındaki Melek Bayri, "Ben orman yangınları olduğunda 10 yaşındaydım, açıkçası çok bir şey anlayamadım. Çünkü o kadar spontane gelişti ki her şey. Bir anda şu taraftaki dağda kıvılcımların atıldığını gördük ve yaklaşık birkaç dakikada hemen şu karşıda gördüğünüz dağa sıçramıştı. O kadar hızlıydı ki bizim evimiz burada tam olarak karşısında olduğu için o kadar çok korkmuştum ki. Hani ifade etmek benim için gerçekten çok zor. O zaman 5-6 yaşlarında bir kuzenim vardı. Onun ağlaması, çığlığı babam özellikle çok panik olmuştu. Hiç ben onu o kadar panik görmemiştim. Yani çok zordu. Bu sene arkadaşlarımla birlikte okul olarak biz ağaç dikimlerine gittik. Babamlar aynı şekilde muhtarımız Ali beyle birlikte dikimler ve projeler gerçekleştiriyorlar. Bunlara katıldığım için çok mutluyum ve elimden geldiğince dikimlere ve ağaçlandırmalara yönelik çalışmalara katılmaya çalışıyorum. Bu konuda bilinç sahibi olmak için de elimden geleni yapıyorum" dedi.
Melek Bayri ayrıca "Hani orada keyif yapmak çok güzel bir şey ama bu denli yerlerde çok tehlikeli olabiliyor. O ufacık kıvılcım bile çok hızlı yayılıyor. Çünkü çamlar ve otlar çok sık olduğu için oradaki mangal, yanan izmaritleri özellikle yola fırlatıveriyorlar ve bu yaz günlerinde çok dikkat etmemiz gereken şeyler kesinlikle" diyerek yangına karşı uyarıda bulundu.
"HALA RÜYALARIMDA GÖRÜYORUM"
Marmaris'te yaşayan turizmci Nevcihan Eren de 29 Temmuz 2021 orman yangınları ile ilgili olarak, "Yangın buradan aştıktan sonra hemen sanki benzin tutuşmuşçasına bir anda her yeri alev topu sardı. Bahçede ve burada çam ağaçlarımız vardı hepsi yandı. Üç yıl önce bugün öyle bir iki hafta düşünün ki hala rüyalarımızda ara ara gördüğümüz ciddi ağır travma yaşadığımız iki hafta, tam üç yıl oldu. O gün iş yerimdeydim. Zaten yangın başladığında hemen tedbirlerimizi almaya başlamıştık. Diğer iş yerimize geldik çünkü hemen ormana en yakın noktada bu bölgede herkes çatıları ıslatmaya başladı hortum çekip. Dağ tutuştuğu anda da zaten hiçbir şekilde önü alınamadı. Çok ciddi bir yangın fırtınası oluştu. Bütün bahçemizdeki ağaçlar tutuştu. Bir arka sokaktaki evlerin çatıları tutuştu" şeklinde konuştu.
"YANGINDAN SONRA HEMEN BİR OLUŞUMA GİRDİK"
Nevcihan Eren yangınların ardından yaşadıklarını atlatmanın çok zor olduğunu belirterek, "Yangından sonra hemen bir oluşum içine girdik. Marmaris Ağaçlandırma ve Doğa Koruma Derneği'ni Ali Demirtaş kardeşimiz kurdu. Biz de dernek üyeleri olarak yanında bulunduk. Hemen ilk sene fidan dikimlerine başladık. Yaklaşık 2 yıldır aktif olarak kışın dikim zamanında dernek üyeleri olarak ağaç dikiyoruz. Ulaşılamayan bölgelerde tohumlama çalışmaları yapıyoruz. Trekking gruplarımız var, motokros gruplarımız var. Onlarla bizlerin çıkamayacağı noktalara tohum atma etkinlikleri yapılıyor. Onlar gelip tohum atıyorlar. Yine Kasım ayında dikim etkinliklerimiz başlayacak" diye konuştu.
Eren, özellikle hafta sonlarında dikim zamanı geldiğinde tüm aileleri çocukları ile birlikte Kasım ayında başlayacağı fidan dikme etkinliklerine davet etti.
"CEHENNEM GÜNÜ GİBİYDİ"
Büyük Marmaris yangınlarında gönüllü olarak söndürme çalışmalarına katılan ve yangınların ardından diktiği fidan ve tohumlar ile 'Marmaris'in orman dedesi' olarak anılan Marmaris Ağaçlandırma ve Doğa Koruma Derneği Başkanı ve İçmeler Mahalle Muhtarı Ali Demirtaş o gün ve sonrasında yaşadıklarını anlattı. Demirtaş, "Yangın aşağı yukarı gündüz saat 1 sularında başladı. Önce tabii bu kadar büyüyeceği tahmin edilemiyordu. O gün tam burası cehennem yeriydi. Yani şu anda bulunduğumuz alanda bulunmamız imkansızdı. Çünkü ileride 500 metre yere kadar ısıyı hissedebiliyorsunuz. Burası aşağı bir 10 kilometrelik alan birden 15 dakika içinde yandı. Kızılçamlar cayır cayır yanarken inanılmaz ses çıkarttılar ve yanarken oksijeni çektiği için de inanılmaz bir vakum etkisi oluşturdu. Tam bir cehennem günü gibiydi. Umarım bir daha aynısını yaşamayız" ifadelerini kullandı.
"MİLYONLARCA TOHUMU TOPRAKLA BULUŞTURDUK"
Demirtaş, yangınlar söndürüldükten sonra yaşananlardan da bahsederek, "Tabi en kötüsü ilk birkaç haftasıydı dağları gördükçe hatta o yangından sonraki taşların sıcaklığı geçmedi. Sanki fırının içinde kavrulur gibi hissettik sürekli ve hep 'bir şeyler yapmamız gerekiyor, bir şeyler yapmalıyız' diye bir baskı oluşmaya başladı bizde. Daha sonra 11 Kasım'daki etkinlikle birlikte ilk ağaç seçimimizi yaptık. Hemen ilerideki İçmeler Bayrak Tepenin olduğu bölgeye sırasıyla Orman şeflerimiz, Orman Müdürümüzle, Milli Parklar Müdürümüzle tanıştık. Bu anlamda çok verimli işler yaptık. İlk yıl Bayrak Tepenin olduğu yere 10 binin üzerinde ağaç diktik. Bu ağaçlar ağırlıklı olarak bölgeye uygun kızılçam türü ağaçlar. Daha sonra bölgemizde yetişebilecek erguvan, akasya. Yine bölgemize uygun keçiboynuzu türü ağaçlar. İlk yıl 10 binden, 10 binin üzerinde 2 yıl ve üçüncü yıl olmak üzere toplam şu anda 30 binin üzerinde ağaç diktik. Bu etkinliklerimizin yanında yeri geldi 10-15 kişiyle çıktık, yeri geldi birkaç kişiyle diktik, yeri geldi yüzlerce hatta iki yüz, üç yüz kişi olduk. Hatta ve hatta bu yıl yaptığımız etkinliğe belki bin kişi katıldı. Biz olabildiğince tabana yayıp burada farkındalık oluşturduk. Yüzlerce öğrenci geldi, yüzlerce kurum katıldı ve şu ana kadar milyonlarca tohumu toprakla buluşturduk. Umarım bir 10 yıl sonra yeniden burada ormanları görmeye başlayacağız" dedi ve tüm vatandaşı fidan dikim seferberliğine davet etti.