Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Muğla’da önceki yıllarda çıkan büyük orman yangınlarının, balçıklı suların denize akmasının ardından deniz dibinde ciddi bir kirlilik oluştuğunu belirtti. Uraloğlu, 11 Mart 2024 tarihinde Bakanlık ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı arasında bir iş birliği protokolü imzaladıklarını Marmaris ve Fethiye’de deniz dibi taramalarını başlattıklarını vurguladı. Taramalara göre Marmaris İçmeler mevkiinde büyük oranda balçık birikmesine rastlandığını açıklayan Uraloğlu, temizleme çalışmaları için gemilerin bölgeye gönderildiğini bildirdi.
“Marmaris’te 15 bin metreküp balçık temizlenecek”
Uraloğlu, Bakanlığa bağlı Tersaneler ve Kıyı Yapıları Genel Müdürlüğü koordinesindeki deniz dibi tarama gemileri olan Çamur 10 ve Kazar VI’nın Marmaris’e ulaştığını açıkladı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından alandan numuneler ve testlerin sonucunda Marmaris İçmeler Mevkiinde gemilerin deniz dibi tarama faaliyetlerine başladığını açıklayan Uraloğlu, “Yaptığımız taramalara göre Marmaris’te deniz dibinde 15 bin metreküp kadar balçık birikmiş durumda. Şimdiden üçte birini temizledik. Bir ay içerisinde tam tamına iki futbol sahasını dolduracak kadar balçığı temizleyerek Marmaris sahillerini tertemiz yapacağız” dedi.
“Yaz aylarında denizler pırıl pırıl olacak”
Bakan Uraloğlu, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın Fethiye Körfezinde ihtiyaç duyulan deniz dibi tarama faaliyetleri için numune ve test çalışmalarını yaptığını belirterek “Fethiye’ye de Bakanlığımıza ait deniz dibi tarama vasıtalarından birisi olan Çamur 5 gemimizi bölgeye gönderdik. Marmaris Körfezinde de olduğu gibi Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızca yapılacak çalışmalar ve hazırlanacak fizibilite raporu doğrultusunda Bakanlıklarımızın koordineli çalışması ile Fethiye Körfezinde de deniz dibi taraması işlemlerini gerçekleştireceğiz. İnanıyorum ki yaz aylarına kadar hem Fethiye hem de Marmaris’in denizini pırıl pırıl hale getirmiş olacağız” diye konuştu.
“Doğa, gelecek nesillere bırakacağımız en büyük mirasımızdır”
Uraloğlu, doğanın dilini konuşmakla sorumlu bir medeniyetin mensupları olarak çevreye hassasiyetle yaklaştıklarını söyleyerek, “Bir yandan çevremizi olumsuz etkilerden uzak tutmaya çabalarken bir yandan da bu bilinci oluşturmaya çalışıyoruz. Kirletilmemiş ve bozulmamış bir dünyada yaşayabilmek ve gelecek nesillere de temiz bir çevre bırakabilmek için hükümet olarak göreve geldiğimiz ilk günden bu yana canla başla çalışıyoruz. Bizim hedefimiz tabiatın gösterdiği yoldan gitmek; yani onu tahrip etmeden, onunla uyum içinde yaşamayı başarabilmektir. Bu kapsamda Bakanlık olarak gerçekleştirdiğimiz tüm proje ve yatırımlarda çevre hassasiyetini göz önüne alıyoruz. Doğanın kendini yenilemesini ve korunmasını sağlıyoruz. Çünkü hiçbir zaman unutmuyoruz ki; doğa, gelecek nesillere bırakacağımız en büyük ve en önemli mirasımızdır” değerlendirmelerinde bulundu.