BERİTAN YÜCEL

Muğla’nın Milas ilçesi ve Aydın sınırları içerinde yer alan antik çağdaki adı Latmos olan Beşparmak Dağları maden ocakları ile mücadele ediyor. Latmos Dağlarının kaçak kazılar ve maden ocakları faaliyetleri nedeniyle günden güne beyaz bir çöle dönüştüğünü ifade eden EKODOSD, “Kaçak kazılarla kültür varlıkları üzerinde, maden faaliyetleriyle de muhteşem doğasında geri dönülmez tahribatlar meydana gelmektedir” ifadelerini kullandı.

Milas ve Aydın sınırları içerisinde yer alan Türkiye’nin ikinci Kapadokya’sı olarak adlandıran Latmos Dağları geri dönülmez bir biçimde tahrip edilmesine Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) tepki gösterdi. EKODOSD, “Kaçak kazılarla kültür varlıkları üzerinde, maden faaliyetleriyle de muhteşem doğasında geri dönülmez tahribatlar meydana gelmektedir. Önceki yıllarda balyoz ve keskilerle çalışan kaçak kazıcılar, şimdi dinamitlerle binlerce yıllık eserleri parçaladığı görülüyor” açıklamasında bulundu.

“TARİHE IŞIK TUTACAK BİRÇOK BULGU YOK OLUYOR”

Latmos’ta gerek kültür varlıklarında gerekse eşsiz doğasında büyük değişimler görüldüğünü kaydeden EKODOSD, “Yarım kalmış bir kaya mezarının arkasında bile define çıkabilir umuduyla, binlerce yıllık bir kültür varlığı bilinçsizce paramparça ediliyor. Yaklaşık 10 metrelik devasa çukurlar açılarak belki de tarihe ışık tutacak birçok bulgu yok oluyor.

Datça’nın içme suyu sorunu tamamen ortadan kalkıyor Datça’nın içme suyu sorunu tamamen ortadan kalkıyor

Henüz Bodrum-Milas havaalanı yapılmadan önce, Bodrum’a gidenler mutlaka Bafa Gölü’nün kıyısından geçer ve arabalarını durdurarak, gölün Latmos’la bütünleşen muhteşem peyzajında bir anı fotoğrafı çektirirlerdi. Günümüzde bu harika doğal peyzaj değişmeye başladı. Eğer bir an önce buna dur denilmezse, bu dağlar köstebek çukurlarına dönecek ve o güzel peyzaj bütünlüğü geçmişin fotoğraflarında kalacaktır” dedi.

“ÇOK ÖNEMLİ BİR EKOTURİZM ALANIDIR”

Ekoturizmin geliştirilmesi için doğru projeler hazırlanması gerektiğine değinen EKODOSD şu ifadeleri kullandı:

“Pandemi döneminde tarımın ne kadar önemli olduğunu hep birlikte gördük. Latmos Dağları’nın batısında zeytincilik, doğusunda fıstık çamından elde edilen künar, arıcılıkla üretilen ballar ve yaygın bir şekilde yapılan hayvancılık yöre insanlarının en önemli geçim kaynaklarıdır. Bunlara bir de planlı bir şekilde ekoturizm de eklenebilirse, bundan en kazançlı çıkacak olanlar yöre insanları olacaktır. Tüm bunlara en büyük zararı madencilik faaliyetleri verecektir. Maden faaliyetleri kısa bir süre yapıldıktan sonra, geriye tahrip olmuş bir doğa ve herkesi mutsuz eden görüntüler kalacaktır.

Madencilik faaliyetlerinin teşvik edilmesi yerine, yöre insanlarının geleneksel faaliyetlerini sağlıklı bir şekilde sürdürebilmeleri için gerekli destek sağlanmalı, ekoturizmin geliştirilmesi için doğru projeler hazırlanmalıdır.

Latmos Dağları, insanıyla, doğası, tarihi ve kültürüyle dünyada pek benzerinin olmadığı gelecek vadeden çok önemli bir ekoturizm alanıdır. Bünyesindeki özellikleri nedeniyle de ülkemizin tanıtımına önemli katkısı olacaktır.

Tüm bu değerlerin kaybedilmemesi için Latmos’u insanıyla, doğal ve kültürel varlıklarıyla bütüncül bir şekilde korunması için ilgili ve yetkili tüm kurumları göreve davet ediyoruz.”

Editör: Gazete Muğla