Eğitim Sisteminin Eğitimsizliği…

Bilindiği üzere 15-16 Haziran tarihine üniversite sınavı vardı. Yaklaşık 2 buçuk milyon kişi üniversite sınavına girmişti. Sınav sonuçları 17 Haziran da açıklandı. Kimileri istediği başarıyı elde etmenin gururunu yaşarken kimi gençler ise sonuçlarda hayal kırıklığı yaşadı.  Sınava girenler kendilerini sorgularken, ülke genelinde sınav sonuçları ve başarıyla ilgili İstatistikler yayınlandı. Sonuçlar ise tam bir  felaket, ortalamalar yerde sürünüyor.

***                   ***                   ***

AYT'nin sayısal puan türünde ise adayların yüzde 39,34'ü barajı geçerek 180 ve üzerinde puan alırken, sözelde yüzde 75,49'u, eşit ağırlıkta yüzde 57,39'u barajı geçti.

Bu verilere göre yaklaşık 650 bin kişi baraj altında kaldı. Yani 150 puan bu da demek oluyor ki toplam 10 soru bile yapamadı.

İkinci oturuma giren  gençlerin istatistiki bilgileri ise içler acısı; "Türk dili ve edebiyatı 24 soruda 4,985 ortalama, tarih-1 10 soruda 2,035 ortalama, coğrafya-1 6 soruda 2,184 ortalama, tarih-2 11 soruda 1,982 ortalama, coğrafya-2 11 soruda 2,397 ortalama, felsefe grubu testinde 12 soruda 2,477 ortalama, din kültürü ve ahlak bilgisi veya ek felsefe grubu testinde 6 soruda ortalama 1,070, matematik 40 soruda ortalama 4,775, fizik 14 soruda 1,034 ortalama, kimya 13 soruda 0,963 ortalama, biyoloji 13 soruda 1,298 ortalama.

***                   ***                   ***

Kimse başarılıyım  diye sevinmesin. En acı tablo ortada… Ülkemizin eğitim sistemi başarısı ortada…

Kimse ilinin değerlendirmesini yapmasın. Çünkü eğitim sistemi baştan sona vasat.. Bir genç dilini, edebiyatını, tarihini, coğrafyasını bilmiyorsa ve yüzde beşlik ve altında başarı yakalıyorsa bu başarı değildir. Ülke olarak kendimizi sorgulamak gerekir. Milli eğitim olarak sorgulamak gerekir. Sistem olarak sorgulamak gerekir. Maalesef bir gerçek var ki biz eğitim de başarısız.

Milli eğitimin yıl içinde  okullarda yaptığı denetim sırasında, bir sınıfın başarısı ortalamanın altında gördüğü zaman nasıl öğretmeni sorguluyorsa; şimdi sıra kendinizde. Ama ne yazık ki MEB sessiz…

Aslında en kolayı çocukları suçlamak değil mi?

Zaten birçoğumuz da öyle yapmadı mı?

Belki de en masum olan olanlardır?

“Matematikte; 40 soruda ortalama 4 başarı ne demek? Coğrafyanın ortalaması 2, Türk Dili ve Edebiyatının ortalama başarısı 5 bunlar ne demek? “ diye yetkililerin kendisini sorgulaması gerekiyor.

Bu tablo öyle birden bu yıl mı oldu? Tabi ki hayır yıllardır yazmadık mı? “Eğitim sistemiyle bu kadar oynamayalım, öğretmenlerimizi değersizleştirmeyelim, sistem artık oturmalı, eğitim ülkenin yapı taşıdır” diye.

Uzak doğu ve Avrupa ülkelerinde artık yapay zekaya geçmişken, biz elimizde altın cevherleri yok etmiyor muyuz?

Bir ülkenin; ekonomisinde, sağlıkta, sanatta, sporda nerede bir problem varsa onun temelinde eğitim yatmaktadır.

***             ***             ***

Peki, eğitim nereye gidiyor? Genelde bütün birinciler neden özel okullardan?

Bu başarı-sızlık kimin eseri?

Bizim tek ve en önemli sorunumuz eğitimin sisteminin eğitimsizliği… Ve maalesef ki bakanlık bu sınavdan da sınıfta kaldı.