Türkiye’de zaman zaman Anayasa’nın ilk dört maddesinin değiştirilmesi yönünde yapılan tartışmalar, asırlık Cumhuriyet adına üzüntü vericidir. Cumhuriyet’in bir asrı aşarak 101. yaşına girdiği günümüzde, Cumhuriyet’in ana felsefesini oluşturan Anayasamızın değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek ilk dört maddesinin, Türkiye’yi yöneten kadrolar tarafından tartışmaya açılması ayrıca korkunç ve düşündürücüdür.
Cumhuriyet’in ilke ve inkılaplarına kökten bağlı Türk milleti ise bu tartışmaları büyük bir şaşkınlıkla ve üzüntü ile izlemektedir.
- 101 yıldır kimse bölemedi
Anayasa’nın değiştirilmesi dahi söz konusu olmayan bu ilk dört madde hakkında hangi kaynağa başvurursanız başvurun, tüm yollar sizi bölünme ve devletin yapısının sarsılması anlamına gelen bir açıklamaya ulaştıracaktır.
-Türkiye’nin kırmızı çizgisi ve Atatürk Türk ulusuna mirasıdır
Anayasa’nın ilk dört maddesinin değiştirilmesi, Türkiye’nin anayasa hukuku açısından önemli bir konu olarak ele alınır. Bu maddeler, Türkiye’nin temel niteliklerini belirleyen; devletin yapısını, bütünlüğünü ve bağımsızlığını güvence altına alan hükümlerdir.
Bu nedenle, bu maddelerin değiştirilmesi bölünme veya devletin temel yapısının sarsılması anlamına gelebilir. Cumhuriyet’in 101. yaşını kutladığımız bugünlerde dimdik ayakta duran Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk dört maddesi, Türk milletinin kırmızı çizgisini anlatan ve Türk milletine kurucusu Mustafa Kemal Atatürk tarafından bırakılan en büyük mirastır.
Anayasa’nın İlk Dört Maddesi
1. Devletin bütünlüğü, resmî dili, bayrağı, millî marşı ve millî sembolleri: Bu madde, devletin varlığı ve birliği açısından kritik öneme sahiptir.
2. Devletin, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğu: Bu madde, Türkiye’nin demokratik yapısını ve hukuk sisteminin esaslarını belirler.
3. İnsan haklarına saygılı olduğu: İnsan hakları, bir devletin uluslararası alandaki itibarı ve iç politikası açısından çok önemlidir.
4.
Atatürk milliyetçiliğine bağlı olduğu: Bu madde, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu felsefesi olan Atatürkçülüğü ifade eder.
Değiştirilmesi Bölünmeye götürür
Anayasal Temellerin Sarsılması: Bu maddelerin değiştirilmesi, Türkiye’nin anayasal düzeninin ve devletin temel ilkelerinin sarsılmasına yol açabilir. Bu durum, toplumsal huzursuzluk ve siyasi istikrarsızlık yaratma potansiyeli taşır.
Bölünme Korkusu: Özellikle millî bütünlük ve laiklik gibi kavramların değiştirilmesi, bazı kesimlerde “bölünme” endişesi yaratabilir. Bu nedenle, bu maddelerin değiştirilmesi, siyasi tartışmalara ve toplumsal gerilimlere yol açabilir.
Anayasa’nın ilk dört maddesinin değiştirilmesi sadece hukuki bir mesele olmanın ötesinde, toplumsal ve siyasi sonuçları olan bir durumdur. Bu nedenle, birçok insan bu değişiklikleri ülkenin bütünlüğü açısından hassas bir mesele olarak değerlendirebilir.