Fransa, İtalya, Kanada, Avustralya, Almanya gibi birçok ülkede bu hakkın yasal düzenlemelerle güvence altına alındığını belirten Yüceol, Türkiye'de ise henüz bu konuda bir düzenleme bulunmadığını vurguladı. Türk akademisyenler, "Ulaşılamama Hakkı Algısı Ölçeği"ni geliştirerek bu önemli konuyu gündeme taşıdı. Yıldız Teknik Üniversitesi'nden Prof. Dr. Esin Can, Dr. Ayşe Merve Urfa Yılmaz ve İstanbul Gelişim Üniversitesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Nazlı Yüceol, ölçekle çalışanların bu haktan ne derece haberdar olduklarını ölçmeyi amaçladı.
Araştırmalar, mesai saatleri dışında sürekli erişilebilir olmanın çalışanlarda tükenmişlik ve motivasyon kaybına yol açabileceğini gösteriyor. "Ulaşılamama Hakkı"nın tanınması, çalışan bağlılığını artırabilir, verimliliği olumlu yönde etkileyebilir. Çalışanların dinlenme hakkına saygı gösteren şirketler, güçlü bir işveren markası oluşturup nitelikli iş gücünü daha kolay elde tutabilirler. Türkiye'de bu hakkın tanınması, iş gücü refahını artırarak, şirketlerin uzun vadeli başarısını sağlayabilir.