ALTIN ELBİSELİ ADAM

Motor rüzgarla kardeş olunan bir tutkudur. Onun üstündeyken patron, işçi, borçlu, alacaklı tüm bu sıfatlardan sıyrılıp sadece özgür olursunuz. Ama aynı zamanda da hata kabul etmez. Hata sizin değil karşı tarafında olsa bir talihsizlik ufacık bir ihtimalde olsa kabul etmez.

Motor tutkusunu Altın Elbiseli Adam olarak bir nesle işleyen, Barkın BAYOĞLU olarak motorcular hayatını kaybetmesin diye kendini herkesi bilinçlendirmeye adayan bi camianın çok sevdiği abisi, aramızdan çok erken ayrılan o güzel insan.

Onun hikayesi 1975’de İstanbulda başladı. O henüz ufacık bir çocukken ailesi İngiltereye yerleşmiş. Tüm hayatını değiltirecek motorsiklet sevdası henüz ilk okul 2. Sınıftayken İngilterede gittiği bir fuarda başlamış. O gün aklı gitmiş aşık olmuştu adeta.

İlk motorsikletini lisede aldı. Hint malı kendi değimiyle ıhlayan gitmeyen berbat bir şey ama olsundu, onun ilk motoruydu sonuçta. Üniversiteye Belçikada başladı sonra memleket hasreti ağır basmış olacak ki eğitimine Türkiyede Bilgi Üniversitesinde devam etti. 1998 de siyasal bilimler ve uluslar arası ilişkiler bölümünden 4.lükle mezun oldu. İş hayatına atıldı sonra Kazakistan macerası başladı. Bu ülkedeyken bir gün bir müze gezisinde aklına yer eden bir şey gördü. 2500 sene önce erken yaşta ölmüş prens,elbisesi altın içerisinde kırmızı kaftanı üzerinde Türkçe yazılar.

Zaten beyaz yakalı hayat ona göre değildi. Tekrardan Vatanına döndü ve hayatını değiştirdi. Artık ömrü hayatımda dev bir şirketin esiri olmam dedi. Birikimleriyle Maslak oto sanayide bir atölye satın aldı. Çevresindeki yakınları sen ne anlarsın motor yapmaktan dedi ama o aldırmadı. Minik bir scooter dan bir chooper yapmaya girişti. Tutkusunu geniş kitlelerle paylaşmaya ise iki teker ve oto haber dergilerinde başladı. 2008 de iki tekerde çalışırken sponsorundan dore renk bir tulum geldi. O gün bir video çekecekti aklına Kazakistan’da gördüğü tablo geldi. BAYOĞLU videolarında hep o tulumunu giydi ve artık insanların aklında Altın Elbiseli Adam olarak yer edindi. Kendi değimiyle bizim halkın okumayı pek sevmediğini, yazılı neşriyatın pek satmadığını anladı. Motor tanıttığı videolar yapıp internette yayınlamaya başladı. 2011 de beğenilen videolarını gel Show Maxte yayımlayalım dediler. Sonra yayının 10 bölümünün tamamını yapmak ona düştü. Bir sonraki durağı Sky Türk dü. Ama türk motor tutkunları onu en çok Youtube da yaptığı yayınlar sayesinde tanıyıp sevdi. Motora başlayanlar için önce ekipman dedi. Önce eğitim sonra deyim yerindeyse şekil. İkinci elmi alacaksan neye bakmam lazım sorularına adres onun videoları. Özellikle motora merak duyan öğrenmek, anlamak isteyen genç bir nesil motor tanıtımlarını izlerken onun samimi dilini, doğal hareketlerini ve mimiklerini sevdi. Açıp videolarını izleyin ve yapılan emeğin nasıl birşey olduğunu görün. Türkiyede birçok insan ona hayrandı. Zira tutkusunu işine dönüştürmüştü. Videolarında onun girişimci ruhunu görebiliyorduk. Bazı motorsiklet grupları, marka temsilcileri falan onun açık sözlülüğünü sevmedi. Ama o kitlesini büyütmeyi daha çok insana ulaşmayı başarabildi. Barkın BAYOĞLU 2016 da Şile yolunda arkadaşlarıyla seyahat ederken ciddi bir kaza geçirmiş, bir süre hastanede tedavi olmuş bu süreçte sevenlerini çok korkutmuştu. Olayın ardından kaza yaptık iyiyiz adlı bir video yayınladı. Sıcak sıkıntılı bir Temmuz gecesi saat 02.00 sularında 33 yaşındaki Buğra ERDEM isimli sürücü eşiyle tartışıyordu. Çok sinirlendi ve asla yapmaması gereken bir şey yaptı. 15 Temmuz Şehitler Köprüsünde Anadolu yönünde giderken aracı aniden durdurdu. Kapıyı açıp yürümeye başladı ve bir gürültü duydu. Barkın BAYOĞLU’nun kulladığı motor aniden önünde çıkan hiç beklemediği yaya ya çarptı. Çarpmanın etkisi korkunçtu. Aracın şoförü hayatını kaybetti. 15 aylık kızını yetim bıraktı. Ve motorsiklet camiasıda Barkın abisini kaybetti. Biz onu dürüst, özü sözü bir, mert bir motosiklet aşığı olarak geç keşfettik ama ne yazık ki erken kaybettik. Ondan geriye kalan o eğlenceli, eğitici, bilgi sağlayan videoları ve biz o Altın Elbiseli Adamı hiç unutmayacağız.