Geçtiğimiz hafta yapılan Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği seçiminin ardından, yeniden başkan seçilen Şükrü Ayyıldız, rakibi Güven Akarken’in hile ve karalama yoluna gittiğine dair açıklama yapmasının ardından Güven Akarken, Ayyıldız’a cevap vererek, beyaz oy pusulasında tercihlerinin yasal olduğunu vurguladı. Akarken, “Üye yapımızın teveccühü her tercihten öndedir. Bizler bunu özümsemiş kişiler olarak, kendimize yakışanı yerine getirmenin haklı memnuniyeti içindeyiz. Aynı olgunluğu Sayın Ayyıldız’dan görmek isterdik. Bizim birlik başkanının yoğurt yemesi biraz tuhaf. Tarzı, öç alma ve hesaplaşma üzerine kurulu” dedi.

Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, geçtiğimiz hafta genel kurul yapmış, yapılan seçimde mevcut başkan Şükrü Ayyıldız yeniden başkan seçilmişti.

Şükrü Ayyıldız , genel kuruldan sonra değerlendirme yaparak rakibi Güven Akarken’in hile ve karalama yaptığına dair açıklama yapmıştı.

Bunun üzerine Güven Akarken’den Şükrü Ayyıldız’a cevap gecikmedi. Akarken, “Seçimler yapılır, sonuçlanır ve biter. Üye yapımızın teveccühü her tercihten öndedir ve saygı duymaya değerdir. Bizler bunu özümsemiş kişiler olarak, kendimize yakışanı yerine getirmenin haklı memnuniyeti içindeyiz. Aynı olgunluğu Sayın Ayyıldız’dan görmek isterdik” dedi.

“BİZİM BİRLİK BAŞKANININ YOĞURT YEMESİ BİRAZ TUHAF”

“Tarzı, öç alma ve hesaplaşma üzerine kurulu” diyen Güven Akarken, “ Şükrü bey kendisinden beklenen hizmetlerde ilklere imza atmak yerine, alışılagelmişin dışında bir açıklamayla seçim sonrası bir ilke imza atmış, hem seçim sonrası kazanan aday olarak, hem de alınan sonuçla birlik başkanlığı sıfatına devam eden kişi olarak toparlayıcı ve bütünleştirici görüntüsünden uzak bir tavır sergilemiştir. Oysaki seçimler sona erdiğinde kazanan adayların, birlik-beraberlik içeren, kucaklayıcı mesajlar verdiğine hep şahit olmuşuzdur. Ancak bizim birlik başkanının yoğurt yemesi biraz tuhaf. Tarzı, öç alma ve hesaplaşma üzerine kurulu. Bunu seçimin ardından bizi destekleyen oda başkanları, birlik başkanının söylem ve davranışlarıyla birebir yaşamaktalar” dedi.

“AYYILDIZ’IN AMACI AİLE SALTANATINI SÜRDÜRMEK”

Akarken, “Ayyıldız’ın amacı; başında bulunduğu birliği ileri taşımak değil, Marmaris Esnaf Odası’ndaki uygulamaya benzer etik dışı bir yöntemle aile saltanatını sürdürmek ve kendisinin yerine oğlunu birliğe hazırlamaktır. Bu dayanaksız ve mesnetsiz açıklamalara başvurduğu saldırgan ruh hali ise, bizlerin aday olmasıyla,planladığı oyununun bozulacak olmasındandır” dedi.

“BU YAPI HANTAL, AYRIŞTIRICI, BÜTÜNLÜKTEN UZAK VE SAĞLIKSIZ BİR YAPIYA DÖNÜŞMÜŞTÜR”

Güven Akarken, açıklamasının devamında şunları söyledi:

“Bizler,birliğin temsiliyeti, işlerliği ve hizmetlerinin yetersizliğinin yanı sıra; daha dinamik bir yapıya kavuşması ve aynı zamanda odalar arası birliğin güçlü bir şekilde sağlanması gerekçeleriyle aday olmuştuk. Bu gerekçelerimizde de, ne kadar haklı olduğumuzu birlik başkanının ayrıştırıcı ve nefret söylemleriyle bir kere daha pekiştirmiş olduk. Bu ruh halindeki birinin, kendisinin karşısına aday olabilecek birine tahammül edemeyecek durumda olması bile neden aday olduğumuzun ya da neden değişim istediğimizin başlıca göstergesidir. Yine tekrarlıyorum; bu yapı hantal, ayrıştırıcı, bütünlükten uzak ve sağlıksız bir yapıya dönüşmüştür. Kaldı ki, genel kurul başladığında, seçimi kazanamayalım diye, ekranda görüntümüzü karartan, mikrofondaki sesimizi kısan ve üyelerimize yönelik konuşmamıza başlarken, dışarıdan salona soktuğu kalabalık bir grupla yemek servisi başlatarak, üyelerin dikkatini konuşmamızdan uzaklaştırma yöntemine başvurmuş bir yapının, demokratikleşmeden, etikten, ahlaktan ve saygıdan bahsetmesi ne kadar doğrudur bunu kamuoyunun takdirlerine sunuyorum.”

Gülgün Çolakoğlu: “İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmelidir” Gülgün Çolakoğlu: “İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmelidir”

“TERCİHİMİZ TAMAMEN YASALDIR”

Ayyıldız’ın seçim propagandasını belden aşağı yürttüğünü söyleyen Akarken, “Beyaz oy pusulası tercih etmemiz sonucu sahtekarlıkla suçlandığımız iddiasına gelince; bu yöndeki tercihimiz tamamen yasaldır. Yasaya aykırı bir durum olsa Seçim Kurulu kabul etmezdi. Bu hakaret sadece bize değil, aynı zamanda Seçim Kuruluna da yapılmıştır. Kendisinin nefreti, gözlerini ve duygularını o kadar karartmış ki, seçim döneminde oy pusulası tercihi için bizlerle istişarede bulunmadığı gibi, görüşümüze bile başvurmadan kendisinin beyaz oy pusulasını internet üzerinden duyurduğu algısı yaratmaktadır. Seçim propagandasını şahsıma yönelik belden aşağı vurarak sürdürmesi de cabası” diye konuştu.

“BAŞKANI HEP GİZLİ, SAKLI VE GÖZLERDEN UZAK YOL YÜRÜMÜŞTÜR”

“Bizim abdestimizden şüphemiz yok” diyen Akarken, “ Benim Güven Akarken olarak, kendime güvenmeyip, bu yollara başvurduğumu iddia eden Şükrü bey bilmeli ki, kendine güvenmeyen biri, esnafından ve kamuoyundan uzak olur.Genel kuruluna basını davet eder. Genel kurullarında ve günlük çalışmalarında basından uzak dur, nefretini akıtmak isteyince basının kapısını çal. Basın herkese bir gün lazım olabiliyormuş demek ki. Genel kurulumuza basınımızı bizler davet ederken, kendileri Muğla Basınını ve kamuoyunu bugüne kadar yaptığı çalışmalarla değil, saldırı ve nefretine ortak etmek amacıyla meşgul etme yoluna gitmiştir. Birlik olarak bugüne kadar hiçbir genel kurula basın davet edilmemiştir. Birlik başkanı hep gizli, saklı ve gözlerden uzak yol yürümüştür.Bizim abdestimizden şüphemiz yok.”

“TAVSİYEM ODUR Kİ; KAZANDIĞI SEÇİMİN TADINI ÇIKARTSIN”

Güven Akarken son olarak şunları söyledi: “Yasal haklarımı gizli tutarak, sahtekârlık, hile, kara leke gibi çirkin sözlerin, bizimle aynı cümle içerisinde kullanılamayacağı ve üzerimizde de durmayacağının bilinmesini isterim. Sanırım Şükrü Bey o an aynaya bakıyordu. İçinde bulunduğu ruh halini,güzel özlü bir sözle hatırlatarak sonlandıralım; ‘Kişi kendinden bilir işi’ Kendisine tavsiyem odur ki; kini, nefreti, tehdidi bırakıp, kazandığı seçimin tadını çıkartarak, herkesi kucaklaması. Bizlerden yaşça çok büyük olan birine de, böyle bir tutum yakışır.”

Editör: Gazete Muğla